Tarantino’nun filmi ilk olarak 1994 yılının mayıs ayında Cannes Film Festivali’nde izleyici ile buluştu. 23 Eylül 1994 tarihinde New York Film Festivali ile Amerika’da izleyici ile buluşmadan önce, Münih’ten Locarno’ya, dünyanın bir çok yerinde izleyici bu klasik filmi seyretmişti. Filmin Amerika’da gösterime grime tarihi 14 Ekim 1994. Film gösterime girmesinin ardından tüm dünyada büyük bir beğeni topladı ve 1994-1995 yıllarında vizyonda kaldı.
Linda Chen, Tarantino’nun Pulp Fiction için el yazısı ile oluşturduğu metni temize çekiyordu. Linda bir süre sonra tatile çıkmak istedi ve Tarantino’dan tavşanına bakmasını rica etti. Tarantino bu sorumluluğu almak istemedi ve tavşan bir süre sonra dünyaya gözlerini yumdu. Bu tavşandan esinlenen Tarantino, Amanda Plummer’ın karakterini Tatlı Tavşancık olarak adlandırdı.
Filmin hikayesi belli bir yapıyı takip ederek ard arda gerçekleşmiş olayları göstermiyor, fakat filmi 7 bölüme ayırmak ve böylece kronolojik olarak izlemek mümkün. Başlangıç, üvertür, 3 uzun hikaye ve bitiş olarak filmi parçalara ayırabilir ve bu sırayı takip ederek yeniden izleyebilirsiniz.
Fakat bu sayı Tarantino’nun bu konudaki skoru değil (Reservoir Dogs filminde 269 kez kullanılmıştı). Ama yine de, Pulp Fiction 1994 yılının bu anlamda kazananıydı çünkü bu yıl içerisinde gösterime giren hiçbir film 265 rakamına yaklaşamadı.
Filmde John Travolta’nın canlandırdığı karakter, gerçek hayatta Tarantino’ya ait olan bu araba ile hoş bir yolculuk yapıyordu. Fakat film izleyici ile buluştuktan sonra bu araba çalınmıştı. 20 yıl boyunca araba hiçbir şekilde bulunamadı, fakat geçtiğimiz günlerde, iki polis çocukların eski bir araba ile uğraştığı gördü. Arabanın kayıt numarasını sorgulatan polisler, bu numaranın Oakland’de bulunan başka bir araba ile aynı numaraya sahip olduğu gördü. Oakland’deki bu araba Tarantino’nun 20 yıl önce çalınan arabasıydı.
5 Milyon dolar filmde rol alan aktörlere ayrıldı ve 3.5 milyon dolar ile film çekildi. Film Amerika’da gösterime girmesinin ardından ilk haftasında 5 milyon dolar, ilk haftasonunda ise 9.3 milyon dolar gelir elde etti.
Gerçek Yalanlar (146.2 milyon dolar) ve Hız (121.2 milyon dolar) bu kategoride en fazla geliri elde eden ilk iki filmdi. Forrest Gump’ın 329.6 milyon dolar ile damgasını vurduğu 1994 yılında, Pulp Fiction en başarılı ilk 10 filmden biriydi.
Kısıtlı bütçesi göz önüne alındığında Tarantino’nun filmi büyük bir başarı elde etmesine rağmen ilk başlarda film yeterince kazanmıyordu. Pulp Fiction 178 gün gösterimde kaldıktan sonra 100 milyon dolara ulaşmıştı (yalnızca Amerika’da). Kıyaslama amaçlı bir bilgi vermek gerekirse, Harry Potter ve Ölüm Yadigarları’nın 100 milyon dolara ulaşması yalnızca 2 gün almıştı.
Tarantino, Samuel Jackson ve Amanda Plummer gibi seçilmiş aktörler için özel sahneler hazırlıyordu. Fakat aktörler arasında öyle bir isim vardı ki, Tarantino onun sahneleri üzerinde oldukça titiz ve özverili davranıyordu. Bu aktör Michael Madsen’di ve Vincent Vega’yı canlandırması planlanıyordu. Fakat filmin senaryosunun tamamlanmasına 2 hafta kala Madsen filmde oynayamayacağını bildirdi ve Wyatt Earp çekimlerine başladı.
Tarantino bir filmde yarattığı karakterleri farklı bir filminde yine karşımıza çıkarmasıyla tanınıyor. Bu durum göz önüne alındığında, eğer Michael Madsen Vincet karakterini canlandırsaydı, izleyiciler büyük bir sürprizle karşılaşacaktı: Vincent ve Mr. Blonde (Madsen’in Reservoir Dogs filminde canlandırdığı karakter) kardeş oldukları için, Madsen ikiz kardeşlerin ikisini de canlandırmış olacaktı.
