Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Rusya Diplomasi Çalışanları Günü kapsamında basın toplantısı düzenledi.
Sputnik'in haberine göre Yerhov, basın mensuplarının geçen sene karşılaştığı ilginç bir olayı anlatması ricası üzerine, Erzurum'la ilgili ilginç bir açıklamada bulundu. Yerhov, 'Geçen yıl Türkiye'nin doğu illeri Kars ve Erzurum'u ziyaretim benim için çok, ama çok ilginçti. Çünkü bu iller, Rusya tarihiyle, Rus-Türk ilişkilerinin tarihiyle çok yakından ilişkili. Erzurum'da, Aleksandr Sergeyeviç Puşkin'in bir gece geçirdiği ve ‘Erzurum Yolculuğu' adlı eserini yazdığı evde bir Puşkin Müzesi açılacak.' dedi.
Büyükelçi Yerhov, müzenin belediye başkanı Mehmet Sekmen ve Erzurum Atatürk Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü çabalarıyla açılacağını söylerken, elçiliğin de yardımının dokunacağını ifade etti.
Yerhov, müzenin sadece Erzurumlular için değil, bölgeye gelen tüm turistler için ilgi çekici olacağını belirtti.
Yerhov, Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde bulunan ve SSCB dönemindeki yaşamı anlatan Antalya Sosyalist Yaşam Müzesi ile ilgili olaraksa, 'Hayatının büyük bölümünü SSCB'de geçiren biri olarak pioner üniformalarını, sırt çantalarını ve diğer şeyleri görmek beni çok duygulandırdı. 11 Şubat'ta burada Andrey Gennadyeviç Karlov'la ilgili bir müze odası açılacak. Açılışta Karlov'un eşi Marina Mihaylovna da hazır bulunacak. Müzenin işletmecilerine, sergi malzemelerinin tamamlanmasında yardımda bulunmaya söz verdik.'' yorumunda bulundu.
Elçi Yerhov, basın toplantısında Rus turistlere de bir mesaj gönderdi. Yerhov, 'Türkiye, sadece yurttaşlarımızın büyük değer verdiği sahil dinlenmesi açısından değil tarihi ve mimari anıtlar açısından da çok ilginç bir ülke. Turistlerimize, bu harika ülkeyi gezerken bunu da unutmamalarını öneririm.' dedi.
Anlamlı olmuş. Ben de başka bir örnek vereyim: 1939-45 arası Türkiye'ye yolu düşen bazı Almanlar Yozgat'ta iskan edilmiş. Yozgat'ta kalan Almanlar halkla iyi bir şekilde kaynaşmış şehirde o zaman için çok iyi dostluklar kurmuş ve dönüşte de ağlayarak gitmişler. Bir sürü tarihi konak var bunlar değerlendirilse, yurt dışındaki binlerce Yozgatlı aracılığıyla da insanların haberi edilse... diyeceğim de aklıma şu an biberle patatesle uğraşan Türkiye geliyor geri yazdığıma gülüyorum.
karşısına da gotik tarzda bir kültür merkezi, ıımmppffh, tadından yinmez.
iyi güzel de, o ev orada taşlanır..