Bir şey icat etmek ya da sıfırdan bir tasarım yapmak büyük marifet olsa da bunu başarmış birkaç şanssız kişi, ne yazık ki uğraşıp didinerek yaptıkları buluşların kurbanı oldu. İşte başarısı ölümüne neden olan insanlar...
Bir şey icat etmek ya da sıfırdan bir tasarım yapmak büyük marifet olsa da bunu başarmış birkaç şanssız kişi, ne yazık ki uğraşıp didinerek yaptıkları buluşların kurbanı oldu. İşte başarısı ölümüne neden olan insanlar...
1696'da Winstanley tehlikeli kayaları işaretlemek için devasa bir deniz feneri tasarladı ve tasarımı için onay aldı. Önümüzdeki birkaç yıl içinde, kıyıdan birkaç mil uzakta çıplak bir kayaya demir payandalarla demirlenmiş granit ve ahşap yapıyı inşa etti.
26 Kasım 1703 gecesine kadar her şey yolunda gitti. İngiliz tarihinin en büyük fırtınalarından biri olan ve günlerce süren bir fırtınada rüzgarlar ve dalgalar, Winstanley'in içinde bulunduğu deniz fenerini alıp götürdü ve ikisi de bir daha görülmedi.
Amerikalı kimyager, otomobillerde motor vuruntusunu önlemek için benzine bileşik tetraetil kurşun eklenebileceğini anlayınca, belirli bir kloroflorokarbonun mükemmel bir soğutucu yaptığını keşfetti. Bu uygulamaların her ikisi de çevre üzerinde korkunç bir etkiye sahip olmasına rağmen, bir kimya şirketi yöneticisi ve araştırmacısı olarak yenilikçi çalışmaları nedeniyle sayısız madalya aldı.
Ölümü bu ölümcül buluşu nedeniyle olmayan Midgley, 51 yaşında çocuk felci geçirdi ve bacaklarını kaybetti. Yatağının üzerinde bir makara sistemi icat etti, böylece kendini oturma pozisyonuna kaldırabilirdi. Ne yazık ki, 2 Kasım 1944'te Midgley sistemin iplerine takıldı ve boğularak öldü.
Çek-Kanadalı Karel Soucek, 1984 yılında Niagara Şelalesi'ni bir varil içinde geçerek 23 yıl sonra hayatta kalan ilk kişiydi. Bu rekorunu başka bir rekorla kırmaya çalışan Soucek, birkaç ay sonra, kendi tasarımı olan yeni bir fıçıda Houston Astrodome'un çatısından bir su fıçısına atlamayı ayarladığında işler korkunç bir şekilde ters gitti. Soucek tavandan serbest bırakılırken namlu savrulmaya başladı ve aşağıya düşerken hedeften uzaklaştı. Soucek daha sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Smolinski, havacılık mühendisi, jet uçakları ve roketler tasarlama konusunda başarılı bir kariyere sahipti ve 1970'lerin başında, uçan bir araba yapmaya takıntılı hale geldi. Ancak her şeyi sıfırdan yaratmak yerine, Smolinski hafif kanatlar ve müşterilerin uçuş için mevcut arabalarına vidalanabilecek ve ardından normal sürüş için çıkarılabilecek bir kuyruk tasarlamak istedi. Prototipi bir Cessna çift motorlu uçak ve bir Ford Pinto'dan inşa edildi.
Smolinski ve bir yardımcı pilot, 11 Eylül 1973'te Kaliforniya'daki Ventura County Havalimanı'ndan Ford-Cessna karışımı aracını çıkardı. Kalkıştan birkaç dakika sonra, havaalanı müdürü havaya yükselen siyah bir duman sütunu gördü. Ölümcül kazadan kötü kaynak ve bazı gevşek parçalar sorumlu tutuldu.
1903'te New York, Schenectady'deki General Electric'te 24 yaşında bir çalışan olan William Nelson motorlu bir bisiklet icat etmeye çalıştı ve onu kayınpederinin Mapletown köyündeki evinin karşısındaki bir tepede test sürüşü için aldı. Söz konusu bisikletten düşen Nelson anında öldü.
Valerian Ivanovich Abakovsky adlı Letonya doğumlu bir Sovyet şoförü, çalıştığı Sovyet yetkililerinin uçsuz bucaksız ülkeyi daha hızlı dolaşabilmesi için yüksek hızlı bir vagon yaratmaya çalıştı. O zamanlar Sovyetler Birliği, mühendisleri kara yolculuğunu hızlandırmak için uçak pervanelerini trenlere koymayı denemeye teşvik ediyordu. 25 yaşındaki mucit, itiş gücünü artırmak için bir uçak motoru ve arkada bir pervane bulunan aerodinamik, oval şekilli bir araba tasarladı.
24 Temmuz 1921'de Abakovsky ve yaklaşık iki düzine yolcu bu araca bindi ve Moskova'dan yaklaşık 193 km uzaktaki bir şehre güvenli bir şekilde seyahat etti. Ancak dönüş yolculuğunda, araba saatte 112 km hızla pisti atlayarak mucit ve gemideki beş Avrupalı diplomatın ölümüne neden oldu.
