Bu yılın ocak ayında Ruby Johnson isimli 77 yaşındaki bir kadını günlük ilaçlarını alması gereken bir vakitte bir bardak su bile vermeden bir ekip arabasına saatlerce hapseden SWAT ekibinin başı belaya girdi.
Apple'ın bu yazılımı polislere bir çalıntı kamyonun yerini göstermeye çalışırken Johnson'ın evini de mavi bir daire içerisine aldı. 6 adet silah ve 1 adet iPhone'a ev sahipliği yapan ve aranan çalıntı kamyon haksız bir şekilde ekip aracına götürülen bu büyükannenin garajında değildi ancak Bul maalesef polislerin aksini düşünmesine yol açtı.
Çalınan bir kamyonu takip etmekle görevlendirilen Denver Polis Departmanı memuru Gary Staab maalesef bu uygulamanın ona verdiği adresi somut bir delil olarak kabul edip amirinden bir arama emri talep etti.
Yapılan aramada peşinde olunan çalıntı kamyon, herhangi bir silah veya bu kamyonla bağlantılı olan bir iPhone bulunamadı.
Staab'ın kanıt olarak kabul ettiği mavi daire en az altı farklı mülkü ve dört farklı yapının parçalarını kapsayan bir alanı temsil ediyordu. Johnson'ın yazılı ifadesinde Staab'ın Bul uygulamasını kullanma konusundaki deneyimsizliğini itiraf etmediği belirtildi ve Staab gerçekten de Bul uygulamasının nasıl çalıştığını anlatamadı. Kısacası arama izninin aceleyle verildiği ortaya çıktı.
Johnson'a hukuki destek veren Mark Silverstein basına verdiği bir demeçte Dedektif Staab'ın arama izni talep etmek için hiçbir geçerli gerekçesinin olmadığını ve bu polisten sorumlu olan amirin bu talebi veto etmesi gerektiğini ifade etti.
Staab, Johnson'ın garaj kapısını kırdı ve evinin tavanına delikler açtı. Ayrıca yeni bir yemek odası için satın alınan sandalyelere de zarar veren dedektifin 30 yıllık bir heykelin kafasını kırdığı da öğrenildi.
Bu heykel Johnson'ın en küçük oğlundan aldığı bir hediyeydi. Staab'ın baskın günü Johnson'a bu zararların karşılanmayacağını ve kimseye borçlu olmadığını bildirdi. Üç çocuğunu büyüttüğü evi terk etmeyi bile düşünen büyükanne uyumakta zorlanıyor ve evinin kapısını açmaktan korkuyor. Staab hâlâ bu kişiden özür dilemedi.