Pelin Vardarlıer Yazio: Dijitalleşme Sürecinde Bitmeyen Bir Yolculuk

Dijital dönüşüm, hayatın içindeki dijital unsurların sürekli artması olarak karşımıza çıkıyor. Dijitalleşmenin en yaygın örneği, kağıda basılı bir kitabın e-kitap haline getirilmesi.

Dijital kavramı, Latince 'parmak' anlamına gelen 'digitus' kelimesinden türetilmiştir. Fransızcada parmakla sayılan ya da dokunulan anlamına gelen bu kelime, Türkçede sayısal ya da basamaklı anlamlarına karşılık gelmekte. Kısaca, bilişim teknolojilerinin temelini oluşturan sayısallaştırma mantığını ifade eden bir kavram olduğunu söyleyebiliriz. 

İşletmelerde iş yapış biçimini etkileyerek yeni bir işletmecilik türünün doğmasına zemin hazırlayan dijital işletmeler ile mevcut bir iş süreci değiştiriliyor veya dönüştürülüyor. Neden dijitalleşiyoruz ki?

Dijitalleşmenin hayatımıza girmesi ve dijital dönüşümün başlaması tüm alanlarda olduğu gibi çalışma hayatında da bir takım yeni uygulamaları getirmekte.

Dijital dönüşüm anlaşılması ve başa çıkılması zor bir süreç. Bu duruma biraz da dijital dünya, nesiller arasında 'dijital yerli' ve 'dijital göçmen' kavramlarının doğmasına sebep olduğu gibi yine Z kuşağının da son dijital yerli olduğu varsayımı da etkili olmakta.

Dijitalleşmenin iş dünyası için son derece kritik bir kavram olmasının nedeni işleri daha hızlı, daha pratik ve daha verimli hale getirmesidir. Kimileri bunun henüz farkında olmasalar da günümüzde dijitalleşme istisnasız her işletmede farklı boyutlarla da olsa gerçekleşmektedir. Yapılan araştırmalara göre; dijitalleşmenin insan yaşamına pozitif etkileri en çok “sağlık, bankacılık ve eğitim” sektörlerinde kendini gösteriyor. 

“Dijitalleşme, dijital dönüşüm, dijital işyeri, dijital ortam, dijital İşletme” kavramlarını artık daha sık duyuyoruz.

Dijitalleşme, başlarda korkutsa da bir hayli hızlı, verimli, sürdürebilir gibi özelliklerinin olması sebebiyle de hayatı kolaylaştırarak birçok yeni iş modelinin geliştirilmesini mümkün kılmıştır. Ancak dijitalleşmenin etkileri elbette bununla sınırlı değildir. Çevrim içi olarak ulaşılabilir hale gelen tüm veri, bilgi ve araçlar sayesinde işletmeler, iş modellerini kendi ihtiyaçlarına göre özelleştirme şansına da kavuştular. 

Dijitalleşme sayesinde çalışanlar nasıl nerede ve ne zaman çalışacaklarını seçebilmekte. İşte bu en keyiflisi en konforlu olanı. Artık veri ve bilgiler dijital formatlara kolayca dönüştürülebilmekte. Böylelikle veri ve bilgiler dijital platformlarda saklanabilmekte ve mobil cihazlar ile her an, her yerden erişime açık olabilmekte. Peki, siz bu durumdan mutlu musunuz? Yoksa dijitalleştiremediklerimizden misiniz?

Teknolojik ilerleme ve dijital dönüşüm ile çalışan profilleri de farklılık göstermeye başladı.

Peki çalışanlar bu yeni düzende ne gibi özelliklere sahip olmalıdır?

-Karmaşık sistemleri tasarlayabilme yeteneği

-Veri analizi yeteneği

-Analitik problem çözme yeteneği

-Hızlı öğrenme ve sürekli iyileştirme 

Yukarıda da bahsettiğim gibi dijital dönemde insanın rolü değişiyor. Daha yetkin nitelikli çalışanlara gereksinim olacak.

Dijital dönüşümün çalışma yaşamında iş yapma biçimlerini hızla değiştirdiği söylemek mümkün. Günümüzde pek çok hizmet teknolojik araçlar kullanılarak sağlandığından, giderek daha fazla işletme serbest çalışma, mobil çalışma, evden çalışma gibi yeni ve esnek çalışma biçimlerini benimsemektedir.

Carnegie Mellon Üniversitesi'nde seçkin bir kariyer profesörü ve dijital fiziğin ilk öncülerinden olan Edward Fredkin “Her bilginin dijital bir yansıması vardır” sözüne katılarak ve yaşayarak deneyimlediğim bu süreci, paylaşımlı ofislere geçildiği, online toplantıların yapıldığı, iş hayatını kolaylaştıran yazılımların arttığı, online eğitim sistemlerinin olduğu, daha hızlı, dinamik, canlı ve üretken bir gelecek ve çalışma hayatı bizi beklemekte...

BÜYÜK DÜŞÜN, KÜÇÜK BAŞLA VE DİJİTAL OL.

Instagram

Twitter

Linkedln

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu