Saadet Büyük Yazio: 2020 Sonunda Euro 10 TL! 2021'de Erken Seçim Olacak!

Eski ekonomi bakanımız Prof. Dr. Işın Çelebi anlatıyor…

Saadet Büyük: Kıymetli Hocam ekonomide son bayrak değişiminin Türkiye ekonomisine olumlu katkısını olacağını düşünüyor musunuz bu son gündeme dair görüşlerinizi duymak isteriz…

Prof. Dr. Işın Çelebi: 2021’in başına gelmişken ben geçmişi tartışmak yerine geleceğe dair önemli birkaç şey söyleyip özetlemek isterim. Türkiye de ekonomi yönetiminde söylediğiniz gibi bakan değişiklikleri oldu ben bildiğiniz konuyu tekrarlamak yerine benim kişisel gözlemim de bu değişiklikler olsa da Türkiye’de döviz çok kıt bir faktör ve Türkiye döviz arzını artırmadığı sürece bu sorunları aşamaz… Kur = dövizin fiyatı ve o da arz talebe göre belirleniyor… 

Döviz arzı artmayacağı için, yabancı sermaye girişi yeterince artmayacağı için, ihracat istendiği ölçüde gelişmediği için ve turizm gelirleri 40 milyar düzeyinde olması gerekirken 10 milyar dolar düzeyine indiği için bu döviz arzı artmayacak. Bu piyasalarda ekonomi dualarla iyi niyetlerle olmuyor. Bu piyasalarda son dönem ekonominin başındaki kişilerde değişince bir miktar gevşeme gördük ama bu dalgalanarak devam edecek ta ki döviz arzını Türkiye artırana kadar… Döviz arzının artmayacağını da düşünüyorum ve Türkiye’nin 2018’den beri hatta bana göre 1950 den bu yana döviz arzı çok ciddi bir problem ve şimdi bu dönem devam edecek… 

Bu süreç gördüğüm kadarıyla 2021 Kasım ayından itibaren Türkiye’yi de bir erken genel seçim ortamına taşıyacağını düşünüyorum. Ve bir yapı değişikliğine gidilecek Yarı Başkanlık sistemine gidecek ve parlamentoyu daha etkin hale getirilecek bir gelecek söz konusu. Meclisin denetim yetkisi artacak…

Saadet Büyük: 2021 yılında faiz ve kur nerde denge bulacaktır sizce?

Prof. Dr. Işın Çelebi: Dengesizlik hali teoremi bence bunu piyasalara bırakmak lazım ve masa başında belirlememek lazım. Şimdi pandemi sürecinin 2021 Ekim- Kasım ayına kadar devam edeceği kanaatindeyim. Hatta öngördüğüm erken seçim sürecinde de bu tarihler pandemi ile üst üste çakışacak. Türkiye’de Korona sayısında müthiş bir artış var. Aşı ancak 2021 Haziran ayından sonra bizi rahatlatabilir kanaatindeyim. Ülke olarak da aşıya da çok özel önem vermemiz gerekir.

2021 ilk 6 ayında hepimiz zor bir dönem yaşayacağız. 2021 yılında enflasyon düzeyinin de %15’lere geleceğini düşünüyorum… Bankalarda faiz oranları %20’nin üzerine çıkabilir bu döviz bulamama hali hem Euro’da 10 TL’nin üzerine çıkmaya neden olacak; hem de dolar da 10 TL’ye yaklaşan bir kuru görmemize sebep olacak (bunu 2021 yılı için söylüyorum). Dolar kuru ise bu yıl sonu bir miktar 8-8.50 arasında 8’in biraz üzerinde ve Euro’nun da 10 TL seviyesinde kapayacağını öngörüyorum. 

Bu meseleyi nasıl çözeceğiz derseniz reformlar yapacağız. Bence Türkiye’deki en önemli reform teknoloji yatırımları ve üretimi artırmak dan geçiyor. Hukuk devleti ilkeleri ve hukuk ilkelerinin 2021’in ilk 3 ayı yoğun olarak bu tartışmalarla geçecektir… Türkiye 140 milyar dolar seviyesinde kısa vadeli dış borç çevirmesi gerekiyor. Türkiye aşı konusunda da aslında kendi aşısını geliştirebilir ancak bunun için Refik Saydam enstitüsü gibi bir enstitüyü yeniden açması gerekir…

Saadet Büyük: ABD’de korona ortasında çok ciddi bir seçim süreci yaşadılar… ABD seçimlerinin Türkiye Ekonomisi üzerine etkisini nasıl bulursunuz?

