Dünyaca ünlü oyuncu Scarlett Johansson, SodaStream adlı İsrail firmasının yeni reklam yüzü olmasının ardından, 2007’den beri birlikte çalıştığı Oxfam’la yollarını ayırdı. SodaStream firmasının fabrikası, Filistin topraklarını işgal eden Maale Adumim bölgesinde bulunuyor.
Scarlett Johansson, Oxfam’ın küresel elçiliği görevini bıraktı. Dünyadaki yoksulluk ve adaletsizliğe karşı çalışmalar yürüten Oxfam’ın küresel elçiliğini 2007 yılından beri yürüten Johansson’un Ocak ayında İsrailli SodaStream’le reklam kampanyası anlaşması yapması, tartışma yaratmıştı.
İçecekleri karbonatlamak için kullanılan makineler üreten SodaStream firmasının fabrikası, Kudüs yakınlarındaki Maale Adumim’deki İsrail yerleşiminde bulunuyor. İsrail, buradaki toprakları 1967’deki savaş sırasında işgal etmişti. Filistinlilere ait bu topraklardaki İsrail yerleşimleri, hem Cenevre Sözleşmesi hem de uluslararası hukuka göre yasadışı.
Scarlett Johansson’un dünya elçisi olduğu Oxfam, senelerdir İsrail’in yasadışı yerleşimlerine karşı bir duruş gösteriyor ve işgal altındaki topraklarda yaşayan Filistinlilere de yardım ve hizmet götürüyor. Oxfam, 2012 yılında yayınladığı bir bildiride, İsrail’den “yasadışı yerleşim bölgelerindeki inşaatlara ve uluslarası yasalara göre illegal olan, aynı zamanda da Filistinlilerin geçim kaynaklarına zarar veren politikalarına hemen son vermesini” talep etmişti.
İsrail’e karşı yürütülen boykot kampanyası, ABD’de önemli bir siyasi başlık. Birçok akademik kurum, yasadışı yerleşimler sebebiyle İsrail’e yaptırım uygulanması için kampanya yürütüyor. ABD yönetimi, kimi zaman yetkili ağızlardan yerleşimlerin durdurulması çağrısı yapsa da bunun gerçekleşmesi için hiçbir adım atmıyor. Aksine, bu yerleşimlere siyasi ve ekonomik destek veriyor. Oxfam’ım Scarlett Johansson konusunda sessiz sedasız hareket etmesinin sebebi ise boykot kampanyasıyla Johansson fiyaskosu arasında bağ kurulmasının organizasyonu bu gergin siyasi başlığın içine çekecek olması.
Küresel yardım kuruluşları, yaptıkları kampanyalara daha çok ilgi çekebilmek için ünlülerle çalışmayı tercih ediyor. Bu birlikteliğin mutualist bir tarzı var: Yardım kuruluşları ünlülere gösterilen ilgiden yararlanarak amaçlarına ilgi çekebiliyor ve olası bağışçılarla tanışabiliyor; ünlüler de “yardım¬severlik”lerini kullanarak duyarlı yönlerini parlatabiliyor. Scarlett Johansson’un Oxfam’la ilişiğini kesip yoluna SodaStream’le devam etmesi durumunu ise “dünyadaki sıkıntılara ilgi gösteren aktrist” sıfatının, reklam anlaşması kadar “verimli” olmamasıyla açıklamak mümkün.