Dijital dünyada neler oluyor neler! Bilgisayar sistemleri ile akıl almaz şeyler yapan hackerlar bizi şok etti... İşte düzenlenen ve dünyayı altüst eden siber saldırılar!
Kaynak: Argonomi
Dijital dünyada neler oluyor neler! Bilgisayar sistemleri ile akıl almaz şeyler yapan hackerlar bizi şok etti... İşte düzenlenen ve dünyayı altüst eden siber saldırılar!
Kaynak: Argonomi
Özünde bir çöpçatanlık sitesi olan Ashley Madison aslında evli çiftlerin eşlerini aldatmalarına da olanak sağlayan bir siteydi. Etik açıdan pek de doğru işler yapmayan bu siteyi The Impact Team adlı bir hacker grubu cezalandırmaya karar verir.
Grup sunuculara sızarak sitenin kurucularına siteyi kapatmalarını söyler. Eğer kapatmazlarsa tüm bilgileri yayacağını söylerler.
Kullanıcıların gerçek isimlerinden banka verilerine hatta cinsel fantezilerine kadar her türlü bilgiyi yayımlarlar. Tabii bu ifşa pek çok kişinin evliliğini bozar. Bu sırada herkes eşlerinin, sevgililerin isimlerini bu listede aramaya başlar. Hatta grup listedeki bazı kişilere mesaj atar ve mesajlarını 2 bin dolar karşılığında eşlerine göndermemeyi teklif eder ve bu şekilde deli gibi para kazanırlar.
Hatta sitenin kurucusu ve CEO'su eşini aldatmadığına dair röportajlar verir. Bu arada hacker grup onun da küçük kaçamaklar yaptığını ve mesajlarını ifşalar. Gerçekten eden bulur dünyası diyebilir miyiz?
Microsoft yazılımının olduğu bilgisayarda çalışan fidye virüsü WannaCry sadece kripto para ile ödeme alır. 99 ülkede 230 bin bilgisayara bulaşır ve geniş çaplı siber saldırı başlatır.
Hastanelerden fabrikalara kadar birçok kurum etkilenir hatta çoğu faaliyetlerini durdurmak zorunda kalır. Ulusal sağlık sistemleri çöker, hastanedeki cihazlar şifrelendiği için çalışamaz.
WannaCry yazılımı dünya genelinde milyonlarca dolar zarar yol açmıştır. Kurumlar hackerlara ödeme yapmak zorunda kalmışlardır.
Teknolojide dünya devi olan Sony de siber saldırıya uğrayanlar arasında yerini almıştı. Sony Pictures'ın yapımını üstlendiği 5 film vardı, bunlardan biri de Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un üzerineydi. Jong-Un'u eleştirel bir dille ele alan The Interview filmi yayınlanmadan önce bile oldukça büyük yankı uyandırmıştı.
Gizli veriler, yayınlanmamış filmler, maaşlar ve senaryolar gibi pek çok bilgiyi çalan bu grup yayınlanmayan filmleri internete sızdırmaya başlar. Bu filmlere yapılan tüm yatırımlar boşa gitmiştir.
Bu sırada grup The Interview filminin asla yayınlanmaması ve izlenmemesi gerektiğine dair bir tehdit mesajı bile yayınladı.
44 milyon dolara mal olan bu film tamamen geri çekilir. Ardından saldırı FBI tarafından araştırılmaya başlanır. Hacker grubunun Kuzey Kore'de olduğu anlaşılır.
Evet burada bahsettiğimiz NASA o bildiğimiz NASA. 1999'da 15 yaşındaki Jonathan James Nasa'nın güvenliğini hacker. 1.7 milyon değerindeki yazılım ve bilgiyi çalan Jonathen uzay istasyonunun sıcaklık gibi pek çok değeri ile de oynar ve değiştirirken kendisini ele verir.
Saldırıyı fark eden NASA 21 gün boyunca sistemini kapatır. Jonathan'ın yaptığı bu saldırı ise NASA'ya 41 bin dolara mal olur. Jonathan ise 15 yaşında olduğu için yaptığı suçtan dolayı 6 ay ev hapsine çarptırılır.
2015 yılında Bangladeş Bankası'na bir kişi tarafından iş aradığına dair bir mail ve CV gelir. Mailde CV'yi link üzerinden indirebilecekleri yazar. Banka çalışanlarından sadece bir kişi buna inanır ve linke tıklar. Link içerisindeki virüs bankanın bilgisayar sistemlerine sızar.
Ve bir gün 10.katta özel güvenlikle korunan bir bölümde yer alan ve bankaya gelen tüm para transferlerinin kayıtlarının yazdırıldığı yazıcı bozulur. Bunun ise tek bir sebebi vardır: Hackerlar transfer kayıtlarında yaptıkları anlaşılmasın diye yazıcıyı bozarlar.