Prof. Dr. Işın Çelebi: Bence Joe Biden tek başına gelmedi Kamala Haris’ı zikretmemiz lazım… Hintli bir ailenin ve Jamaikalı bir babanın çocuğu şimdi başkan yardımcısı… Ben kendisini başkanlıkta ilerleyen dönemde ABD’nin başında olabileceğini de öngörürüm... ABD ve Çin’in başa baş bir teknoloji mücadelesi içinde olacağını düşünüyorum… Bu süreç aynı zamanda insan haklarında ve sürdürülebilir kalkınma dediğimiz örneğin iklim değişikliğini kabul edecek ve sürdürülebilir kalkınma ve cinsiyet ayrımcılığı kadınların daha etkili olduğu bir yönetim anlayışı egemen olacak…

Saadet Büyük: Ne olacak ne yapmalıyız? Kitabınızda 1998 yılını anlatırken şöyle yazmışsınız “ ’Ben yaptım oldu’ mantığının yanlışlığı görülmüştür… Bu süreçte görülen en önemli ve öğretici olay piyasaların emir ve talimatla çalışmadığıdır. Piyasalar akıl ve bilimle yönlendirilmelidir…” Geldik 2020 Kasım ayına hala aynı şeyi konuşuyoruz… Aradan 22 koca yıl geçmiş ve biz geçmişten ders almıyor gibiyiz…

Prof. Dr. Işın Çelebi: 1998 yılında yazdığımız bu cümleler bir deneyimin sonucudur. 1994 yılında 5 Nisan krizi olurken Türkiye faizleri dondurarak ekonomiyi yönetebileceğini ve sürdürebileceğini varsaydı… Ama faizleri dondurduğu için hazine ihalelerini o dönemde iptal etti ve ekonomi patladı… 2001 yılında IMF ile Stand By anlaşması yapmıştı… 

Döviz kurunu durdurarak o dönemde de sabitlediğiniz masa başında belirlediğiniz zaman o ekonomide de 2001 Şubat Krizi oldu faizler %7000’e çıktı ve Türkiye Nisan 1994’de  ve Şubat 2001’de çok önemli iki krizi yaşadı... Birinde faizi dondurdu birinde dövizi dondurdu… Uluslararası işleyişini kabul etmedik. Bu bizim masa başında aldığımız kararlar maalesef bizim yaptık oldu anlayışımızla oldu…

Türkiye ülkeye giren kaynakları inşaat ve betonlaşmaya kullandı ve kuru gerçek fiyatının altına çekmeye çalıştı. Çin ve Hindistan teknolojik yeni değişime para koydu. Şimdi bu dijital süreç yepyeni bir yeni dünya düzenine geçiriyor.. Eğitimde ve sağlıkta büyük değişimler olacak... Okullarımızda eğitimi kaparken acaba biz Yeni Aziz Sancar’ları Uğur Şahin’leri kayıp mı ediyoruz diye düşünmeliyiz. Dijital altyapı ihtiyacımız var... Data akış sürecini oluşturmak için fiber optik altyapısına ihtiyacımız var. 

Gana’nın fiber optik altyapısı 650 bin km Türkiye’nin 430 bin km, Stockholm’un sadece kent olarak 2 milyon fiber optik altyapısı varken aynı nüfusa sahip Antalya’da 20 bin km fiber optik altyapısı var… Türkiye’nin hızla bu teknolojik altyapıya hazırlanması lazım. Yeni Dünya Düzeni ve Gelecek Nasıl Olacak kitabında bütün bu konuları tartışmaya açtık… 36 düşünür bu sorulara cevap aradık... 

Türkiye’de son olarak; bürokrasi yetkisizleştirilmiş her türlü karar üstlere sorularak ve onay alınarak yürürlüğe konulmakta ve karar alma süreçlerinde yönetim belirsizliği artıyor... Belirsizlik ve güven ortamının kayboluşu en önemli sorun… Bir aşının ithalatı bile en üst makamlardan onay alınmadan yapılamıyor…

Kurumsal yapıların yasalara kurallara uyulmayan yönetim tarzında ele alınışı ve yönetim anlayışında da açık, net, fikir tartışması ve özeleştiri mantığı engellenmektedir... Ve alınan kararların doğruluğu da tam anlaşılamamaktadır… Bu dönüşler tutarsızlıklar ve zikzaklar en önemli nokta haline gelmiştir. Ekonomide kararsızlıklar ve belirsizlikler de maliyetleri artırmaktadır... Bunların hepsi birleşince de yatırım ortamını negatif etkilenmektedir…

Yayını YouTube’dan izlemek için linki.

