Erdoğan sonrası genel başkan ve başbakan tartışmaları ile ilgili konuşan Ak Parti'nin iki numaralı ismi Şahin 'Abdullah Gül Bey görev süresi dolduktan sonra partimize gelse bile başbakan olamayacaktır. Ak Parti'de bir geçiş süreci olmayacak' dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Karabük'te gazetecilerin sorularını yanıtladı. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın halk oyuyla 12. Cumhurbaşkanı seçildiği ve bu nedenle görevlerini bırakacağı bazı isimlerin gündeme geldiği yönündeki bir soruya Şahin, şöyle yanıt verdi: '28 Ağustos'ta yemin ederek cumhurbaşkanı sıfatını kazanacak ve yeni görevine başlayacak. Tabii AK Parti Genel Başkanlığı da, başbakanlığı da düşmüş olacak. Tabii ki iktidar partisi olan AK Parti, genel başkansız kalmaz, başbakansız da kalmaz. İstişare çalışmaları devam ediyor.' 'Önümüzdeki perşembe günü Merkez Yürütme Kurulu toplantısı olacak büyük bir ihtimalle' diyen Şahin, şöyle devam etti:
'İstişare sonuçlarını genel başkanımızın, başbakanımızın ve cumhurbaşkanımızın riyasetinde orada değerlendireceğiz. Bir arkadaşımız bu görevi üstlenmiş olacak. O her kim olursa olsun AK Partililer olarak bizim genel başkanımızdır, başbakanlığı da üstleneceği için bizim de başbakanımızdır. Bizde herhangi bir sorun yok.'
ALMANYA TÜRKİYE'Yİ DİNLİYOR MU?
Şahin, Alman 'Der Spiegel' dergisinin haberine göre Almanya'nın Dış İstihbarat Servisi'nin (BND), NATO partneri Türkiye'yi dinlediğinin öne sürüldüğü yönündeki soruya da 'Der Spiegel Dergisi Türkiye ile ilgili hayırlı rüya görmeyen bir dergidir. Özellikle AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili çok haksız haberler yapmış olan bir dergidir. O nedenle onun bu haberini ihtiyatla karşılamak gerekir. Ancak üzerinde de ciddiyetle gitmek gerektiği kanaatindeyim. Mutlaka hükümetimiz ve Dışişleri Bakanlığımız bu dergideki bu iddialarla ilgili gerekli incelemelerini araştırmalarını yapacaktır. Böyle bir haberin doğruluk ihtimali üzerine de mutlaka gerekli çalışmaların yapılması gerekir kanaatindeyim' yanıtını verdi.
Gazetecilerin Başbakan değişikliğinden sonra olası bir kabine değişikliğinin olma ihtimalini sormasına üzerine de Şahin, 'Önce genel başkanımız belli olsun ondan sonraki adımlardır bunlar. Olur mu olmaz mı daha sonraki safhada bunları görürüz' dedi.
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
Şahin, 'Anayasa değişikliği olacak mı?' sorusuna karşılık şunları söyledi: 'Bizim öteden beri yeni bir anayasa düşüncemiz hep var olmuştur. 1982 Anayasası'nın yerine bizim yeni bir anayasayı milletimizin önününe koymamız gerektiğini hep vurgulamışızdır. İki yıla yakın çalışan Anayasa Uzlaşma Komisyonu maalesef yeni bir anayasayı milletin önüne koyamadı. Ancak biz bu hedefimizden hiçbir zaman vazgeçmedik. 24. dönemde bunun gerçekleşmeyeceği anlaşılıyor ama 2015 seçimlerinden sonrasıyla ilgili bizim zannediyorum seçim çalışmalarında halkımıza vaat edeceğimiz en önemli hususlardan bir tanesi yeni anayasa olacaktır.' Şahin, Türkiye'nin daha çağdaş, insan hak ve özgürlüklerini ön plana çıkaran ve Türkiye'nin var olan bazı sorunlarını da çözeceğine inandıkları bu yeni anayasanın uzlaşmayla da olabileceğini belirterek, 'Bazı partilerle uzlaşarak da olabilir. Eğer halk bize yeni bir anayasa yapacak kadar güç verirse kendi başımıza da böyle bir anayasayı çıkartmayı planlıyoruz' diye konuştu.
Yeni anayasa ile 765 sayılı Türk Ceza Kanununun (TCK) 125'inci maddesine göre, 'vatana ihanet' suçundan idam cezasına çarptırılan ve Avrupa Birliği (AB) uyum yasaları ile idam cezası kaldırıldığı için İmralı Cezaevi'nde ömür boyu hapse mahkum edilen Abdullah Öcalan'ın serbest kalacağı iddiaları olduğu yönündeki soruya karşılık Şahin, şunları aktardı:
'Söylediğiniz hususun anayasa ile hiçbir ilgisi olamaz. Çünkü söylediğiniz hususun anayasa bağlamında değerlendirilmesini bir hukukçu olarak pek mümkün görmüyorum. O ceza yasalarıyla ilgili bir husustur. Yani bir anayasa ihtiyacını gündeme getirirken Abdullah Öcalan'ın affıyla birlikte bunu değerlendirirseniz bu anayasa zaten çıkmaz. O bakımdan milletin kafasını şimdiden karıştırarak milletin bu anayasaya tedbir almasını, tepkili hale gelmesini sağlayacak bu tür sözleri talihsiz sözler olarak ifade ederim.'
Bir gazetecinin, 12. Cumhurbaşkanı seçilen AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'yeni anayasayı tek başına çıkartamadıkları takdirde hiç olmazsa 330'u yakalamak suretiyle halka gidebilecek bir referandum sayısına ulaşmak istiyoruz' şeklinde konuştuğunu hatırlatması üzerine Şahin, şunları kaydetti:
'2015 seçimlerinden sonra bizim parlamentodaki milletvekili sayımızla çok doğru orantılı bir şeydir bu. Eğer tek başına bir anayasayı çıkaracak güce sahip değilsek, en azından referandumlu şekilde çıkarabilecek bir imkana sahip olabilir miyiz? Yani '330-367 arasında bir milletvekili grubuna sahip olabilirsek bunu dahi değerlendirebiliriz' anlamında açıklamadır. Bunda şaşılacak bir şey yok.'
GEÇİŞ DÖNEMİ OLMAZ
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun isminin genel başkanlık ve başbakanlık için öne çıkmasının partililerde bir kırgınlık oluşturup oluşturmayacağını sorusuna da Şahin, şu şekilde cevap verdi: 'AK Parti'nin seçilecek olan yeni genel başkanı aynı zamanda başbakan olacaktır, olmalıdır. Bizim bu konuda ki yaklaşımımız odur. Abdullah Gül Bey görev süresi dolduktan sonra partimize gelse bile başbakan olamayacaktır, milletvekili olmadığı için. O nedenle bu tür kırgınlıkların bizim partimizin içinde olması mümkün değildir. Tüm arkadaşlarımız millete hizmet için bu parti içerisinde görev almışlardır, Abdullah Gül Bey de aynı düşüncelerle bu partinin kurucularındandır. Şimdi gelirse yine aynı düşüncelerle gelecektir. İleride kime hangi görev düşer onu zaman gösterecektir.'Buna geçiş süreci diye bilir miyiz?' diye soran gazeteciye de Şahin, 'Yok öyle diyemeyiz' cevabını verdi.
KARABÜK/AA