'Sadece Kız Çocuk' İstedikleri Tüp Bebek Tedavisinde Hayatlarının Şokunu Yaşayan Eş Cinsel Çiftin Hikayesi
New York'ta yaşayan Heather Wilhelhm-Routenberg ve Robbie çiftinin tüp bebek hikayesi geçtiğimiz günlerde dünya basınında yankı yarattı.
2002 yılında tanışan Heather ve Robbie, yıllardır bebek sahibi olmaya çalıştıklarını ancak Robbie'nin düşük yapmasının ardından tüp bebek tedavisi almaya karar verdiklerini söylüyorlar.
Gittikleri klinikte Robbie'nin embriyolarını transfer ederek Heather'ın çocuğu taşımasına karar vermişler. Ancak çift, çocuklarının cinsiyetinin mutlaka kız olmasını istediklerini belirtmişler...
Heather, tüp bebek tedavisinin 15. haftasına geldiğinde bebeğin sağlık kontrollerini yaptırmak üzere doktora gitmiş ve bebeğin cinsiyetinin erkek olduğunu öğrenince şaşıp kalmış.
"Kız çocuğumuz olması benim için çok önemliydi. Gerçeği öğrendiğimizde ağzımız açık kaldı, dünya başımıza yıkılmış gibiydi. Sonuçlarda bir hata olduğunu sandık."
Heather, bebeğinin cinsiyetini öğrendikten sonra yaşadığı bu 'dehşetin' nedenini ise şöyle açıklıyor;
"Biz sadece kız çocuk embriyoları istediğimiz için bir hata olduğunu, başkasının bebeğini bana verdiklerini sandım. İçimdeki bebek bir anda bana uzaylı gibi gelmeye başladı..."
Kendisinin erkek çocuk istememesinin asıl nedeni ise üniversite döneminde başına gelen cinsel saldırılardan ötürü yaşadığı travmaymış! 'Toplumsal cinsiyet rollerini düşününce erkek çocuk yetiştirmek istemediğimi anladım' diyor kadın.
"Taşıdığım bebek hem bizi değildi, hem de erkekti. Saldırıya uğradığım zaman yaşadıklarım aklıma geldi. Kendimi tecavüze uğramış gibi hissettim."
Çiftin tepkisinin ardından doktor, anne adayına kürtaj yaptırmasını önermiş. 'Bir başkası da bizim çocuğumuzu taşısa, doğurduktan sonra değiştirsek ve her şey mutlu sonla bitse keşke' diye hayal kurduğunu anlatıyor Heather.
Kürtaj yaptırmayı reddeden Heather, yaşadığı stresten dolayı karnındaki bebek 27 haftalıkken apar topar hastaneye kaldırılmış. 2020 yılının Aralık ayında dünyaya gelen bebeğin henüz ismi yok!
"Bebek doğduktan sonra bana dokunduğunda vücuduma sanki elektrik çarpmış gibi hissediyordum. Kat kat kıyafetler giyindim değmemek için."
'Ona baktıktan sonra tanıdığım korkunç erkekleri düşünmeye başlıyordum. Bebeğin bakımını Robbie'ye devretmek zorunda kaldım.'
Zaman içinde bebeğin varlığını kabul eden kadın, artık bebeğe baktığında eşi Robbie'nin gülüşünü, gamzelerini görüyormuş.
'İnanılmaz bir çocuk, sesini değiştirip bizi kahkahalara boğuyor. Bebeklik döneminde de hiç huzursuzluk çıkarmadı.'
Ve Heather, ailesine yaşattığı tüm stresten dolayı tüp bebek merkezine 11 farklı kural ihlalinden dava açmaya karar vermiş.
'İlk zamanlar yanında olamadığım için çok suçlu hissediyorum. Kendimi haklı çıkarmaya çalışmayacağım, bebeğimiz çok masum ve bu yaşadıklarını asla hak etmedi. Bu davayı açmamın asıl sebebi de zaten bebeğimizi çok sevmem...'
Tedavi merkezinden henüz bu konuda resmi bir açıklama gelmiş değil ancak çiftin hikayesi dünya basınında ilgi görmeye devam ediyor.
Peki siz ne diyorsunuz bu işe? Haydi yorumlara...
kadının travmalarına rağmen çocuğunu kabullenebilmesi güzel bir şey. bazen kendi çocuklarını normal bir şekilde doğuran anneler bile çok ağır depresyonlara girip kendine veya çocuğuna zarar verebiliyor. neyse ki bu insanlar birbirini sevmiş ve yardım etmişler. çok tatlı bir aile olmuşlar. MUTLULUKLAR:)
Tamam travma yaşamışsın fakat neden başka bir bireye travmatik şeyler yapıyorsun? Hem kadın açısından hemde çocuk açısından cok acı.
Olur da bebek büyüyünce; istenmediğinden, cinsiyetinin yanlışlığı sebebiyle davalar açıldığından, annesinin ona bakınca aklına istismara uğradığı adamların geldiğinden haberdar olmazsa diye gazetelere, televizyonlara anlatıp ölümsüz kılmışlar bu hatırayı. İlgi manyağı örümcek beyinliler!