Prof. Dr. Işın Çelebi’den izleyicilerden gelen sorulara cevaplarından kısa notlar...

  • Demokrasi kültürü, adalet ve hukuk bilinci ve ekonomik gelişme bir üçgenin üçlü saç ayağının kenarları gibidir… Demokrasi bilinci olmazsa hukuk devleti de olmaz…Yabancı sermaye girişi de adalet ve hukuk bilinci yoksa gelmez.

  • Bankacılık sistemi değişecek ve banka sayısı şubeleri azalacak. Bankaların altyapısı yeni dijitalleşmelerin ürününe dönük yenilenecek. Bitcoin Ethereum ve benzer kripto paralar dijitalleşme içerisinde yer alacak. Tüm bu gelişen çerçevede de dünyanın geleceğinde kaçınılmaz bir olay haline geldi ve gelecek…

  • İstanbul’un hep söylendiği ve istendiği şekilde finans merkezi olabilmesi için önümüzde bence en büyük fırsat Kripto dünyasına konumlandıralım. Ayrıca İstanbul’u kültür merkezi başkenti yapalım.

  • Üniversite mezunu genç işsizlik %26-27 düzeyinde... Petrolümüz bizim genç insan kaynağı gücümüzdür. Ezberleyen değil düşünen sorgulayan bir sisteme geçmemiz şart. Meslek okullarının da arzu edilen ara eleman ihtiyacı doğrultusunda; sanayinin istediği şekilde revize edilmesi şart.

  • Kapitalizmin sonuna geldiğimizi düşünüyorum. Yepyeni bir dünya düzenini de beraberinde getirecek. Çin, Hindistan ve Afrika’nın da doğal kaynaklarını kullanarak gelişirken 2030 yılından sonra da yeni bir dünya düzeninin geleceğini ve herkesin mutlu olacağı adil bambaşka bir yapının olacağı kanaatindeyim. 2021 sonrasında da teknolojik gelişimin çok hız kazanacağını düşünüyorum.

• Göç hareketleri… Ayrıca göç olayı iyi yönetilmesi gereken bir olay. Biz Suriye’den insanların bize göç etmesini istemedik. Nitelikli insanların beyin göçünü de burada tartışmaya açmak gerekir…

Göçün pozitif yönü Almanya’da iyi yönetildiği için, mesela bugün aşıyı bulan Biontech’in sahibi Uğur Şahin Hatay’dan Almanya’ya göç etmiş. Mesela Steve Jobs’un biyolojik babası da Suriyeli. Elon Musk da göçmen. Beyin göçü açık toplumlarda ve gelişmenin olduğu tarafa daha fazla yöneliyor…

  • Ben Türkiye’ye ve genç insanlara çok güveniyorum ancak eğitimde ezberlememek lazım. Ezberi de eğitimden kaldırmak şart. İmtihanı fikir ve proje üretmek için kullanmak lazım. Eğitimi insanların yeteneklerini ortaya çıkarak şekilde ve o doğrultuda yetiştirecek şekilde revize ediyor olmamız lazım. Öğrencileri kitaplarda yazan bilgilere hapsetmemek güncele dair sorgulamaları yapmalarını sağlamamız şart. Mesela ben son 3 dönem Nobel Ödülü kazananlar hangi konularda araştırmalarından dolayı Nobel’i kazandılar diye sormak isterim… Mesela 2018’de iklim değişikliği; 2019’da açlık ve yoksulluk; 2020’de rekabeti artırmak konulu araştırmalar Nobel’i almıştı… Bu 3 ödülü kazanan insanlar nasıl bir dünya hayal ediyorlar neden bu araştırmaları yaptılar bunları öğrenmek faydalı ve gençlere sorgulatmamız lazım.

  • Start Up’lar ve data mühendisliği desteklenmeli.

Instagram

Twitter

Facebook

Popüler İçerikler

Zeynep Sönmez'den İlk WTA Şampiyonluğu Geldi
TÜİK, Ekim Ayı Enflasyonunu Açıkladı: Yıllık 48,58'e Geriledi! Kira Zam Oranı da Belli Oldu
Yabancılar Hayran Kaldı: Mourinho'nun Trabzonspor Maçındaki Heyecanı Dünyanın Dilinde
YORUMLAR
29.11.2020

EMEĞİNİZE SAĞLIK

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