1920'lerde, Avusturyalı havacı uzay uçuşunun olanaklarıyla büyülenen Valier, roketle çalışan uzay yolculuğunu gerçekleştirmek için dört parçalı bir plan geliştirdi. İlk aşama motor testleriydi. İkincisi yer tabanlı roketle çalışan araçlar inşa etmekti. Üçüncüsü roketle çalışan uçak geliştirmek ve dördüncü adım ise uçağı bir uzay aracına dönüştürmekti. Ne yazık ki, Valier asla üçüncü adımı aşamadı.
1928'de bir motor tasarımına karar veren Valier ve iki meslektaşı , katı yakıtlı roketlerle çalışan bir roket arabası yaptılar. Aracın daha hızlı gitmesi için Valier, uçak prototiplerinde sıvı yakıtlarla deneyler yaptı. 17 Mayıs 1930'da bunlardan biri patlayarak Valier'in ölümüne neden oldu.
İkiz kardeşi Freelan ile birlikte 1897'de buharla çalışan bir araba geliştirmeye başlayan Edgar Stanley, 1899'da Stanley Motor Carriage Company'yi kurduktan sonra 200'den fazla “Stanley Steamers” sattı ve bu başarı kardeşleri ABD Fueled'deki en başarılı otomobil üreticileri haline getirdi.
İşler iyi ilerlese de kendi yaptığı araba Francis Edgar Stanley'in üzerine düşünce ölümüne neden oldu.
İç Savaş sırasında, birlik donanması güney limanlarını ablukaya aldı ve Konfederasyon hükümeti, birlik gemilerinden birini batırabilecek herkese 50.000 dolar ödül verdi. Horace Lawson Hunley adında bir Konfederasyon mühendisi bu meydan okumayı kabul etti. Hunley başarısız olan iki denizaltı üzerinde çalıştı, ancak üçüncü denemesi olan HL Hunley, eski bir gemiyi batırarak değerini kanıtladı. Ancak daha sonraki bir testte, denizaltı suyla dolup battığı için beş adam öldü.
Bu kayıp sonrası çalışmalarına devam eden Hunley, tüm ekibi ile tekrardan bir çalışma gerçekleştirdi ve sonuç olarak tüm ekip öldü.
Thomas Andrews, Belfast'ın Harland & Wolff tersanesinde genel müdürdü ve en lüks yaratımı olan RMS Titanik'in deniz mimarlarından biriydi.
Andrews, denizdeki performansını denetlemek için geminin ilk yolculuğuna çıktı. Yolculuğun ilk üç günü olaysız geçti, ancak 14 Nisan 1912 gecesi gemi bir buzdağına çarptıktan sonra, Andrews'in Kaptan Edward Smith ile hasarı gözlemlediği ve geminin en fazla iki saatinin kaldığını belirlediği söyleniyor.
Titanik ile beraber okyanusa gömülen Andrews'in cesedi asla bulunamadı.
Fransız kimyager Jean François Pilâtre de Rozier, 1783'te ilk insan gücüne bağlı olmayan balon uçuşunu yaptı. Ünlü Montgolfier kardeşler tarafından tasarlanan balon, balonun içindeki havayı ısıtan ve onu yukarı çıkmaya zorlayan bir ateşle yükseldi.
Kimyadaki geçmişine rağmen, Rozier görünüşe göre hidrojenin de son derece yanıcı olduğunu unutmuştu. 15 Haziran 1785'te Fransız kırsalında uçarken, bir şeyler çok ters gitti. Hidrojen balonu havada alev aldı ve yere düştü, Rozier ve yol arkadaşı, bu uçuş kazasında öldü.
Otto Lilienthal, kuşların hareketlerini gözlemledikten sonra kanat aerodinamiğini incelemek için ilham alan 19. yüzyılda bir havacılık öncüsüydü. Berlin yakınlarındaki atölyesinde bir dizi planör ve uçan makine icat etti.
9 Ağustos 1896'da bir test uçuşu sırasında, Lilienthal'ın planörü aniden durdu ve kafa üstü yere doğru eğildi. Lilienthal kontrolü yeniden kazanamadı ve yaklaşık 50 fit yükseklikten çarptı ve boynunu kırdı.
William Bullock, matbaa için bazı önemli teknolojik ilerlemeler kaydetti. 19. yüzyılın ortalarında bir gazete editörü olarak Bullock, haberleri basmak için gereken emeği azaltmaya çalıştı. Çıktıyı saatte yaklaşık 11.000 yaprağa çıkaran, sürekli kağıtla beslenebilen bir döner baskı makinesi geliştirdi.
2 Nisan 1867'de, başka bir gazetenin ofisine kurulan bir matbaaya ayağıyla ayarlamalar yapıyordu. Bacağı hareketli bir kayışa dolandı ve ezildi. Birkaç gün sonra kangren oldu ve öldü.