Yaşadığımız koca koca şehirlerin etrafımızı sardığı mutsuzluktan kaçmayı hepimiz düşlüyoruz. Kimimiz taşraya, kimimiz doğaya sığınıyoruz. Hatta bazen ıssız bir adada yaşamanın hayalini bile kuracak kadar bunalıyoruz.
Yaşadığımız koca koca şehirlerin etrafımızı sardığı mutsuzluktan kaçmayı hepimiz düşlüyoruz. Kimimiz taşraya, kimimiz doğaya sığınıyoruz. Hatta bazen ıssız bir adada yaşamanın hayalini bile kuracak kadar bunalıyoruz.
Richart Sowa kendisine küçük bir ada yapmış, Meksika'nın Isla Mujeres Koyu'nda yıllardır hayatın tadını çıkarıyor.
Pet şişelerin çevreye verdiği zarar ve atık depolarında milyonlarca yıl yok olmadan işgal ettiği alan, çevre problemlerinin başında geliyor. Richart Sowa da kendine inşa ettiği adayı bu pet şişeleri faydalı bir amaç için kullanma düşüncesiyle yapmış.
Sowa daha önce 2005'te de kendisine küçük bir yer yapmış; ancak bu ilk ada hava şartlarına dayanamamış. Zorlukların karşısında pes etmeyen Sowa, daha sonra tekrar tekrar denemiş. Üçüncü denemesini ise 2008'de gerçekleştirmiş, hatta başarılı da olmuş. O günden beri de kendi kendine yeten bu küçük ve samimi adasında yaşıyor.
İngilizce neşe anlamına gelen Joy kelimesinden türeterek şirin bir isim koymuş. Adanın tabanını yüzebilen bir taban yapabilmek için torbaların içerisine koyduğu pet şişeleri birbirine bambu ile bağlayarak yapmış.
Çamaşır makinesini dalgaların gücüyle çalıştıran Sowa, vejetaryen olduğu için de karada yetişen veya kendi yetiştirdiği bitkiler ile besinini karşılıyor. Ulaşım içinse bisiklet kullanıyor.
Ev içerisinde kullandığı en küçük ayrıntıdan en büyük aletlere kadar her şeyi doğa dostu bir şekilde üretmeye ve tüketmeye çalışıyor. Spor aletleri de buna dahil!
Yalnızlığın yarattığı o koca eksiği iyice hissetmeye başlayan Sowa, 2014'te Facebook vasıtasıyla Jodi Bowlinadlı bir kadınla tanışmış. Ünlü bir süpermodel olan Bowlin, kısa sürede kendini Sowa'nın yanında buluvermiş.