Hem tatlı hem de tuzlu versiyonuyla her damağa hitap eden Kürt böreği, özellikle az malzemeli oluşuyla son derece pratik bir lezzet. İstanbul ile özdeşleşen bu lezzetin tarihini merak ediyorsanız, içeriğimize buyurabilirsiniz...
Hem tatlı hem de tuzlu versiyonuyla her damağa hitap eden Kürt böreği, özellikle az malzemeli oluşuyla son derece pratik bir lezzet. İstanbul ile özdeşleşen bu lezzetin tarihini merak ediyorsanız, içeriğimize buyurabilirsiniz...
İsmi 'küt mü yoksa Kürt mü' diye sürekli kafa karışıklığı yaratan bu güzide böreğimizin tarihini merak ediyorsanız, şimdi sizi eski İstanbul'a götürüyoruz...
Kürt böreğinin ilk ortaya çıkışı Osmanlı dönemindeki İstanbul'a kadar dayanıyor...
Herkes gibi İstanbul'a göç eden Sarı Mehmet, un ve yağ ile hazırladığı hamuru pişirip arkadaşlarına satmaya başlar.
Hem arkadaşlarının çok beğenmesi hem de malzemesinin az oluşu nedeniyle maliyetsiz olması bu böreğin kısa sürede ünlü olmasını sağlar.
Bu böreğin en azından İstanbul'a ilk gelişi Sarı Mehmet'le olduğu için onun buluşu gibi görülür ve Kürt'ün böreği denile denile ismi 'Kürt böreği' halini alır.
Kürt böreğine çok benzer bir börek zamanında Nuru Osmaniye'de sık sık yapılıp ve satılır.
Halk arasında Arnavut böreği olarak bilinen yiyecek, Küçük Mustafa Paşa Börekçisi'nde yapılır, tüm seyyar börekçilere satılır ve buradan da vatandaşlara ulaşırdı. Yani ilk yapıldığı yer bu börekçi dükkanı!
Halk arasında Arnavut böreği olarak bilinen bu börek çok ucuz olduğu için genellikle doğu kökenli işçilerin günlük öğünü haline gelir ve ismi bu yüzden Kürt böreği olarak adlandırılır.
Günümüzde hem 'Kürt böreği' hem de 'Küt böreği' olarak bilinen börek hakkındaki hangi rivayet doğru bilmesek de sabah kahvaltılarına çok yakıştığı kesin...
Sonradan "Kürt böreği" olarak anılan bu böreğin yaratan ve yaygınlaştıran kişi Bileceli Mehmet Efendi’dir. Pülümür ile Kiğı sınırında yer alan ve bir Alevi Kürt köyü olan Bileceli Kürtler tarafından İstanbul'da yaygınlaştırıldığı için "Kürt böreği" adıyla tanınmıştır.[5] 12 Eylül Darbesi'nden sonra, "Kürt" adının kullanılmasının fiilen yasak olması nedeniyle "sade börek" adıyla satılmıştır. "Küt böreği" adı ise, böreğin bir etnik grubun adını taşıyor olmasına yönelik bilinçi kampanyanın bir ürünü olarak değerlendirilmektedir.[5] Wikipedia
horoza yumurtamı tavuktan tavukmu yumurtadan demişler horoz ben işime bakarım banane demiş.. aga antalyaya döndüğümde bana istanbulu hatırlatan ve halen istanbul dışında hiç bir yerde yapılamayan canımın içidir kendisi adı isterse anglo-sakson böreği olsun
Arnavut böreği bambaşka çeşit, kaynak saçmalamış :D