Psikiyatrik Hastalıkların Tedavisinde Uygulanan 'Lobotomi' Hakkında Dehşete Düşüren 22 Bilgi

İşte yıllardır şizofreni, depresyon ve bipolar bozukluk gibi hastalıkların tedavisi için uygulanan, tarihin gördüğü en acımasız 'tedavi' yöntemlerinden biri olan lobotomi hakkında kanınızı donduracak 22 bilgi:

22. Lobotomi, beyin loblarından birinin operasyon ile alınmasını ifade eden bir terimdir.

21. Frontal lobotomi, yani beynin frontal lobunun operasyon ile alınması, 20. yüzyılın başlarında oldukça gözde bir tedavi yöntemiydi ve psikiyatristler tarafından şiddetle önerilirdi.

20. Bugün lobotominin en yaygın uygulandığı yer Kuzey Amerika'dır.

19. Bazı kaynaklara göre bu yöntemin mucidi olan Friederich Golz, lobotominin etkilerini görmek için önce kendi köpekleri üzerinde çalışmıştır. İki yıl sonra ise Gottlieb Burkhardt, bu yöntemi altı şizofreni hastasına uygulamıştır.

Bu operasyondan sağ salim kurtulan dört hastada sakinleşme gözlemlenmiştir.

18. Diğer bazı kaynaklara göre ise yöntemin mucidi John Fulton'dır. Fulton, lobotominin sakinleştirici etkisini ilk olarak şempanzelerde gözlemlemiştir.

17. 12 Kasım 1935'te Portekizli beyin cerrahı Almeida Lima, lobotomi yöntemi için ilk kez hastalara alkol enjekte ederek beyin dokusunu öldürmeyi denemiştir.

16. Bu yöntem Portekizli doktora, bir sene önce John Fulton'ın bir dersini dinleyen Nobel ödüllü meslektaşı Egas Moniz tarafından önerilmiştir.

15. Moniz, lobotominin bazı psikozlar için tedavi edici etkisi olduğunu ortaya koyarak Nobel ödülü kazanan ilk Portekizli olmuştur.

14. Moniz'in tekniğini geliştirerek dünyadaki ilk prefrontal lobotomiye imza atan isimler Dr. Walter Freeman ve Dr. James Watts olmuştur. Bu uygulama için gönüllü olan isim ise 63 yaşındaki Alice Hood'tur.

13. Doktorların o zamanlar lobotomi yapmak için tercih ettikleri en yaygın araç buz kıracağıdır. Dr. Freeman da ameliyatlarını bu aleti hastaların göz yuvalarından sokarak uygulamıştır.

12. Dr. Freeman ilerleyen zamanlarda bir buz kıracağını çekiç yardımıyla hastaların beynine çaktığı için partneri Dr. Watts çalışmaları bırakma kararı almıştır. Freeman'ın operasyonlar sırasında hastalarına anestezi uygulamadığını da ayrıca belirtelim.

11. Dr. Freeman kariyeri boyunca ABD'nin 23 farklı eyaletinde toplam 3,500 lobotomi gerçekleştirmiş ve hastaların büyük kısmının ölümüne sebep olmuştur.

10. 20. yüzyılın önemli figürlerinden olan İsveçli ressam Sigrid Hjertén de kendisine şizofreni tanısının konmasının ardından lobotomi kurbanı olmuş ve 1948 yılında operasyonun yarattığı komplikasyonlar sebebiyle yaşamını yitirmiştir.

9. Amerika'nın ardından lobotominin en çok gerçekleştirildiği bölge İskandinavya'dır. Yalnızca İsveç'te, 1944-1966 yılları arasında 4,500 operasyon gerçekleştirilmiştir.

8. Zamanının en ünlü aktörü olan Oscar ödüllü (1936) Warner Baxter da lobotomi kurbanı olmuştur. Operasyon, ilerleyen yaşlarda artritten muzdarip olan aktörün acısını dindirmek amacıyla gerçekleştirilmiştir.

Ve ünlü aktörün acısı gerçekten dinmiştir. Çünkü Baxter, operasyon sonrası oluşan komplikasyonlar sebebiyle çok geçmeden yaşamını yitirmiştir.

7. Eski ABD başkanı John F. Kennedy'nin kız kardeşi Rosemary Kennedy'ye de prefrontal lobotomi uygulanmıştır ve genç kadın hayatının geri kalanını bakıma muhtaç bir şekilde geçirmiştir.

6. Bu operasyonun gerçekleşmesini Rosemary'nin babası istemiştir; çünkü babasına göre genç kadının aklî dengesi bozuktur ve ailenin geri kalanına utanç vermektedir.

5. Rosemary Kennedy hayatını 2005 yılında kaybetmiştir ve ironik bir biçimde Kennedy'lerin doğal sebeplerden dolayı ölen ilk çocuğu olmuştur.

4. 1950'lere gelindiğinde piyasaya sürülen Thorazine isimli yeni bir antipsikotik ilaç, lobotomi pratiğinin modasının geçmesine sebep olmuştur.

3. İlk başlartda "kimyasal lobotomi" olarak nitelendirilen bu ilaç, bazı hastaların ilaç kullanmayı reddetmesi üzerine lobotomi uygulamasını tekrar gündeme taşımıştır.

2. Dr. Freeman, lobotominin hastalar üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin farkında olmasına karşın, hastaların rahatsızlıkları hafiflediği sürece lobotominin başarılı sayılması gerektiğini iddia etmiştir.

Operasyondan sonra hastaların yürümeyi ve tuvalet kullanmayı tekrar öğrenmesi gerekliliği Dr. Freeman tarafından ufak bir detay olarak görülmüştür.

1. Lobotominin yarattığı etkiler ve doktorlara yüklediği ahlakî yükümlülükler, Ken Kesey'nin 1975 yılında sinemaya aktarılan "Guguk Kuşu" isimli romanında açıkça gözler önüne serilmektedir.

Popüler İçerikler

ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Acun Ilıcalı Futbol Yatırımlarına Devam Ediyor: Yeni Takımı Slovenya'dan
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Kendi İcat Ettiğin Laikliği Bana Dayatıyorsun"
YORUMLAR
27.11.2016

Dr. Freeman diye fotoğrafını koyduğunuz adam Henry Ford yahu 😂😂

03.11.2016

guguk kuşu filminden sonra araştırmıştım bu ameliyatı. gerçekten canilik. insanların hayatını elllerinden alıyorlar resmen.

Pasif Kullanıcı
02.11.2016

Şu beyni fazla ellemeyin derim bence.

TÜM YORUMLARI OKU (14)