Rüyalar ülkesine bir de bu açıdan bakın.
Rüyalar ülkesine bir de bu açıdan bakın.
İnsanlar bu duruma çözüm olarak kat kat giyinir ve duruma göre üstlerindeki çıkarır veya geri giyerler.
Boğazınız kolayca acıyorsa ve içeceğinizi doya doya içmek isteyenlerdenseniz bu durum biraz zorlayıcı olabilir.
Uzunluk, ağırlık ölçü birimleri tamamen farklı olduğu için metrik sisteme alışkın zihinlerde sorun çıkarır ve yeni sistemi öğrenmek epey zorlayıcı olabilir.
Buna alışmakta zorlananlar resmi belgelerde hata yapabilir.
Sadece restoranlarda değil; kuaförlerde, berberlerde, terzilerde, taksilerde ve hemen hemen tüm hizmet sektöründe bahşiş uygulaması vardır.
Bunun sebebi Amerika'nın eyaletlerden oluşması ve her eyaletin kendi vergi oranının bulunması. Bazı yerlerde bazı ürünlerin vergisi yoktur.
Yolda yürürken size selam veren, iltifat eden pek çok insan görebilirsiniz. Bekleme sırasında, parklarda insanlarla sohbet edebilirsiniz. Ancak kibarlık ve belli bir mesafeyi koruma şartıyla.
Bu nedenle Amerika'da çamaşır yıkamak gerçek anlamda bir iştir. İnsanların buna özel bir vakit ayırması gerekir.
Bu boşlukların sebebinin güvenlik (yasa dışı aktivite gözlemi, içeride bir sağlık problemi yaşandığında kolay müdahale edebilme) olduğu söylense de; daha hijyenik ve kolay monte edilebilir olmasını öne sürenler de var.
Ağrı kesici, alerji ilacı, soğuk algınlığı ilacı gibi ilaçlar kolayca marketten satın alınabilir olduğu için insanlar Amerika'da ilaca ulaşımın çok kolay olduğunu düşünüyor. Oysa birçok ilaç reçeteye tabi ve sadece eczanelerin içindeki bölümlerden eczacı vasıtasıyla alınabiliyor.
Sağlık sigortası sahibi olanlar bile para ödemekten kaçınamıyor. Hastalara insani değil, profesyonel şekilde yaklaşılıyor. Örneğin uygun görülmezse ağrısı olan bir acil servis hastasına ağrı kesici müdahalede bulunulmuyor. Her şey ağır ve zor ilerliyor.
Amerika'nın şeker sevgisi malum. Pastane ürünlerinden paketli gıdalara tatlı olan her şeyde şeker oranı çok yüksek. Farklı ülkelerin daha az şekerli yiyecekleri Amerikalılara tatsız geliyor.
Bazı kombinasyonlar hiç fena olmasa da çoğu yabancılar için hayli tuhaf.
Bu ürünleri sevmeyenler veya alerjisi olanlar için ciddi bir sorun olabilir.
En popüler sporlar Amerikan futbolu, basketbol ve beyzbol.
En ünlü dönem kesinlikle Eylül-Ocak arası yaşanan Noel çılgınlığıdır. Bu dönem aynı zamanda ekonominin de en hareketli olduğu dönemdir. Pek çok insan evini yılın belli dönemlerine göre dekore eder, ev cephesi süslemeleri için profesyonel şirketler bulunur.
New York'un şehir merkezi, Los Angeles ve Chicago dışındaki şehirlerde toplu taşıma çok gelişmiş değildir. Pek çok yerleşim yerinde yürüme mesafesinde ticari işletme, market bulunmaz. Arabadan inmeden alışveriş yapmak çok yaygın olduğu için arabadan inmeden işlerinizi halledebileceğiniz banka ATM'leri, eczaneler bile vardır.
Amerika'daki çeşitlilik ırkçılığı da körüklemiştir. Irkçılık genellikle kabul edilmese de Amerika'da her millet kendi topluluğu içinde yaşamaya ve kendinden olmayana ırkçılık yapmaya meyillidir. Asyalılar, Latinler, Siyahlar, Orta Doğulular... Her millet bir diğerine ırkçıdır. Amerikalılar da yabancılara karşı ön yargılıdır; aksan duyduklarında söyleneni anlasalar bile anlamamış gibi yapmak sıkça görülen bir davranıştır.
Fırın tepsileri sadece kurabiye için kullanılır ve küçüktür.
1960'larda ortaya çıkan bu tatil, gençlerin biraz kafa dağıtıp eğlenmesini amaçlamıştır. Gençler bu dönemde genellikle sıcak bölgelere tatile gider. Bu sebeple Amerika'da giyim markaları yaz ve plaj koleksiyonlarını Mart ayında satışa sunmaya başlar.
başka ülkeler içinde yapar mısınız lütfen
Tarih yazımı ise Amerika'nın bu tip işler göz önüne alındığında herhalde doğru yaptığı yegane iştir. Bilgisayar kullanan bilir ki klasörleri eğer tarihe göre isimlendirirseniz, ayı başa günü sona yazmak çok daha doğru bir kronoloji sağlanmasına yardımcı olur. Ben de öyle kullanıyorum. Bir de bu şehirlerinin araba şehri olması durumu... Adamlar onu yapmış ama bunu sağlayabilecek ucuz araba, ucuz yakıt ve geniş yerleşim yerleri, caddeleri var. Bizim salaklar da zamanında bu Amerikan Rüyasının peşinden gidip tarihi binaları hiç edip büyük bulvarlar açıp karayolu yatırımı yapmışlar. Bugünkü metro ve raylı sistem çok daha fazla, tarihi yapılarımız daha iyi korunmuş olabilirdi. Yazık olmuş.
1. problem türkiye'de de mevcut. Bu cehaletten ileri gelir. Klimatizasyon sistemi maks 7-8 derece farklı bir sıcaklığa ayarlanmalıdır. 32 derece havada 16 dereceye kadar sıcaklığı düşüren gerizekalılar olabilir. 24'e falan ayarlarsanız hem gereksiz enerji harcanmaz hem de daha rahat ve konforlu olur. Ben de kat kat giyinirim. Girdiğimiz mekanların havalandırması çoğu zaman olması gereken derecelerden farklıdır çünkü.