Rıfat Kamaşak Yazio: Akademik Özgürlük mü Yoksa Özerklik mi?

Bence akademik özgürlük diye bir şey yoktur. Sadece özgürlük vardır ya da yoktur. Bir ülkede yaygın olarak özgürlük varsa, ülkenin bütün kurum ve ortamlarında da özgürlüğü doğal olarak deneyimlersiniz.

Yaygın özgürlük yoksa o zaman özgürlükleri basın özgürlüğü, sosyal medya özgürlüğü, akademik özgürlük vb. gibi kategorilere sokmak anlamsızdır.

Bilim felsefesinin en temel öğelerinden birisi öncelikle olguları eğmeden, bükmeden mevcut durumları ile tarafsızca ortaya koyabilmektir. Sonrasında özellikle sosyal bilimlerde ortaya konulan olgulara dönük spekülatif analizler yapılabilir. Ancak dedik ya öncelikle mevcut durumu net olarak dillendirebilmeniz ve ortaya koyabilmeniz şarttır. Diyelim ki bir yerlerde özgürlükler kısıtlanıyor ve siz de akademide bununla ilgili yayınlar yapıp durumu ortaya koymak istiyorsunuz. Yani, özgürlüğü kısıtlayan görüş, zihniyet ya da her ne ise, onun gözünün içine bakarak burada özgürlük tam anlamı ile yaşanamıyor diyeceksiniz. Bunun mümkün olduğunu düşünüyorsanız akademik özgürlük terimini kullanmaya devam edebilirsiniz. Bana göre safiyane romantizm ötesine gitmeyen bu durumda siz özgürlükleri her kim kısıtlıyorsa ona dönerek “ben senin bana burada özgürlük yoktur diyebilme özgürlüğümü verebilme ihtimalini sevdim” diyorsunuzdur ve bu durum işe yaramayacaktır.

Bu açıklamalara dayanarak akademik özgürlük diye spesifik bir kavramın olmadığını söyleyebiliriz.

Özgürlük ise, çok daha makro boyutta, sosyo-kültürel durum, vatandaşların tercihleri, seçimler, siyasi liderler gibi unsurlara dayalı olarak şekillenecektir. Ama özerklik kavramı hakkında konuşabiliriz. Yani, herhangi bir kamu kurumundan bilim üretmek gibi farklı bir misyon ile ayrılan, farklı çalışma prensipleri, kültürü ve dinamikleri olan üniversitelerin bu özgünlüğü korumak uğruna kendi yöneticilerini kendilerinin seçmesinin önemi üzerinden gidebiliriz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın 2021’in demokratik reformlar senesi olacağı vurgusundan hareketle, üniversite özerkliği ile ilgili düşüncelerin dinlenebileceği ve hatta karşılık bulabileceğini düşünüyorum.  

Anlamlı argümanlar her zaman daha iyi sonuçlar getirebilir. Aksi takdirde kategorize edilmiş özgürlük terimlerinin bazı grupların kendilerine ayrıcalıklı özgürlük alanları açma isteği şeklinde algılanması kaçınılmaz görünüyor.   

Sevgi ve sağlıkla kalın… 

Linkedln

Instagram

Facebook

Popüler İçerikler

Türkiye'ye Gelir mi? Suudi Arabistan'da Forma Giyen Cristiano Ronaldo'dan Değişim Kararı
Mike Tyson Kaybetti: Tarihi Mike Tyson - Jake Paul Maçında Neler Oldu?
Kanseri Yenen Eski Arka Sokaklar Oyuncusu Dizi Setlerine Yeniden Dönme Kararı Aldı