Şahidi Cumhuriyet Olan Bir Aşk Hikayesi: Yıldız ve Mehmet

Şahidi cumhuriyet dedim ama şahitlerden biri de benim, o yüzden paylaşmak istedim artık günümüzde yaşanması pek de imkansız bu aşk öyküsünü. 

Bu öykü Yıldız Uslu Kayıgil ve Mehmet Kayıgil'in...

Teyzem 1939 yılında Kayseri'nin çok da büyük olmayan bir ilçesinde dünyaya geldiğinde ailenin 2. çocuğuydu ve henüz kendisinden sonra dünyaya gelecek 7 kardeşe hem annelik, hem ablalık edeceğini bilmiyordu.

Cumhuriyetin çocukluk yılları sayılabilecek bu süreçte, teyzem kardeş sahibi olmaya, dedem ise onları inançla okula göndermeye devam etti. 

Dedemin özenle bağlanmış kravatı ve annanemin bozkırın Nicole Kidman'ı olması sizi yanıltmasın. Sıradan bir cumhuriyet ailesiydi onlar. Ağaç dikmenin ve kız çocuklarını eğitmenin önemine inanan...

Edebiyat fakültesini kazanıp Ankara'ya geldiğinde 18 yaşında genç bir kızdı.

Bu şehirde tek akrabası kendisinden önce Fransız Edebiyatı okumaya gelen ablasıydı.  Cumhuriyetin kendine güvenli, pırıl pırıl genç kızları...

Teyzem öğretmen çıkıp, Ankara Lisesi'nde ders vermeye başladığında, kendisinden sonra üniversite kazanan kardeşlerine bakmaya başlamıştı çoktan. Bir kardeşi ziraat mühendisliği, öteki fizik okuyordu.

Bir de genç adam vardı, üniformalı, aynı liseye askeri bilimler dersi vermeye gelen. Rüyasında yıldız çiçekleri görmüş, teyzemin hayat eşi olduğuna karar vermişti. 

Teyzemin adı Yıldız'dı.

Yıldız'la Mehmet benim Galler'de gerçekleştiğini zannettiğim ve teyzemin gerçek bir prenses gibi göründüğü bir nikahla dünyaevine girdiler.

Böyle bir gelinlik...

2 sağlıklı ve çok başarılı çocukları oldu; Önder ve Efsun.

Prof Dr Önder Kayıgil ve Dünyanın en güzeli Efsun Hoşgönül...

Bu esnada Yıldız, Erzurum, Adana, Edremit, Ankara Kız Lisesi ve Çankaya Lisesi'nin efsane edebiyat öğretmeni oldu.

Türkiye Cumhuriyetinin yetiştirdiği bir öğretmen olmak bunu gerektirirdi, öyle ki öğrencilerini Almanya'ya bile götürmeyi göze aldı.

Teyzem 6 kız 1 erkek kardeşine annelik etmeyi hiç bırakmadı, hepsinin üniversiteden mezuniyetine şahitlik etti, Cumhuriyete avukatlar, mühendisler, gazeteciler yetiştirdi.

Annemin onu annesi gibi görmesinin belki de en büyük sebebi bu.

Babasını 3 yaşında kaybetmesine rağmen kendini yetiştiren eniştem Cumhuriyete Askeri Hakim Albay olarak hizmet etmeye devam etti.

Ama O'nun asıl hizmeti teyzemeydi. Kayseri'de aile yanında geçirdiği her tatile en az 7 sayfalık aşk mektuplarıyla eşlik etti. Yıldızım, ayım güneşim diye başlıyordu mektuplar.

Sadece mektuplar mı, eniştem Girit göçmeniydi, mutfakta teyzemle beraber otlar pişirdiler.

Bir yardımcı şef gibi Vu Dede hep mutfaktaydı.

Darbelere, krizlere, savaşlara rağmen Mehmet eniştem (ben ona Vu dede derdim) ve Yıldız teyzem benim de 35 yılına şahitlik ettiğim neredeyse 60 sene aşkla yaşadılar.

3 sene öncesine dek. Kanser teyzemi aldı aramızdan. Eniştem Yıldız Çiçeksiz, annem küçük annesiz kaldı.

Yine de hatıralar ve fotoğraflarla dolu evleri benim için bir çeşit masumiyet müzesi gibiydi. Geçen haftaya dek. Eniştem korona ile savaşına yenik düştü. Yıldız çiçeğine kavuştu.

Cumhuriyetin şahit olduğu, cumhuriyete şahitlik eden bir aşk şimdi sonsuzlukta ışıldıyor. Cumhuriyet fazilettir. 

Hoşçakal Yıldız teyzem, hoşçakal Vu Dede...

Popüler İçerikler

İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
YORUMLAR

Cennette buluşmaları dileğiyle 🥺🙏🏻

Pasif Kullanıcı
31.12.2020

Eskiden eğitim alıp kendisini geliştiren insanlar sınıf atlayabiliyormuş ne güzel. Şimdi ne verilen eğitimde meymenet var ne de diplomalar sıradan bir kağıt parçasından farksız. Cumhuriyet tarihinin en kötü dönemlerinde yaşıyoruz.

02.01.2021

Gelinliğe aşık olmam peki...

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