Mertcan Avcı, ifadesinde, 'Gittim, varile baktım, abim bir şeyler yakıyordu, bozuk kokoreçler yakılıyordu' dediğini hatırlatan Epözdemir, şunları ifade etti:
'Bu iddia, hayatın olağan akışına aykırı. Burada suç delillerini gizlemeye yönelik bir irade var. Adli tıp raporuna göre, maktule henüz hayattayken diri diri yakılmış. Mertcan Avcı'nın bulunduğu saat ve zaman diliminde maktule halihazırda yakılıyordu ve yaşıyordu. Yaşıyor olması sebebiyle, sen, burada müşterek failsin. Yakma faaliyetine yardımcı oldun. Mertcan Avcı için de kasten öldürme, suçundan Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuru yaptık. Ayten Avcı, Selim Avcı, Şükrü Gökhan Orhan ve Eda Karagün hakkında takipsizlik kararı verilmişti. Mertcan Avcı, 20 Temmuz'da gözaltına alınıyor. O akşam 22.35'te bu 4 kişi, ilginç bir şekilde bağ evine gidiyor. Her biri gitme gerekçesini farklı anlatıyor. Gitme gerekçeleri belli, suç delilerini gizleme ve yok etme. Nitekim oradaki sigara izmaritlerinde DNA örnekleri bulunuyor. Mahkeme 4 şüpheli hakkında önce takipsizlik kararı verdi, biz de Adalet Bakanlığı'na başvuru yaptık. Bakanlık başvurumuzu kabul etti. Bu 4 şüpheli hakkında da dava açıldı. Cemal Metin Avcı için bugün ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası beklentimiz var.'
Bu tip cinayetlerde, Tecavüzlerde bunu yapan kişilerin mağdurların ailelerine teslim edilmelerinden yanayım..
Açlıktan ölcek hale gelen adam ekmek çalsa hayatı zehir edersiniz. Adam kızı öldürmüş. Hala keyfine bakıyor. Hak mı bu?
Hiç konuşturmayacaksın bile.. O günden sonra aldığı her nefes ona haram olsun 🙏🏻