Sanat Dolu ve İlham Verici Bir Seyahat: Dünyanın En Güzel Opera Binaları

Şık binalar, müzik ve sanatın bir arada olduğu opera binaları ihtişamı ve güzelliği ile mimari bakımdan her biri birer değerli yapılar. Gelin dünyanın dört bir yanından görkemiyle, akustiği ve güzelliği ile ilgi çeken opera binalarını inceleyelim.

1. Süreyya Operası - İstanbul

1927’de açılan Süreyya Operası eski İstanbul milletvekillerinden Süreyya İlmen (Süreyya Paşa) tarafından yaptırılmış. Bina 2005'te Kadıköy Belediyesince 49 yıllığına kiralanarak aslına uygun şekilde mimar Cafer Bozkurt tarafında restore edilmiş ve operaya dönüştürüldü. 27 Ekim 2007 tarihinde Ahmed Adnan Saygun'un Yunus Emre Oratoryosu ile kapılarını bir kez daha sanata, sanatçıya ve sanatseverlere açtı. Böylece 80 yıl aradan Süreyya İlmen Paşa'nın “Kadıköy'de Opera” hayali gerçekleştirildi.

2. Palais Garnier - Paris

Fransa’nın başkenti Paris’de 1875 yılında mimar Charles Garnier tarafından yapılan opera binası ünlü Operadaki Hayalet müzikalinin geçtiği yer olarak da bilinmekte. Palais Garnier uzun yıllar boyunca dünyanın en ünlü opera ve bale gösterilerinin düzenlendiği bir yer olup 1989 yılı sonrasında ağırlıklı olarak bale gösterilerini düzenlenmiştir. Operadaki Hayalet romanının aslında burada geçmesinin bir hikayesi var; zamanında bina için yapılan kazılar sırasında zeminde yüksek düzeyde yeraltı suyu bulunuyor. İnşaat sürecini aksatan bu duruma Charles Garnier bu durumu çift katmanlı bir temel oluşturarak çıkan yeraltı suyunu olası bir yangında kullanılmak üzere depolanmasını istiyor. Ancak bu yeraltı su olayı, halk arasında şehir efsanesi haline gelerek Operadaki Hayalet kitabının yazarı Gaston Leroux’a bile ilham veriyor.

3. Macaristan Devlet Opera Binası - Budapeşte

Dünyanın en iyi akustiğine sahip olan üçüncü opera binası olan Macaristan Devlet Opera Binası 1884 yılında Neo-Rönesans stilinde inşa edildi. 1261 seyirci kapasitesiyle opera binasında performans sergileyen sanatçılar arasında Gustav Mahler, Otto Klemperer gibi isimler yer alıyor. Eylül ayından Haziran ayı sonuna kadar süren opera sezonunda Macaristan Devlet Balesi Topluluğu da bu binada sahne alıyor. Turistik gezilerin de yapıldığı Macaristan Devlet Opera Binası, her gün ziyarete açık.

4. Teatro alla Scala (La Scala) - Milano

Milano’nun simge yapılarından biri olan Teatro alla Scala binası 1778 yılında Antonio Salieri’nin L’Europa riconosciuta operasıyla açılmış. Ünlü mimar Guiseppe Piermarini tarafından tasarlanan bu güzel opera binası açıldığı günden bu yana dünyanın en iyi opera sanatçıları için önemli bir yer aslında. Teatro alla Scala, altın çağını 1950’li yıllarda yaşamış olsa bile günümüzde de görkemini korumaya devam eden nadide yerlerden.Teatro alla Scala’da sezonu her sene 7 Aralık’ta Aziz Ambrose gününde açılıyor. Tüm gösteriler gece yarısından önce bitiren opera binası içinde bulunan La Scala Müzesi’ni de ziyaret ederek opera tarihiyle kostüm, belge ve heykelleri inceleyebilirsiniz.

