1- Bu tür toplumlar kendileri gibi değil hep başkaları gibi olmak isterler. “Biz Akdeniz ülkesiyiz genelde İtalyanlara ve İspanyollara benzeriz” derler ama Akdeniz’e upuzun kıyıları olan Mısır, Libya ya da Cezayir’i es geçerler. Bu arada bir İtalyan ya da İspanyol’un biz de Türklere benzeriz dediğini hiç duymadım!
2- Hayranlık duydukları toplumların tüketim alışkanlıklarını edinmeye çalışırlar ve onlar gibi tüketirlerse onlar gibi olacaklarını düşünürler. Küçüklüklerinden beri “Küçük Amerika” olmak isterler. Sonrasında ithalat patlaması ile kendilerini de patlatırlar.
3- Geleneksel “törkiş hospitaliti” söylemi ile yurtdışından gelen orta gelir grubu vatandaşlara ülkemizde kendilerini malikane sahibi gibi hissettirirler. Ama pundunu bulduklarında kol gibi hesabı da kitlerler!
4- Pandemi dönemlerinde bile ülkelerine gelen turistler temizlik, maske ve mesafe kuralından muaftırlar.
5- Bu toplumların içerisinde sık sık “beeen Amerikadayken” diyen bireyler görebilirsiniz ve onlar çok havalıdırlar.
6- Yaz dönemlerine doğru “yurtdışı doktoralı öğretim üyelerimiz sayesinde” diye başlayan cümleler ile üniversitelerini pazarlamak isterken kendi okulları ve ülkelerinin doktora programlarını değersizleştirdiklerinin farkında bile olmayan akademisyenleri bu toplumlarda yaygın olarak gözlemlersiniz.
7- En fenası ise birbirlerini sevmeyip beğenmedikleri için aralarında bir türlü toplumsal uzlaşmayı sağlayamazlar.
Birileri gibi değil de sadece evrensel değerleri benimseyerek kendimiz gibi olmaya çalışsak, kültürel değerlerimizi yozlaştırmak yerine özgünlükleri ile parlatsak nasıl olur dersiniz?
Kendiniz gibi olun kardeşim, adamı hasta etmeyin!
Sevgi ve sağlıkla kalın…
Linkedln
Instagram
Facebook
Bi ülke bu kadar iyi özetlenemezdi