DW Türkçe'nin aktardığına göre Avrupa Konseyi üyesi olup sözleşmeyi imzalamamış sadece iki ülke var: Rusya ve Azerbaycan.
Sözleşmeyi imzalamış olup henüz onaylamamış ülkeler ise Bulgaristan, Çekya, Macaristan, Ermenistan, Letonya, Litvanya, Lihtenştayn, Moldova, Slovakya, Ukrayna ve Birleşik Krallık.
Bu devletlerin sözleşmeyi imzalamama ya da imzalasalar da onaylamama nedenleri büyük ölçüde iktidardaki popülist-muhazafakâr hükümetlerin siyasi hesaplarından veya kilisenin baskısından kaynaklanıyor.
Bulgaristan'da Anayasa Mahkemesi, 'Bulgar anayasası ile uyuşmuyor' gerekçesiyle 2018 yılında sözleşmenin onay sürecini askıya aldırdı. Slovakya’da ise parlamento 2019 yılında sözleşmenin onaylanmasını reddetti.
Çekya ve Baltık ülkelerinde Katolik Kilisesi onay sürecine karşı lobi yapıyor.
Sözleşmeyle ilgili bir diğer sorun ise bazı muhafazakâr yönetim veya hükümetlerin, imza veya onay anında çekince ve deklarasyonlar aracılığıyla sözleşmeyi kendi ideolojik çizgilerinde yorumlama eğilimleri.
Aşırı muhafazakârlar tarafından yönetilen Polonya, örneğin, sözleşmeyi 'Polonya anayasasının ilke ve hükümlerine göre uygulayacağını' bildiren bir deklarasyonda bulundu. Hırvatistan, Litvanya ve Letonya da Avrupa Konseyi'ne benzer deklarasyonlar ilettiler.
Avusturya, Finlandiya, Hollanda, Norveç, İsveç ve İsviçre ise Polonya’nın deklarasyonunun sözleşme ile uyumlu olmadığını belirten bir itiraz deklarasyonu yayımladı.
Avrupa da ki aşırı sağın yükselişi endişe verici, dün yunanistan da bayrağımıza yapılan saygısızlık, almanyada ki neo nazi yükselişi vb şeyler... Demokrat avrupa dan faşist avrupa ya doğru yol alıyorlar, bu gidişleri hiç iyi değil verecekleri zarar kendilerine olur
hepimizi öldürün de rahatlayın
yasaklayın arkadaş o zaman kadınlığı olsun bitsin