Top Gear progrmında gizemli bir karakter olan Stig, Pulp Fiction karakterlerinden Gimp göz önüne alınarak yaratıldı. Hatta ilk fikir Stig karakterinin ismini Gimp olarak bırakmak yönündeydi. Fakat Gimp ismi ile rol almak isteyen bir yarış sürücüsü bulmak oldukça zordu.
Tarantino bu bölümü ‘genç bir boksör’ başlığı ile yazmıştı ve bu rol için Matt Dillon düşünülüyordu. Fakat Matt bu rolü alıp almamak üzerine çok düşünüyordu ve Pulp Fiction ekibi rolü Bruce Willis’e teklif etmeyi kararlaştırdı. Vince rolü kendisine teklif edilmediği için bir süre düşünen Willis, sonunda Butch rolünü kabül etti.
Tarantino’nun masa oyunlarına düşkünlüğü herkes tarafından biliniyor. Bu sebeple Pulp Fiction, ‘operasyon’ ve ‘hayat oyunu’ gibi oyunlardan özellikler içeriyor. Söylenenlere göre Tarantino uzun uğraşlar sonunda John Travolta’yı ikna etmiş ve ona tüm gün süren Welcome Back Kotter, Grease ve Saturday Night Fever masa oyunlarını oynatmış.
Vincent ‘Modesty Blaise’ gibi ucuz kurgu metinler okumayı gerçek hayatta da seviyor. Tarantino uzun zamandır O’Donnell’in bu romanını perdeye taşımak istediğini söylemişti ve hatta 2003 yılında çekilen ‘Benim Adım Modesty’ isimli filmin altına imzasını atmıştı.
İhtimal dahilindeki diğer Mia’lar kimlerdi? Bu sorunun cevabı için bir liste oluşturduk: Isabella Rossellini, Julia Louis-Dreyfus, Meg Ryan, Alfre Woodard, Halle Berry, Daryl Hannah ve Michelle Pfeiffer. Yine de belirtmek gerekiyor ki,
Tarantino’nun ilk tercihinin Pfeiffer olduğu söyleniyor.
Film için hazırlanan ilk afişte Uma Thurman LuckyStrike paketinden aldığı bir sigarayı içiyor. Fakat Miramax’ın LuckyStrike ile bir anlaşması yoktu ve ilk afişin ardından LuckStrike Miramax’ı dava etmekle tehdit ediyordu. Bunun üzerine ilk poster tasarımı iptal edildi. Bu ilk afişlerden bugün bulap satın almak isterseniz bir kaç yüz bin dolar ödemeniz gerekebilir.
Tarantino Jules karakterini yaratırken aklında bu rol için Jackson bulunmaktaydı. Oyuncu seçimlerinde bu rol için Paul Calderon boy gösterince, Tarantino gördükleriyle büyülendi ve neredeyse rolü Calderon’a vermek üzereydi. Tüm bu olup bitenleri duyan Jackson derhal Los Angeles’a gitti ve rolü için yeniden seçmelere girdi ve rol kendisine verildi.
Oldukça ünlü derken, Tarantino’nun dünyası için ünlü bir isim aslında. Geniş bir kitle tarafından iddia edildiğine göre Christopher Walken’in canlandırdığı Yüzbaşı Koons karakteri, Django Unchained karakterlerinden Crazy Craig Koons’un bir devamı niteliğinde.
Tarantino Jimmie karakterini canlandırmak üzere kameraların karşısına geçtiğinde, filmi yönetecek bir kişiye ihtiyaç duyuldu. Bu kişi Robert Rodriguez’di. Tarantino ve Rodriguez başka projeler üretmek için daha sonra tekrar bir araya geldi ve ortaya From Dusk Till ve Grindhouse gibi işler çıktı.
Oldukça eleştirilen o sahnede, Travolta ölmekte olan Mia’nın hayatını kurtarmak için ona adrenalin vermek zorundaydı. Bu sahneyi çekmek herkes için oldukça stresliydi. Tarantino bir çözüm yolu bulmuştu: İğne Mia’ya saplandı ve ardından Travolta’nın iğneyi çıkartma anı kameralara alındı. Daha sonra bu görüntüler post prodüksiyon esnasında geri sarılarak Tarantino gerçekten iğneyi saplıyormuş gibi gösterildi. Film dünyasından bir sihirbazlık!