Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Cemil Çiçek, AİHM'in Selahattin Demirtaş ve Enis Berberoğlu için verdiği “Derhal tahliye edilmeli” kararı hakkında söylediği “AİHM ve AYM kararlarına uyulmalı” sözlerinin ‘başka taraflara’ çekildiğini iddia ederek, “Polemik konusu yapıldı. Ben ‘Hukukun işini hukuka bırakalım’ dedim” ifadelerini kullandı.
Fox TV’de İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Çalar Saat programına bağlanan Cemil Çiçek, HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) verdiği “Derhal tahliye edilmeli” kararı ile ilgili sözlerinin 'başka yerlere çekildiğini' söyledi.
Çiçek, ‘şahıslarla ilgili değil ilkelerle ilgili konuştuğunu’ belirterek, “Ben ‘Hukukun işini hukuka bırakalım’ dedim” ifadelerini kullandı.
AİHM'le ilgili sözlerine de açıklık getiren Çiçek, “Şunlar serbest bırakılsın gibi bir şey ne kafamın arkasından çıkar ne de sözlerimden çıkar” dedi. Çiçek, hukuk çerçevesine vurgu yaptığını belirterek, “Herkes hukuka baksın, prensipleri dile getirdim” diye konuştu.
Çiçek, başkanlık sistemine ilişkin ise “İktidarın uygulamaları yanlış, eksik, hatalı olabilir. Bunun hukuki sonuçları olur, siyasi sonuçları olur. Önemli olan denge ve denetleme kurumlarının kurulması. Her sistem denge denetleme mekanizmalarını kurduğu sürece demokratik olur. Bugünkü Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili sistemin aksayan yönleriyle ilgili çalışma yapıldı bu gizli bir şey değil. Bundan neden polemik çıkarılıyor anlamıyorum. Partili cumhurbaşkanlığını tartışıyoruz. ABD'de partili devlet başkanı değil mi? Mesela partili olup olmaması değil. Önemli olan denge ve denetleme sistemi. Denetleme ve denge sistemi bu sistemde yerinde mi sorusuna Cemil Çiçek, 'bu kurumlar var ama bunların işleyişinde aksaklıklar var demek başka bir şeydir” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Cemil Çiçek, HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) verdiği “Derhal tahliye edilmeli” kararı ile ilgili AİHM kararına uyulması gerektiğini söylemişti. Demirtaş'ın avukatı Mahsuni Karaman da Çiçek'in sözleri için “Makul bir ses mi duyduk? Hadi hayırlısı” yorumunu yapmıştı.
Erdoğan'ın karşısında gittikçe güçlenen bir ittifak var ve Erdoğan, Devlet Bahçeli'nin kolları arasına sıkışmış durumda. Bahçeli, Erdoğan'ın en ufak bir ittifak girişimini sert çıkışları ile başlamadan bitiriyor. Giderek azalan seçmen kitlesi Erdoğan'ın uykularını kaçırıyor. Erdoğan ne yapsa da gündem ekonomiden başka hiçbir yöne kaymıyor, kayamıyor. Belki de tek çıkış yolu kaldı... O da Selahattin Demirtaş. Bu konu ile alakalı olarak AKP'den bazı bir kaç kişinin gizlice HDP ile görüşme yaptıkları basına yansımıştı. Bunun üstüne Bahçeli çok sert açıklamalar yaptı ve HDP kapısını Erdoğan'ın suratına çarptı. Bakalım bu yıl ve önümüzde ki yıl siyasette çok değişik manevralar görebiliriz.
Ozur mahiyetinde yanlis anlasildim diyceksen yorum yapma yada yorumunun arkasinda dur
Bu tahliye işlerine Devlet Bahçeli bakıyor zaten. FETÖ'cü Mümtazer Türköne ve Ahmet Türk'ten biliyorum. Bir de 2007'de meclise girdiklerinde BDP heyeti tebrik mi etmiş ne bunları. Bahçeli öyle şeyler de diyordu.