Sanki Bir Masaldan Fısıldıyor: Arianna Savall'ı Tanıyalım

Hayal edin! Bir ormanın derinliklerinde yankılanan arp tınıları, bir peri masalının başlangıcını müjdeliyor. Bu melodilerin ardındaki isim, İsviçre doğumlu Katalan müzisyen Arianna Savall. Soprano sesi ve tarihi arp ustalığıyla, dinleyicilerini zamanın ötesine taşıyan bir sanatçı. Detaylara birlikte bakalım!1972 yılında Basel'de doğan Arianna, müzikle iç içe bir ailede büyüdü. Babası Jordi Savall, viola da gamba ustası ve orkestra şefi; annesi Montserrat Figueras ise tanınmış bir soprano. Kardeşi Ferran Savall da müzisyen. Bu ortam, Arianna'nın müzikal yeteneklerini erken yaşta keşfetmesine olanak tanıdı.Arianna, piyano eğitimine Susanne Hockenios ile başladı ve klasik arp çalışmalarını Magdalena Barrera ile sürdürdü. 1991'de Terrassa Konservatuvarı'nda Maria Dolores Aldea ile şan eğitimine başladı. 1992'de Toulouse Konservatuvarı'nda Rolf Lislevand ile tarihi müzik performansı üzerine çalıştı. 1996'da Schola Cantorum Basiliensis'te Kurt Widmer'in seminerlerine katıldı. Ayrıca, Heidrun Rosenzweig ile tarihi arp üzerine uzmanlaştı.2009 yılında, Norveçli müzisyen Petter Udland Johansen ile birlikte Hirundo Maris grubunu kurdu. Grup, Orta Çağ'dan Barok dönemine kadar uzanan erken dönem müziklerini ve kendi bestelerini seslendiriyor. Akdeniz ve İskandinav müzik geleneklerini harmanlayarak, dinleyicilere kültürel bir yolculuk sunuyorlar.Sanatçı zamanın ötesinde melodiler kullanıyor. Sanatçının diskografine bakalım!Bella Terra (2003) Peiwoh (2009) Chants du Sud et du Nord (2012) Le Labyrinthe d'Ariane (2020)Arianna, Avrupa, Amerika, Asya ve Avustralya'da konserler verdi. Hespèrion XXI, Rolf Lislevand Ensemble, La Fenice gibi topluluklarla çalıştı. Ayrıca, 2017'den itibaren Zürih Sanat Üniversitesi'nde barok arp eğitimi veriyor.Arianna Savall, sadece bir müzisyen değil aynı zamanda bir hikaye anlatıcısı. Sesi ve arpıyla, dinleyicilerini geçmişin derinliklerine götürüyor. Onun müziği, zamanın ötesinde bir yolculuğa davet.Arianna, çok dilli vokal performanslarıyla sadece müziğin değil dillerin de birleşim noktasında duruyor. İspanyolca, Katalanca, Fransızca, Norveççe, Latince ve hatta Arapça gibi farklı dillerde şarkılar söylüyor. Bu çokdillilik, onun konserlerini evrensel bir tecrübe haline getiriyor. Her parçası, farklı bir kültürün kapısını aralıyor.Arianna'nın eserlerinde doğa teması sıkça öne çıkar; rüzgar, deniz, orman ve yıldızlar... Bunlar onun ruhsal evreninin sesli parçaları. Arp tınılarıyla kurduğu bu doğa diyalogu, dinleyicide bir tür iç huzur ve yavaşlama hissi yaratıyor. Modern dünyanın gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için müziği adeta bir meditasyon gibi.Siz de onun müziğiyle kendi masalınızın kahramanı olabilirsiniz! Sadece kendinizi onun müziğinin kollarına bırakın.