Radyo Sinyallerinden Nötrinolara Evrende Şimdiye Kadar Keşfettiğimiz En Garip Objeler

Evrenin tuhaf olduğu gerçeğinde hiçbir yanılgı yok. Sadece dışarıya bakın; ince, sert bir kabukla kaplı mavi bir yarı kalıplı kaya topunun üzerinde sürünen her türlü garip, kendi kendine üreyen flora ve faunayı görebilirsiniz. Bununla birlikte kendi gezegenimiz, kozmosta gizlenen tuhaf fenomenlerin küçük bir bölümünü temsil ediyor ve gökbilimciler her gün yeni sürprizlerle karşımıza çıkıyor. Bu içerikte, uzaydaki en tuhaf objelerden ve varlıklardan bazılarına göz atıyoruz.

1. Gizemli radyo sinyalleri:

2007'den beri araştırmacılar, yalnızca birkaç milisaniye süren ultra güçlü, ultra parlak radyo sinyalleri alıyorlar. Hızlı radyo patlamaları (FRB'ler) adı verilen bu esrarengiz flaşların milyarlarca ışıkyılı uzaklıktan geldiği tahmin ediliyor. Bilim insanları kısa süre önce, arka arkaya altı kez yanıp sönen ve bu gizemi çözmelerine yardımcı olabilecek tekrar eden bir FRB yakalamayı başardılar.

2. Nükleer macun:

Evrendeki en güçlü madde, ölü bir yıldızın kalıntılarından oluşur. Simülasyonlara göre, bir yıldızın buruşuk kabuğundaki protonlar ve nötronlar, çılgın bir yerçekimi basıncına maruz kalabilir ve bunları macunumsu malzeme yığınlarına sıkıştırabilir. Bu durum ancak 10 milyar kez bu kuvvet uygulanırsa gerçekleşir.

3. Haumea'nın halkaları:

Neptün'ün ötesindeki Kuiper Kuşağı'nda yörüngede dönen cüce gezegen Haumea zaten oldukça ilginçtir. Garip uzun bir şekli, iki ayı ve sadece 4 saatlik bir gün döngüsü vardır, bu da onu Güneş Sistemindeki en hızlı dönen büyük nesne yapar. Ancak 2017'de, gökbilimciler onun bir yıldızın yanından uçtuğunu izleyip etrafında dönen, muhtemelen uzak geçmişte bir çarpışmanın sonucu olan son derece ince halkaları fark ettiğinde, Haumea daha da ilgi çekici hale geldi.

4. Uyduların uyduları:

Aydan daha iyi olan şey nedir? Bir ayın yörüngesinde dönen başka bir ay. Alt-aylar olarak da bilinen bu mikro uydular şimdilik sadece teorik, ancak son hesaplamalara göre gerçekten varolma ihtimalleri oldukça fazla. Belki gökbilimciler, bir gün bir tane keşfedebilir.

5. Karanlık madde içermeyen galaksiler:

Evrendeki tüm maddenin yüzde 85'ini oluşturan şey olan karanlık madde oldukça gariptir. Ancak araştırmacılar en azından bir şeyden eminler: karanlık madde evrenin her yerinde var. Bu yüzden araştırmacılar, Mart 2018'de neredeyse hiç karanlık madde içermeyen bir galaksiyi incelediklerinde oldukça kafaları karıştı. Daha sonraki çalışmalar, bu galaksinin karanlık madde içerdiğini öne sürdü, ancak bu bulgu paradoksal olarak karanlık maddenin hiç var olmadığına dair alternatif bir teoriye yönelim sağladı.

6. En garip yıldız:

Louisiana Eyalet Üniversitesi astronomu Tabetha Boyajian ve meslektaşları, KIC 846285 olarak bilinen yıldızı ilk gördüklerinde şaşkına döndüler. Lakabı Tabby'nin Yıldızı olan obje, düzensiz aralıklarla ve tuhaf bir süre boyunca parlaklığını kaybedip tekrar kazanıyordu. Uzaylıların yıldızın etrafına inşa ettikleri süper-yapılar gibi farklı teoriler öne sürüldü, ancak bugün çoğu araştırmacı, yıldızın anormal bir toz halkasıyla çevrili olduğuna inanıyor.

