New York Times muhabiri olan ve El-Kaide ile IŞİD üzerine haberler yapan gazeteci Rukmini Callimachi, dün geceki Reina saldırısının ardından IŞİD'in Türkiye'deki stratejisi üzerine bir tweet serisi yazdı.
New York Times muhabiri olan ve El-Kaide ile IŞİD üzerine haberler yapan gazeteci Rukmini Callimachi, dün geceki Reina saldırısının ardından IŞİD'in Türkiye'deki stratejisi üzerine bir tweet serisi yazdı.
'İstanbul'da gece kulübüne yapılan saldırının arkasında kimin olduğunu söylemek için henüz erken, ancak IŞİD'in Türkiye'ye yönelik tehditleriyle ilgili bazı bilgiler paylaşmak istedim.'
'Geçmişte IŞİD, Türkiye'de toplu sivil ölümlerinin olduğu saldırıları üstlenmedi. Örnek vermek gerekirse, örgüt havalimanı saldırısını üstlenmedi.'
'Rita_Katz'in de dahil olduğu bazı analistler bu durumun IŞİD'in, çoğunluğu Sünnilerden oluşan ve bu nedenle daha dikkatli olmaları gereken ülkeler için uyguladığı bir strateji olduğunu belirtiyor.'
'Türkiye'deki saldırıların üstlenilme şablonu, diğer bir Sünni ülke olan Bangladeş'teki saldırıların üstlenilmesiyle benzer. İkisinde de IŞİD, sadece hedefli saldırıları üstlendi.'
'Örneğin Türkiye'de IŞİD; aktivistlere karşı olan, ABD'li bir çalışana karşı olan ve bir emniyet görevlisine karşı olan suikastleri üstlenmişti.'
'Fakat iş birden fazla silahlı adam tarafından gerçekleştirilen İstanbul'daki havalimanı saldırısına geldiğinde saldırıyı üstlenmediler, ki yetkililer saldırının arkasında IŞİD'in olduğuna inanıyor.'
'Benzer şekilde; İstanbul'da turistlere karşı yapılan saldırılar ile Ankara'daki bombalı saldırılar gibi, kendi tabanlarını oluşturan Sünni sivillerin de hayatını kaybettiği hiçbir olayı üstlenmediler.'
'Burada belirtilmesi gereken ilginç bir diğer şeyse; IŞİD'in Türkiye'ye karşı olan söylemlerindeki artış ve IŞİD yayınlarında yer alan Türkiye'ye karşı saldırı çağrıları.'
'Nashir Medya Vakfı daha birkaç gün önce, Noel etkinliklerine saldırı çağrısında bulundu. Sondan ikinci paragrafa dikkat.'
Paragraf: '...Bu sizin şansınız, sizin gününüz. Kutlamaları hedef alın. Kutlamaları, toplanmaları, kulüpleri, çarşı pazarları, tiyatroları, sinemaları, alışveriş merkezleri ve hatta hastaneleri sizler için mükemmel hedefler...'
'Önemli bir ayrım: Nashir Medya Vakfı resmi IŞİD yayın organı değil ve yanlış bir şekilde öyle lanse ediliyor. Yine de IŞİD destekçisi bir medya organılar.'
'Fakat Türkiye'yi kan gölüne çevirmeye yönelik IŞİD açıklamalarını bulmak için çok da uzağa bakmaya gerek yok, IŞİD halifesinin kendi açıklamalarına bakmak yeterli.'
'Sadece birkaç hafta önce, Ebu Bekir el-Bağdadi aylar sonra yayınladığı ilk ses kaydında, Türkiye'yi hedef alınacak ülkelerden biri olarak gösterdi.'
'Ayrıca geçen haftalarda IŞİD, kendilerinin resmi yayın organlarından biri olan Rumiyah dergisinde Diyarbakır saldırısını üstlendi ve haklı göstermeye çalıştı.'
'Bir de mekan olayı var: Bir kulübe saldırmak klasik IŞİD işi. Alkol servis ediliyor olması herkesi onların gözünde meşru bir hedef haline getiriyor.'
'Buna örnek olarak yakın zamanda gerçekleştirilmiş eylemlerden bazıları Paris'teki Bataclan konser salonuna olan saldırı ile Orlando'daki Pulse gece kulübüne yapılan saldırı.'
'Tüm bunlarla söylemek istediğim, IŞİD'in artık geçmişteki tavrını bir kenara bırakıp bu olayla birlikte Türkiye'deki toplu sivil ölümlerini de üstlenmeye başlayıp başlamayacağını merak ediyorum.'
Türkiye siyasi tarihinde sanırım bu kadar kalleşin bir arada olduğu döneme denk gelmemiştir. Yazık ki bizler de bu iğrenç dönemin tanıkları olarak hayatımıza devam ediyoruz (henüz herhangi bir saldırıda ölmemişsek). Sizin diyanet işleri bakanlığınız! çıkıp yılbaşı kutlamaları kötüdür haramdır diye fetva verir cuma hutbesinde okutursa bırakın işid'i, sıradan bir halk insanı da gaza gelip komşusunu keser. Biz önce millet olarak dini bu kadar acımasızca kullanıp insanları birbirine düşüren, ötekini berikine kötüleyen halkı galeyana getiren söylemleri durdurmaz, söyleyenleri silkeleyip kendine getirmezsek daha çok mevzu görürüz. Bunlar reklamlar halen. Daha en beterini görmedik.
Terörün artık sokakta, maçta, gece kulübünde, havaalanında kısacası her yerde; zengin, fakir, sivil, asker, polis demeden canımızı alabileceği gerçeğini yüzümüze çarpmıştır bu saldırı. Ülkede 6 aydır ohal var, istihbarat birimlerinden habersiz kuş uçmaması gerekirken 1 ay içinde 3.farklı saldırı yapılıyor, yüzlerce insan hayatını kaybediyor. Ülke olarak çok kötü bir yolda freni boşalmış bir şekilde paldır küldür gidiyoruz. Sonumuzu ne yazık ki hiç hayırlı görmüyorum. Değinmek istediğim diğer nokta da basınla alakalı. Bu tip durumlarda diğer ülkelerdeki saldırıları örnek göstermek bu duruma olumlu hiç bir katkı sağlamaz, aksine insanlar bunları gördükçe bu durumları daha çok kanıksar ve "onlarda da oluyor ne yapalım elimizden bir şey gelmiyor" deyip geçer.
Gereksiz bir yazı olmuş bence. Bildiklerimizi evire çevire anlatmış.