Seda Yekeler Yazio: Yurt Ağı

Yurt ihtiyacı ve kiraların roket gibi artması ağustos ve eylül aylarında gittikçe daha da hissedilen ve hemen çözüm bulunması gereken bir konu. Üniversiteyi kazanmak için onca emek vermiş olan gençler sadece kalabilecekleri bir yerleri olmadığı için ya da var olan yurt ve evlere maddi olarak güçleri yetmediği için hayallerinden vaz geçmek zorunda kalıyor. Bakın bu, toplumumuz için hesaplanamayacak bir maliyet. Yazılarımda sıkça bahsettiğim gibi bir kişi bir toplum için her şeyi değiştirebilir. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Günümüzde kolektif akıl tabii ki çok daha ön planda, ancak ortak aklı oluşturan da tek tek bireylerdir. Eğitimden vazgeçen her birey nedeniyle onların bize katabileceklerinden vazgeçmiş oluyoruz.

Yurt var mı yok mu ya da öğrencilerin okullarına yakın mesafede ve uygun fiyatta var mı öğrenci adayları bunlara nasıl erişebilir bununla ilgili kafa yoruyorum ben de.

Aklıma gelen çözümü sizinle paylaşmaya karar verdim ben de. Madem ki artık hepimiz teknolojiye ve internete kolayca erişebiliyoruz, her şehrin belediyesi ya da devletimiz bir uygulama yapsa, her il için mevcut kamu yurtlarının ve özel yurtların boş kontenjanlarını ve ücretlerini, konumlarını ve toplu taşıma ile okullarına ne kadar sürede ulaşılabileceklerini görebilse öğrenciler? Böylelikle yetkililer de il bazında nerede eksiklik var görse, veliler ve öğrenciler de mağdur olmadan uygulama üzerinden müracaatlarını yapsalar ve hızlıca sonucunu görseler nasıl olur? Yurtlara talebin olduğu bölgelerde devlet ya da belediyeler hızlıca binalar kiralasa ve gerekli dönüşümü yapıp bunu öğrencilerin hizmetine sunsa? 

Ve bundan sonra eğitimle ilgili çıkabilecek her türlü sorun için önceden teknolojik ve fiziki yatırımlar yapılsa da sadece insanlar için bir hak değil toplumun gelişmesi için bir ihtiyaç ve zaruret olan eğitimin kalitesini artırmaya odaklansak sadece? Çünkü gerçekten geç kalıyoruz, çok hızlı ilerleyen toplumların gerisinde kalıyoruz. Uzaya mekik gönderebilecek gençleri evlerini geçindirebilmek için kabiliyetlerinin ve potansiyellerinin çok altında işlerde çalışmak zorunda bırakmak o gençlerin değil bizim kaybımız olur.

Yarınımızı kurtarmak

Ülkemizin şu andaki genç nüfusuyla büyük işler başarmamız gerekiyor çünkü nüfusumuz yaşlanmaya başlayacak bundan sonra ve emekli olduğumuzda alacağımız maaşın miktarından tutun da pasaportumuzun göreceği itibarı bile bugünkü ve yarınki gençlerin performansları belirleyecek. Hem bu gençlere bir gelecek borçluyuz hem de kendi geleceğimiz onlara sağladığımız geleceğe bağlı. 

Bir diğer önemli konu da beslenme. Akademik başarı üzerinde anlamlı bir etkisi olan beslenme tüm dünyada gıda fiyatlarının yükselmesiyle ülkemizi de etkiliyor. Meyve, sebze ve kaliteli protein alım fiyatlarının kış aylarına girerken iyice yükseleceği tahmin ediliyor. En azından öğrenciler için bu fiyat artışlarında devletin güçlü kanatlarının sıcaklığını hissettirmesi önemli. Okullarda uygun fiyatlı ve öğrencilerin ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmış yeterli miktarda kaliteli yiyecek temin edilmesi çok faydalı olacaktır. 

Şu an için acil sorunlar barınma ve gıda fiyatlarındaki artış, ancak günlük gündemin içine çekilip sadece bugüne odaklanmak yetmez. Bugün yaşadığımız sıkıntılar birkaç yıl öncesine dönerek engellenebilirdi. Yarın da aynısını söylememek için yapılması çok önemli bir şey var. Meslek liselerinin ve onun da öncesinde okullara kurulacak meslek laboratuvarlarının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yüksek teknoloji kullanan CNC operatörlüğü gibi birçok meslek hem çok talep görüyor ve asgari ücretin çok üstünde bir maaş sağlıyor, hem de ülke sanayisinin gelişmesi ve yerli/yabancı yatırımın artması için bir etken olan kalifiye eleman yetiştirmemiz de çok önemli. 

Hem işsizlik azalacak hem yüksek teknolojili üretim yapan sanayinin istihdam ihtiyacı daha kalifiye çalışanlarla ve daha hızlı karşılanacak, hem de şu an için iş bulma şansını en çok arttıracağı düşünülen üniversite diploması için bu kadar yığılma olmayacak. Önemli olan kaç üniversite mezunumuz olduğu değil çünkü, üniversitelerimizde verilen eğitimin kalitesidir. İyi eğitemeden mezun ettiğimiz üniversite öğrencilerinin gerçekleşmeyen hayallerinin vebali de eğitim sistemini yanlış dizayn edenlerin boynundadır. Bizi diğer milletler arasında yükseltecek olan yüksek teknolojili üretimin artışını sağlayacak olan kurum Sanayi Bakanlığı’ndan çok Millî Eğitim Bakanlığıdır çünkü. Sorunun tespiti ve dürüstçe kabul edilmesi çözüme giden ilk şarttır. 

Instagram

Twitter

Linkedln

Web

Popüler İçerikler

İzmir'de 5 Küçük Kardeşin Öldüğü Yangın Faciası: Bakanlık, Aileyi 18 Kez Ziyaret Etmiş!
Daron Acemoğlu'nun Atatürk Hakkındaki Yorumlarına Gelen Tepkiler
Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho ile İlgili İspanya'dan Transfer İddiası Var