Seda Yekeler Yazio: Öğretmenlere Yeni Kariyer Modeli

Hepimiz çok iyi biliyoruz ki geleceğin güvencesi eğitim ise bu güvence öğretmenlere dayalıdır. Öğretmen ne ise sınıf da odur, sınıf ne ise toplum da odur. Ulusların temel taşlarını oluştururken bu denli hayati öneme haiz olan bu kutsal meslek ile ilgili yapılacak olan öğretmenlik sınavına dair hummalı tartışmalar içindeyiz.

10 yılını doldurmuş olan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı öğretmenlerimize ve özel okullarda görev yapan öğretmenlerimize yapılacak öğretmenlik sınavı sonucuna göre, kontenjan olmaksızın belirlenen başarı puanını alanlar uzman öğretmen unvanını ve kanunla belirlenmiş hakları elde edebilecekler. Buna karşılık, eğer yüksek lisans ya da doktora dereceleri varsa, bu sınavdan muaf tutulacaklar.

Ve başladı tartışmalar:

-“Sınavın amacını hiç anlamadım” diyen var.

-“500 bin öğretmen, uzman öğretmen olunca tüm sorunlar bir gecede düzelecek mi?” diye soran var.

-Öğretmenlerdeki sıfat değişimi neye yarayacak diye yakınan var.

-Öğretmenler örgütlenip sınava hiç girmese diye aktivist hareketlere giren var.

-“Herkese kendi alanından soramayacaklarına göre tarih, Türkçe, eğitim bilimleri, mevzuat gibi başlıklardan sorular sorulacak; zaten bunların hepsinin sınavından zamanında KPSS’de geçti öğretmenler” diyen var.

-“Bu sınavın eğitim sisteminin düzelmesi açısından bi anlamı yok” diyen var,

-“Öğretmenler bu sınava beraber hazırlanırsa mesleklerine bir heyecan gelir. Örnek olarak bir mobil uygulama sayesinde birkaç öğretmen arkadaş aynı anda aynı grup soruyu çözmeye çalışırsa, hem öğrenirler hem eğlenirler” diye öneride bulunan var.

-“Yüksek lisans mezunları bu sınavdan muaf ama neden onlara da eğitimi almak zorunlu?” diye soran var, 

-“Eğitimin nesi zarar, fazladan bi kaç şey öğrenmenin kimseye bi zararı yok” diyen var.

-“Yirmi yıllık bir öğretmen sınava girdi ve uzman öğretmen oldu. Başöğretmenlik için on yıl geçmesi lazım, o zaman da emeklilik geliyor. Baştan saçma bir uygulama” diyen var.

-“Hükûmete yakınlığı ile bilinen sendikaya üye olan öğretmenlerin, çok da fazla emek harcamadan geçebileceği sınav” diye düşünen var.

-“Daha önce 2006 yılında yapılan ve 2022 yılına kadar bir daha bahsi geçmeyen sınavdır, 

o sene sınavda başarılı olanlara ne artısı oldu araştırmak lazım” diyen var. (O dönemin resmi gazete linkini de buraya ekledim.)

-“Öğretmenleri birbirine düşürmek, veli ve öğretmen arasında da ihtilaf çıkarmak için hazırlanmış bir plan” diyen var.

-“Yıllar boyunca ‘öğretmen oluyorsun, sonra kariyerinde hiç ilerlemiyorsun, bu haksızlık’ diyenler bile bu sınava karşı” diyen var.

-“Yapılacak eğitim ve sınav koşulları tartışılabilir ama mesleğe katkı sağlayacağı kesin” diyen var.

Kısaca mademki eğitim bir ülkeyi değiştirebilecek, yeri geldiğinde her türlü tehlikeden koruyabilecek en güçlü silah; mademki 21. yüzyılın savaşları artık tanklarla, tüfeklerle olmuyor, eğitimle oluyor; mademki bilgi getirisi en iyi olan TEK YATIRIM.

O zaman gelin el birliği ile yeni neslin iyi öğretmenler olabilmesi için onlara hayal gücü ve ilim irfan sevgisi aşılayalım, gelecekten umutlu olsunlar ama bunu olabilmek için de maddi ve manevi olarak huzurlu ve güçlü olsunlar. Polemiklerden uzak sadece işlerine odaklanabilsinler, hepimiz farkındayız onlar kendilerini tüketerek başkalarına ışık veriyorlar, gereksiz tartışmalarla ışıklarını söndürmeyelim. 

Instagram

Twitter

Linkedln

Web

Popüler İçerikler

Üç Milyon Emekliyi Bekleyen Tehlike: 2025'te 12 Bin 500 TL Maaş Almaya Devam Edebilirler!
Şoray Uzun Yolda'nın Bitmesine Neden Olan Yasak Aşk Skandalı
Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti