“Sizi biz büyüttük de öldünüz mü?” Sanırım yukarıdaki soru benim gibi “Y Kuşağı” olan anne-babaların, kendi anne-babalarından duyduklarında en irrite oldukları soru olabilir. Çünkü o kuşağın başarı kriteri çocuklarının ölmemiş olması. Yani “ölmediniz işte ne var yani anlamıyorum ki?” diyorlar, tebrik bekliyorlar bunun için :) . “Vaay duydun mu Ayşe hanımın çocuğu da ölmemiş!” falan diyor olabilirler mi acaba aralarında? Özellikle teknolojinin bir lütfu olarak bilginin bir önceki kuşağa göre çok daha erişilebilir olması, taze anne ve babaların çok daha fazla kitabi bilgiye sahip olmasını da beraberinde getiriyor ve çocuklarının “hayatta kalmalarını” değil de “yaşamalarını” istiyorlar.