Uzayda Dünya benzeri gezegenler arayışı hız kesmeden devam ediyor. Her yeni keşif, insanlığı evrende yalnız olup olmadığımız sorusuna bir adım daha yaklaştırıyor. Son olarak, gökbilimciler Güneş benzeri bir yıldızın etrafında dönen ve potansiyel olarak yaşanabilir özellikler barındıran bir gezegen keşfetti. HD 20794 d adı verilen bu Süper-Dünya, bilim dünyasında büyük heyecan yarattı. Özellikle atmosferi incelenebilir olması, bu gezegeni oldukça özel kılıyor.
Araştırmacılar, HD 20794 d’yi tespit edebilmek için 20 yılı aşkın süredir veri topluyordu. HD 20794, Güneş’ten biraz daha küçük bir yıldız ve yalnızca 20 ışık yılı uzaklıkta bulunuyor. Son yıllarda yapılan gözlemler, bu yıldızın etrafında birkaç gezegen bulunduğunu göstermişti. Ancak yeni keşfedilen HD 20794 d, ilk kez yaşanabilir bölge içinde yer aldığı tespit edilen bir gezegen olarak kayıtlara geçti.
Bu, onun bir karasal gezegen mi yoksa yoğun bir atmosferle kaplı bir mini-Neptün mü olduğunu belirlemeyi zorlaştırıyor. Ancak en heyecan verici yanı, yıldızına olan uzaklığı sayesinde yaşanabilir bölge içinde bulunması.
Gezegen, yıldızının etrafında 647 günde bir tur tamamlıyor. Süre, Mars’ın Güneş etrafındaki yörüngesine oldukça yakın. Daha da önemlisi, gezegenin yüzeyinde sıvı su bulunma ihtimali var. Sıvı su, bildiğimiz yaşamın var olabilmesi için temel bir unsur.
Bu da yıldızına olan mesafesinin zaman içinde önemli ölçüde değiştiği anlamına geliyor. Gezegen, bazen yaşanabilir bölgenin dışına çıkacak kadar uzaklaşırken, bazen de iç sınırlarına kadar yaklaşıyor.
Bu durum, gezegenin yüzey sıcaklıklarının büyük değişimler yaşamasına neden olabilir. Ancak bu tür gezegenlerin incelenmesi, yaşanabilirlik koşullarının nasıl değişebileceğini anlamak için kritik.
Ancak bu keşif, Dünya benzeri gezegenleri daha iyi anlayabilmemiz için büyük bir adım. Üstelik HD 20794 d, sadece 20 ışık yılı uzaklıkta yani gelecekteki uzay misyonları için en ulaşılabilir hedeflerden biri olabilir. Eğer atmosferinde yaşamın kimyasal izlerine rastlanırsa, evrende yalnız olup olmadığımız sorusuna cevap bulmaya bir adım daha yaklaşabiliriz.
Yakın gelecekte, JWST (James Webb Uzay Teleskobu) ve ELT gibi ileri düzey teleskoplarla yapılacak gözlemler, bu gizemli Süper-Dünya hakkında bize daha fazla bilgi verecek.
Ulaşılabilir hedef derken 20 ışık yılı uzaklıktaki gezegene gitmeyi kastetmiyor herhalde. Daha net fotoğraf çekmek falandır.
Peki Zeki Müren de bizi görecek mi?