Sanat Ruhlulara: Bilime Göre Beynimiz Şiirsellikten Keyif Almaya Programlanmış!

Bazı bilim insanları insan beyninin şiirselliğe karşı yapısı gereği bir zaafı olduğunu düşünüyor, yakın zamanda yapılan bir araştırma da bunu doğrular nitelikte sonuçlara ulaşmış.

Hayatın her alanında bir şiirsellik aramak, sanata yönelmek güzel şeyler.

Peki bilime göre, doğamız gereği bunu yapıyor olabilir miyiz?

Frontiers in Psychology'de yayınlanan bir makaleye göre, bu sorunun cevabı "evet".

Guillaume Thierry ve Bangor Üniversitesi'nden ekibinin yaptığı çalışmada, şiirselliğe karşı bilinçdışı bir takdir hissine sahibiz.

Araştırmacılar burada önce direkt olarak "şiir" kavramına odaklanmış.

Şiire bir tanımlama getirerek işe başlamışlar: 'Şiir kafiye ve allitasyona vurgu yaparak duygu ve düşünceyi aktaran bir edebi ifade çeşididir.'. Sonrasındaysa asıl soru gelmiş.

Edebi anlamını bir kenara bırakırsak, şiiri yalnızca melodisiyle dahi takdir edebilir miyiz?

Bu sorunun cevabını bulabilmek amacıyla araştırmacılar şiirsel ahengi olan ve olmayan örnek metinler hazırlamışlar. Daha sonrasında bu metinler, deneye katılan kişilere okunmuş.

Daha sonrasında katılımcılara metinleri nasıl bulduklarına dair soru sorulmuş.

Kulağa hoş gelip gelmediğine yönelik, 'İyiydi' veya 'Kötüydü' tercihleri verilmiş.

Katılımcılar belli bir ahenk çerçevesinde oluşturulmuş metinleri daha çok sevmişler.

Ahenksiz olanları ise kötü bulmuşlar.

Burada işin kritik noktası şu: Ahengin veya ahenksizliğin nereden kaynaklandığını tam olarak anlayamadıkları durumlarda bile metinleri bir nedenden ötürü sevdiklerini veya sevmediklerini söylüyorlarmış.

Araştırmayı yapan Thierry bu konu hakkında şunları söylüyor:

'Şiirselliğin beyinde bilinçdışı bir süreçle işleniyor olabileceğine dair ilk defa kanıtlar elde ettik. Şiir sayesinde insan zihnini, kendisi farkına bile varmadan etkileyebilme düşüncesi bir hayli heyecana verici.'

Dolayısıyla şiirsellik, okunulan şeyin edebi anlamından bile öncesinde seslerin ahengiyle bizleri etkileyebiliyor.

Hiç bilmediğimiz dildeki şarkıların bile bizde çok tanıdık duygular uyandırması da bu durumun bir nedeni olarak görülebilir.

Dolayısıyla bir dahaki sefere, anlamadığınız bir dilde olsa bile bir şiir veya şarkı aşırı hoşunuza gittiyse, beyninizde sizin arkanızdan bazı işlerin döndüğünü bilin.

Nitekim beynimiz, biz bilinçli olarak yapmasak bile şiirselliği takdir edecek şekilde mekanizmalar geliştirmiş gibi duruyor.

Her şey bir kenara, sanatla bilimin iç içe geçmesi kadar zihne keyif veren bir şey de muhtemelen yoktur.

O yüzden sanatla, bilimle kalın!

Popüler İçerikler

151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
27.02.2017

Acaba hangi primat ilk şiiri okuyup beğendi de bizde de böyle bi gen gelişti? Bu araştırma eksik! Yenisinin yapılmasını talep ediyorum. Nedenler evrimsel boyutlarıyla açıklanmamış.

27.02.2017

Bence konu sadece şiir değil. İnsanların güzel olan her şeye zaafı var. Şiir de anlatılandan bağımsız olarak düz yazıdan daha güzel görünür. Ve ilk şiirsel duyumlar kelimelerden çıkmadı diye düşünüyorum. Ve öyle biri beğendi denerek olacak iş değil. Şiirsellik her yerde ve keşfeden her insanın hoşuna gitti ve sonunda kelimelere döküldü. Ayrıca bilim ve şiirin birlikteliği çok bilinen bir şey matematik ve şiir ayrı düşünülemez.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