5. Sidney Opera Binası - Sidney

Dünyanın en güzel opera binaları listemize 2007 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş olan Sidney Opera Binası ile devam ediyoruz. Mimar Jørn Utzon tarafından tasarlanan Sidney Opera Binası şık ve modern mimarisiyle zamansız olmasıyla da dikkat çekici. Resmi olarak 1973 yılında açılan opera binası bu tarih öncesinde de birçok performansın yapıldığı bir yer.  Bu performanslardan en ünlüsü 1960 yılında binanın inşaatı devam ederken Paul Robeson’un öğle yemeği molasındaki işçilere Ol’Man River şarkısını söylemesidir.

6. San Carlo - Napoli

İtalya’nın dünyanın en eski ve en güzel opera binaları arasında bulunan San Carlo Tiyatrosunın yapımı 1737’de tamamlanmış. Mimar Giovanni Antonio Medrano ve Angelo Carasale tarafından tasarlanan bu enfes bina ayrıca dünyanın en uzun süreli ve kesintisiz gösteri yapan opera binası unvanına da sahip. San Carlo ayrıca UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer alıyor. 1.386 seyirci kapasiteli San Carlo Tiyatrosu’nun sahnesinden Feo, Porpora, Traetta, Piccinni, Vinci, Anfossi, Durante, Jommelli, Cimarosa, Paisiello, Zingarelli ve Gazzaniga gibi değerli bestecilerin evi sayıldığını da söyleyelim.

7. Metropolitan Opera Binası - New York

Dünyanın en güzel opera binası olmasının yanı sıra Kuzey Amerika’nın en prestijli opera salonu olarak bilinen Metropolitan Opera Binası 1883 yılında ünlü eser Faust’un gösterisiyle seyiriciyle buluşmuş. Mimar Wallace K. Harrison başta daha görkemli bir bina tasarlamış ama zamanla bu tasarım minimalist ve modern çizgilere dönüşmüş. Metropolitan Opera Binası’nda yeni izleyiciler kazanmak ve teknolojiye ayak uydurmak adına “Live in HD” yüksek çözünürlüklü performans yayınları ve binanın birçok noktasında farklı dillerde alt yazı içeren koltuk arkası ekranlar bulunuyor. Böylelikle dinleyicilerin farklı dilde eser seslendiren sanatçıları kolaylıkla takip etmesi ve keyifli zamanlar geçirmesi amaçlanıyor.

8. Kraliyet Opera Binası - Londra

Londra’da bulunan Kraliyet Opera Binası hem Birleşik Krallık’ın hem de dünyanın en iyi opera binalarından biri olarak kabul ediliyor. Bow Street’te yer alan Kraliyet Opera Binası öncelikle Covet Garden Tiyatrosu ismiyle açılmış. Uzun yıllar birçok etkinliğe ev sahipliği yapan tiyatro çıkan bir yangın sonucunda büyük oranda zarar görmüş. 1809 yılında tekrar inşa edildikten sonra sadece İtalyan operalarının sunulduğu bir yer olarak hizmet vermeye devam etmiş. Kraliyet Opera Binası günümüzde sanatın farklı dallarına da ev sahipliği yaan bir bina… Tiyatro, opera ve bale gösterilerinin yapıldığı salon ziyaretçilerini yeni deneyimlere de davet ediyor. Burayı ziyaret ettiğinizde tiyatro eğitimlerine katılabilir ya da opera söyleme deneyimi yaşayabilirsiniz.

9. Teatro Colón - Buenos Aires

Dünyanın en güzel opera binalarından bahsederken Güney Amerika’nın meşhur opera binası olan Teatro Colón’u yazmamak olmaz. İtalya ve İspanya’dan gelen göçmenlerin etkisiyle inşa edilen opera, aynı zamanda ülkenin simge yapılarından biri. Mimarlar Francesco Tamburini, Vittorio Meano ve Julio Dormal tarafından tasarlanan Teatro Colón; İtalyan, Alman ve Fransız mimari tarzlarının etkisiyle oluşturulmuş. Görünümüyle herkesi kendine hayran bırakan opera 1908 yılında açılmış. Akustiği konusunda dünya çapında iddiasıyla opera binası her sene birçok önemli sanatçıyı sahnesinde ağırlıyor.

