Sadece Bugünün Değil Geçmişimizin de En Hararetli Tartışması: ''Af Meselesi''

Bir süreden beri MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gündeme getirdiği af meselesi, güncel siyasetin sıcak konulardan birisi haline geldi. Aslında bu ve benzeri af tartışmaları siyasetimizde hep yaşanmıştı. Hatta ilk koalisyon hükumetimiz de bir af meselesi yüzünden dağıldı!

1960 İhtilaliyle birlikte siyasi hayatımız bir demokrasi kesintisine uğramıştı. Cemal Gürsel gazetelere diktatör olmayacağını, en yakın zamanda seçimlerin yapılacağını söylüyordu.

Gerçekten de 1 yıl sonra yeni bir anayasa hazırlandı ve onun ardından da genel seçimlere gidildi. Bu sırada düşürülen rejim de gerçekten adaletsiz bir şekilde yargılandı. Eski Başbakan Adnan Menderes ve Bakanlardan Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan idam edildiler.

İhtilalden sonraki seçimin sonuçlarıyla birlikte Türkiye yeni olaylara gebe kalacaktı.

Darbeyi yapan kadro seçim sonuçlarından memnun değildi. Hiçbir parti tek başına iktidar olamadığı gibi, Demokrat Parti'nin devamı olduğunu ilan eden Adalet Partisi de ikinci parti olmuştu. Askerler yeniden yönetime el koymayı kararlaştırdılar. Fakat İsmet İnönü bundan haberdar oldu. Neticede siyasilerle ordunun yaptığı ortak bir görüşme sonunda CHP-AP Koalisyonuyla hükumetin kurulması kararlaştırıldı.

CHP+AP Koalisyonu hiç hayal edilmeyecek bir şeydi. Zira bu iki partinin siyasetleri birbirine taban tabana zıttı.

AP'nin başında eski general Ragıp Gümüşpala vardı. Sonraki yıllarda demokrasi hayatımıza damgasını vuracak olan Süleyman Demirel de bu partinin kadroları arasındaydı. CHP birinci parti çıktığı için hükumet İnönü'nün başbakanlığında kuruldu. Fakat kurulur kurulmaz da anlaşmazlıklarla karşı karşıya kaldı. AP'liler, haksızlığa uğradıklarına inandıkları eski Demokrat Partililer için af çıkartılmasını istiyorlardı.

İnönü'ye kalsa af yasasını çıkartmak kolaydı. Zaten Adnan Menderes'in idam kararına da karşı çıkmıştı.

Tutuklulardan birisi de İnönü'nün eski arkadaşlarından Celal Bayar'dı. Kendisi de DP'lilerin adil bir şekilde yargılanmadıklarını düşünüyordu. Ama İnönü'nün üzerinde ordunun gölgesi durmaktaydı. Af kararı çıkmadan yeni bir darbenin yapılacağından adı gibi emindi. Komutanlar bunun sinyallerini de veriyorlardı.

22 Şubat 1962'de Kara Harp Okulu Komutanı Kurmay Albay Talat Aydemir'in darbe girişimi de bu konuyla ilgiliydi.

Gerçi Genelkurmay Başkanı Cevdet Sunay ve kuvvet komutanları bu girişimin karşısında durmuşlardı. Fakat yine de Albay Aydemir Ankara'da ciddi bir harekat düzenlemişti. Onun bu darbe girişimine zemin hazırlayan sebeplerden birisi de hükumetin çıkmaza girdiği bu af tartışmaları ve ayrıca bazı AP'lilerin orduyla ters düşmesiydi.

Her ne kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk koalisyon hükumeti sağlam temeller üzerine oturmadıysa da binayı sarsan şey bu af tartışmalarıydı.

Neticede ordu ve koalisyon ortağı arasında sıkışıp kalan İnönü çareyi istifa etmekte buldu. Böylece ilk koalisyon hükumetimiz de dağılmış oluyordu. Daha sonra meclisteki diğer partilerin desteğiyle yine İnönü Başbakanlığında bir azınlık hükumeti kuruldu.

Bu af meselesi ise 1965'te Süleyman Demirel Başkanlığında AP'nin seçimlerden galip çıkışı ve onun Başbakanlığı ile yeniden gündeme gelecekti.

1960'ların sonlarına doğru bu defa ana muhalefet lideri olan İnönü, orduyu karşısına alarak bu teklife mecliste tam destek verdi. Fakat ordu kanadında rahatsızlıkların ve tehditlerin artması üzerine Süleyman Demirel riske girmek istemedi ve af yasasını rafa kaldırdı.

Popüler İçerikler

İlk Buluşmada Alman Usulü Hesap Ödediği İçin Buluştuğu Kişinin Cimriliğinden Dem Vuran Kadın Tartışma Yarattı
Araştırma: Türkiye'de En Çok Hangi Yemekler Sipariş Ediliyor?
Dilber Yine Yürek Hoplattı: Yeni Pavyon Dansı Geldi!
YORUMLAR
02.10.2018

yalnız ilk af atatürk döneminde çıktı ve en çok af atatürk döneminde çıkarıldı bunlarıda paylaş

02.10.2018

devamı yok mu?

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