MEB'in Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliğine göre, yeni açılacak tüm okullarda abdesthane ve mescit zorunlu hale getirildi. Yeniden düzenlenen yönetmelik Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe girdi.
MEB'in Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliğine göre, yeni açılacak tüm okullarda abdesthane ve mescit zorunlu hale getirildi. Yeniden düzenlenen yönetmelik Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Yönetmeliğe göre kurumların açılabilmesi için, her kurumda yeteri kadar müdür yardımcısı odası, idari oda, abdesthane, doğal aydınlatmalı uygun mekânda kadın ve erkek için ayrı ayrı olmak üzere mescit, kurumun türüne göre yeterli sayıda tuvalet ve lavabo, ayrıca pansiyonlar hariç her kurumda müdür odası bulunması gerekiyor.
CNN Türk'te yer alan habere göre özel eğitim kurumlarında yürürlükte olan mescit ve abdesthane zorunluluğu, yeni yönetmelikle tüm eğitim kurumlarında zorunlu hale getirildi.
Mescitin şartları da sıralandı. Okullara yapılacak mescitler aydınlık bir alanda olacak, kadın ve erkek için iki ayrı bölüm yapılacak.
Eğitim-İş Genel Başkanı Mehmet Balık, eğitim kurumlarında mescit zorunluluğunun anayasaya aykırı olduğunu söyledi.
Yazılı bir açıklama yapan Eğitim-İş Genel Başkanı Mehmet Balık şunları kaydetti:
'Laik, bilimsel, çağdaş eğitimi her gün biraz daha terk eden Milli Eğitim Bakanlığı, gerici bir eğitimin temellerini oturtmak için en büyük adımı bugün, yani birçok yurttaşın tatilde ve yolda olduğu bayram arefesinde atmıştır.
Tıpkı AKP’nin iyi maddeleri de barındıran ancak temelinde Cumhuriyet’imizi kökten sarsan değişiklikler içeren torba yasalarında olduğu gibi; MEB yöneticileri de Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği’nde değişikliğe gitmiş; ve olması gereken değişikliklerin arasına şeriat ülkelerindeki kriterleri aratmayan maddeler sıkıştırmıştır.
Türkiye'nin gidişatını bilmeseydim gayet normal bir uygulama diyebilirdim. Sonuçta herkesin kendi dini,kendi ibadeti.Fakat bunun devamını getireceklerini gayet iyi biliyoruz.Hiçbir otoriter/totaliter rejim bir gecede çat diye oluvermemiştir.Yıllar içinde yavaş yavaş yerleşir.Yine de en kısa süren yönetim şekli budur.Genellikle otoritenin ölümü,ülke içinde önü alınamayan büyük bir isyan ya da her alanda sivil itaatsizlik ile son bulur.Bunlar Siyasal İslam'ın bu ülkedeki iyi günleri,ileride daha da yükselecek ve tepeye ulaştığında aynı hızla yere çakılacaktır.Zira ne bu topraklar Arap Yarımadası gibi doğuştan eğik boyunludur,ne de Siyasal İslam'ın ideolojisi buralarda uzun yaşayacak kadar sağlam ve uzun ömürlü değildir.
çok güzel bir uygulama ve geç kalınmış bir uygulama. Din öğretimi laik sistemin bir gereğidir. Öğrenci namaz kılınca dersten geri kalacağını, bilime önem vermeyeceğini düşünmek gerçekten çok ama çok komik. Din bilimle iç içedir, bilim Allah'ın aklını gösterir, tesadüfleri değil. Bu yüzden Allah ayetlerinde sürekli düşünmeyi emrediyor.
Laik bir ülkede yaşıyorduk değil mi? Süper! Her okulda bilgisayar, kütüphane, laboratuvar, düzgün spor salonu ve teçhizatı, tiyatro için bir salon ve branşa uygun öğretmen açıklarını kapatırsanız düşünmeyi, empatiyi, dostluğun ne olduğunu bilen bireyler yetiştirebilirsiniz. Bunlarla olmuyor bu işler.