10. Viyana Devlet Opera Binası - Viyana

Viyana Devlet Operası 1869 yılında İmparator I. Francis Joseph döneminde inşa edilmeye başlanıyor ve yapı kentin ince zevkine uyumlu olarak tasarlanıyor. Aynı zamanda binanın Rönesans tarzının yaşatılması amaçlanmış. Sadece Viyana için değil dünya için de en iyi opera binalarından biri olarak kabul edilen Viyana Devlet Operası Mozart 'Don Giovanni” eseri ile açılıyor. Muhteşem gösterilere ev sahipliği yapmasının yanı sıra ihtişamıyla da ziyaretçilerini hayran bırakan opera binasında yedi ana sanat dalını temsil eden yedi adet heykel bulunuyor.

11. Amazon Tiyatrosu - Manaus

Şimdi rotamızı Güney Amerika’ya doğru çeviriyoruz. Dünyanın en iyi opera binalarından biri olarak kabul edilen Amazon Tiyatrosu yer alıyor. Manaus şehrinin simgesi olan Amazon Tiyatrosunun yapımı on beş yıl sürmüş ve 1896 yılında açılmış. Avrupa mimarisinden ilham alınarak tasarlanan opera binası güzelliğinin hakkı verilerek en güzel opera salonları listesine girmeyi başarıyor. Brezilya’nın kalbinde Mozart, Beethoven gibi üstadların eserlerini getiren Amazon Tiyatrosu, toplam 700 kişilik kapasitesi, gösterileri ve mimarisiyle ziyaretçilerinin zihninde unutulmaz kalıcılıkta bir iz bırakıyor.

12. Bolşoy Tiyatrosu - Moskova

Rusya’nın başkenti Moskova’da bulunan Bolşoy Tiyatrosu binasının tasarımını mimar Joseph Bove yapmış. Rus kültür ve sanatının simgesini yansıtan Bolşoy Tiyatrosu, görkemli mimarisiyle Moskova’da mutlaka görülmesi gereken yapılardan bir diğeri… Dünyanın en güzel opera binalarından biri olan tiyatro 1780 yılında hizmet vermeye başlamış. Tarihinde iki kez büyük yangınla büyük hasar alan yapı, her ikisinde de neredeyse baştan inşa edilmiş. Açıldığı günden bu yana ihtişamlı gösterilere ev sahipliği yapan Bolşoy, dünyanın dört bir yanından ziyaretçi ağırlamaya hala devam ediyor.

13. Suntory Hall - Tokyo

Tokyo’nun Akasaka Bölgesi’nde bulunan Suntory Hall gayet başarılı akustiği sayesinde dünyanın en iyi opera binalarından biri olarak kabul ediliyor. Tokyo’nun ilk özel konser salonu olan Suntory Hall, 1986 sonbaharında kapılarını ziyaretçilere açtı. Suntory Group tarafından açılan konser salonu, “topluma geri verme” mottosuyla yani Suntory Hall’da ticari kâr, müşterilere sunulan hizmetleri geliştirmek yani toplumdan aldığını topluma bir şekilde geri verme felsefesiyle dağıtılıyor.

Bu içerikler de dikkatinizi çekebilir;

Ünlü Mimarlık Dergisi Tarafından Seçilen Dünyanın En Güzel Binaları
Vedalara, Kavuşmalara ve Yolculuklara Tanık Olan Dünyadaki En Güzel Tren İstasyonları
Ruhunuz Kadar Midenizi Doyuracak Türkiye ve Dünyadaki Müze Restoranları

Popüler İçerikler

Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
A Millî Takım'ın UEFA Uluslar Ligi'ndeki Play-Off Turu Rakibi Belli Oldu: Macaristan
Bahis Reklam ve Teşvik! Acun Ilıcalı, TV8 ve Exxen Yetkilileri Hakkında Soruşturma Başlatıldı