7. Elektrik yüklü Hyperion:

Güneş Sistemindeki en tuhaf uydu ödülü birçok gök cismine gidebilir: Jüpiter'in volkanik Io'su veya Neptün'ün gayzerli Triton'u gibi. Ancak en tuhaflarından biri, çok sayıda krater içeren pürüzlü bir pomza taşı olan Satürn'ün Hyperion uydusudur. 2004 ve 2017 yılları arasında Satürn sistemini ziyaret eden NASA'nın Cassini uzay aracı, Hyperion'un uzaya akan statik elektrik 'parçacık ışınları' ile yüklü olduğunu da keşfetti.

8. Yol gösterici bir nötrino parçacığı:

22 Eylül 2017'de Dünya'ya çarpan tek yüksek enerjili nötrino, kendi başına o kadar da olağanüstü değildi. Antarktika'daki Ice Cube Nötrino Gözlemevi'ndeki fizikçiler, ayda en az bir kez benzer enerji seviyelerindeki nötrinoları görüyorlar. Ancak bu nötrino özeldi, çünkü gökbilimcilere geldiği yön ve kökeni hakkında yeterli bilgi sunan ilk parçacıktı. Teleskoplarını hemen bu yöne çeviren bilim insanları bu parçacığın 4 milyar yıl önce, bir galaksinin merkezindeki süper kütleli bir kara delik tarafından Dünya'ya fırladığını buldular.

9. Yaşayan fosil galaksisi:

DGSAT I, Samanyolu galaksisi kadar büyük olmasına rağmen ultra dağınık (UDG) bir gök ada olduğu için yıldızları o kadar yayılmıştır ki neredeyse gözle görünmezdir. Ancak bilim insanları 2016'da hayalet DGSAT 1'i gördüklerinde, tipik olarak kümelerde bulunan diğer UDG'lerin aksine tek başına durduğunu fark ettiler. Özellikleri, evrenin çok farklı bir döneminde (Büyük Patlama'dan yaklaşık 1 milyar yıl sonra) oluşan bu sönük galaksinin, yaşayan bir fosil olduğunu gösteriyor.

10. Çift kuasar görüntüsü:

Devasa nesneler, ışığı arkalarındaki nesnelerin görüntüsünü bozabilecek kadar bükerler. Araştırmacılar, erken evrenden bir kuasar tespit etmek için Hubble Uzay Teleskobu'nu kullandıklarında, onu evrenin genişleme hızını tahmin etmek için kullandılar ve evrenin bugün, o zamana göre daha hızlı genişlediğini buldular. Bu, diğer ölçümlerimizle tutarsız bir bulgu. Fizikçilerin teorilerinin yanlış olup olmadığını bulmaları, veya başka bir tuhaflık olup olmadığını anlamaları gerekiyor.

11. Uzaydan kızılötesi akış:

Nötron yıldızları, normal bir yıldızın ölümünden sonra oluşan aşırı yoğun nesnelerdir. Normalde, radyo dalgaları veya X-ışınları gibi daha yüksek enerjili radyasyon yayarlar, ancak Eylül 2018'de gökbilimciler, Dünya'dan 800 ışıkyılı uzaklıktaki bir nötron yıldızından gelen uzun bir kızılötesi ışık akışı buldular. Araştırmacılar, nötron yıldızını çevreleyen bir toz diskinin sinyali üretebileceğini öne sürdüler ancak bu duruma henüz kesin bir açıklama bulunamadı.

12. Auroraları olan başıboş gezegenler:

Galaksi boyunca sürüklenen, yerçekimi kuvvetleri tarafından ana yıldızlarından fırlatılan haydut gezegenler vardır. 200 ışıkyılı uzaklıkta bir obje olan SIMP J01365663+0933473 haydut gezegeninin  manyetik alanı Jüpiter'inkinden 200 kat daha güçlüdür. Bu gezegenin manyetik alanı, atmosferinde radyo teleskoplarla görülebilen titrek auroralar üretecek kadar güçlüdür.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir

Artemis 1'in Ay Yolculuğuna Başlaması Uzay Keşfinin Tarihi İçin Ne Anlama Geliyor?
Bilimsel Çalışmalar Sonucunda Yıldızların ve Gezegenlerin Birlikte Oluşup Geliştikleri Ortaya Çıktı
Son Çalışmalarla Birlikte Satürn'ün Uydusu Enceladus'ta Yaşanabilirliğe Dair Yeni İpuçları Bulundu

Popüler İçerikler

Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
Icardi'nin A Milli Takım Forması Giymesi İçin CİMER'e Başvuruda Bulunuldu!
YORUMLAR
23.11.2022

#1 evrende yalnız değiliz….

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