Rıfat Kamaşak Yazio: Uzaktan Eğitimin Açığa Çıkardığı 7 Eğitimsel Defo

Pandemide oynanan pandomimlerden bir tanesi de eğitim alanında gerçekleşti. Bu arada ülke olarak sabah kalktığımızda birden bire geleneksel eğitimden vazgeçip milyonlarca öğrencinin eğitim faaliyetlerine devam edebilmeleri için alternatif metotlar bulma zorunluluğunun hiç kolay bir iş olmadığını kabullenerek, her şeye rağmen ülke olarak bu işin altından eksiğiyle, gediğiyle kalkabildiğimizi düşünüyorum. Bu anlamda genel olarak eğitim camiasını takdir etmekle birlikte bazı eğitimsel defolarımızın ortaya çıktığı gerçeğini de göz ardı etmemiz gerekiyor.

O zaman göze çarpan bu defoları sıralayalım:

1- Eğitim sisteminde hatırı sayılır sayıda teknoloji özürlü hocanın mevcudiyeti. Bilgisayarda bırakın ders işleme ya da sunum yapabilmeyi, hangi tuşa basacağını bilemeyen eğitimcilerin deşifre olması… En fenası ise bu tür hocaların daha ziyade yüksek öğretim kurumlarında görülmesi.

2- Statik, sıkıcı, kimi zaman köhnemiş ders müfredatlarının ortalığa dökülmesi. Anlatılan konuların çok daha eğlenceli ve kolay bir şekilde YouTube’da bulunabildiği gerçeğinin ortaya çıkması. Birçok öğrencinin bu nedenle YouTube tarzı mecralara kayması.

3- “Biz uzaktan eğitim birimi kurduğumuzda buralar dutluktu” diye birbirine gider yapan ve bunu bir pazarlama amacına dönüştürüp kontenjan doldurmaya çalışan üniversitelerin ifşa olması. Eğitimde odağın içerikten ziyade ambalaja kayması.

4- Tarih boyunca görülmemiş sayıda kopyafobik eğitimcinin varlığının tespiti. Öğrenciye kopya çekemeyecekleri tarzda soru hazırlama zahmetine girmemek için kopya önleyici gizli servis tedbirlerinin alınması. Kopyasavar ar-ge çalışmalarına ayrılan dev bütçeler, elleri görelim gençler tadında evlere sınav öncesi ayna gönderen üniversiteler…

5- Dağınık saç ve kıyafetlerini saklayabilmek, yayılarak ders dinleyebilmek, ders esnasında kahvaltı yapabilmek ve dersi dinliyormuş gibi yaparken Playstation oynayabilmek gibi nedenler yüzünden kamera açmamada direnen, kişisel verileri koruma kanunu (KVKK) uzmanı öğrenci sayımızda meydana gelen radikal artış.

6- Çocuklar ile beraber online derse girip, arka fondan kadraja girerek “hocam o öyle değil” diye konuya maydanoz olmaya meraklı velilerin peydahlanması.

7- Avrupa’da en pahalı ama en yavaş internet altyapısına sahip olduğumuz gerçeğinin tokat gibi yüzümüze çarpması.

Aslında karşımıza çıkan bu defolar, gelecek seneler için çok daha efektif, eğitim teknolojilerinin daha etkin kullanılabildiği, çağın gereklerine ve ihtiyaçlarına uygun müfredatlara sahip modern bir eğitim modeline geçiş için fırsat olabilir.

Eğitimi ezbere değil deneyim yaşatmaya ve yetenek kazandırmaya dayalı eğlenceli bir sürece dönüştürebiliriz.

Tabii böyle bir şeyi gerçekten istiyorsak…

Sevgi ve sağlıkla kalın…

Linkedln

Instagram

Facebook

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı