İstanbul’da Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, kamerayla semt pazarına indi. Bir pazarcının 20 liraya aldığı domatesi 50 liraya satmasına tepki gösteren AKP’li Bahadır, esnafı azarladı. O anları sosyal medya hesabından paylaşan Bahadır’ın tavırlarına tepki yağdı. Ancak Bahadır'a destek verenler de vardı.
Semt pazarına inen Hakan Bahadır, o anları Instagram hesabından paylaştı. Sebze meyve fiyatlarını kontrol eden Bahadır'ın bir pazarcıya olan tavrı dikkat çekti.
Pazarcıdan fatura göstermesini isteyen Bahadır, sebzenin ne kadar olduğunu sordu. Pazarcı 20 TL’ye aldığını söylerken Bahadır, “20 liraya adlığın 50 liraya satılır mı?” Sözleriyle tepki gösterdi.
Pazarcı ise “İçinden bir dünya çürük çıktı” sözleriyle kendisini savundu. Bahadır, “İndirin fiyatları” diyerek yanıt verdi. Videonun X’te gündem olmasıyla kullanıcılar yorum yağdırdı.
Fiyatlar yüksek de o fiyatları o noktaya kendi başına pazarcılar getirmedi. Kasıntı ve üstten tavırlara bak güya pahalılıkla mücadele ediyor. Ekonomiyi çökertir memleketi holdinglerle soyarlar pazarcıya efelenirler. En son soracağı hatta sormaması gereken kişiye en önce sormuş. Araba alırken ödenilen vergi kaç katı, akaryakıt kaç paraya alınıp kaça satılıyor, çok yüksek karlar edip hizmet sağlayamayan gsm operatörleri, 26 bin liraya 3 kişilik işi bir kişiye yaptırıp yılda milyarlarca lira kar eden üç harfli marketle? Git bunlara konuş konuşabiliyorsan. En küçük yetkide ne oldum delisi böyle tipler yine benzeri tuhaflıklarla egolarını toplumun en dip seviyesindeki insanlara göre tasarlayıp tatmin ediyor. Gerçek dünyada ne kadar ezik olduklarının itirafı davranışlara güzel bir örnek olur. Gide gide pazara gitmiş. Vatandaşı olmasan oralet söyleyip izlenecek keyifte gaz alma tiyatrosu. Git yiyorsa talan düzenini yaratan hükümete konuş.
Diyene bak sen git onu reisine sor
Başkan, sadece domatesin alış fiyatını maliyet zannediyor. Pazarcı, bir sürü ezik çürük ayırdım oraya diyor anlamıyor. Bu pazarcı, halden pazara nakliye, satamadığını tekrar depoya nakliye, terazi firesi, belediyeye işgaliyesi, devlete vergi, poşet parası,işçi çalıştırıyor sa onun maliyeti, depo kirası, pazarda yedikleri ve içtikleri hepsi maliyet olarak ürünlerin üzerine biniyor. Bunları da hesaba katmak lazım. Bu işler esnafa hava atmakla olmuyor.