Kuzey Kore hükümeti tarafından desteklenen Lazarus isimli hacker grubunun amacı ise merkez bankasından 1 milyar dolarlık transfer yapabilmekti.
Bangladeş'te hafta sonu tatili cuma ve cumartesi günleridir. Bangladeşliler pazar günü iş başı yapar. Hacker grubu da bunu fırsata çevirerek perşembe akşamı talimat verirler ve Bangladeş'te tatilken Amerika'da bulunan ve cuma günü çalışan rezervlerden parayı çekebilirler.
35 ayrı para transferi verilmiştir ve cuma günü bu para transferleri gerçekleşir. Gelen para Filipinler'e aktarılır. Tam 1 milyar dolara yaklaşıcakken talimatlarda geçen bir Jupiter kelimesi ile Amerika para aktarımını durdurur. Jupiter kelimesi Amerikan bilgisayar sistemlerinde alarma sebep olur.
Yine de Lazarus grubu 101 milyon doları transfer etmeyi başarmıştır. Olayların ise hiçbir zaman çözülemez çünkü ekip parayı öyle bir dağıtmıştır ki izlerine bile rastlanılmaz.
Kafe, otel ve havaalanı gibi yerlerde bulunan Wi-Fi ağlarının güvenli olmadığı konusunda pek çok kez uyarılır ama dikkate almayız. Dark Hotel casus yazılımı ise gerçekten güvenli olmadığını bir kez daha gözler önüne seren bir siber saldırı hikayesi.
Asya'da büyük ve lüks otellerde kalan iş insanlarını, temsilcilerini ve yöneticilerini hedefleyen Dark Hotel casus yazılımı oldukça ciddi sonuçlar doğuruyor. Otele gelen kişi Wi-Fi'ye bağlanıp hoş geldiniz paketini indirdiğinde bilgisayarına virüs sızıyor ve tüm tuş darbeleri ile şifrelerin öğrenilmesini sağlıyor. Böylece kişilerin tüm şifreleri kolaylıkla çalınabiliyor.
2010'da İran Natanx nükleer tesislerinde zenginleştirilmiş uranyum üretir. İran bu uranyumlarla santrifüj yapar. Her şey normal giderken bir anda bir şey fark edilir. Kurulumu gerçekleşen bini aşkın santrifüjün devreden çıktığı anlaşılır.
Bu dönemde İran'ın nükleer olarak gelişmesini istemeyen Amerika solucan virüsü olarak da bilinen Stuxnet'i geliştirir. Nükleer tesisin çalıştığı taşeron firmaların bilgisayarları ve yazılımlarına giren bu virüs ile santrifüjler hedeflenir.
Stuxnet uzun vadede gizli gizli bu santrifüjleri yok eder ve bozar. İran'ın nükleer alandaki yükselişini Amerikalı hacker grubu ve bu virüs durdurur.
Sovyetler Birliği ve Amerika arasında casuslukların hat safhada olduğu 1982 yılında yaşanan bu siber saldırı gerçekten şok ediciydi! Sovyet casusları doğalgaz boru hatlarını bilgisayar üzerinden kontrol edebilmeye imkan tanıyan yazılımı Kanadalı bir şirketten çalmaya karar verir.
Sanal saatli bomba olarak da bilinen bu virüs aslında oldukça tehlikelidir. Sovyet grup sistemi kullanmaya başlar ve bir müddet sonra sistemin içindeki virüs tüm sistemi ele geçirir. Bazı doğalgaz borularını açar, bazılarının sistemini değiştirir.
Durum fark edildiğinde ise çok geç olmuştur. Doğalgaz borularındaki basınç o kadar fazladır ki borular daha fazla dayanamaz. Ve sonunda Sibirya açıklarında büyük bir patlama meydana gelir. Bu dünyadaki en büyük nükleer olmayan patlamadır.
İnterneti kapatan çocuk olarak bilinen Michael Calce 2000'de Amazon, Yahoo, Ebay ve CNN gibi uluslararası pek çok kuruluşun websitesi hacklenerek kapatılır. Saldırıya uğrayarak kapatılan bu websiteleri 16 farklı şirketin satış yapamamasına sebep olur. Bu da totalde 1.7 milyar dolarlık mali zarara eşittir.
Bu zarar ile birlikte tüm dünyayı bir panik sarar ve Amerika'ya karşı olan güven de yok olur. Bu siber saldırının ardından yapan grubu bulmak için çalışma başlatılır ve FBI Michael'ı bulur. O zamanlar Michael 15 yaşında lise öğrencisi bir çocuktur ve bunu bir meydan okuma için yaptığını söyler, suç olarak görmediğini de belirtir. 8 ay hapis cezasına çarptırılan Michael yaşından dolayı hapse girmez. Sonraki süreçte ise hackerlığa devam eder ama bu sefer kötü hackerlara karşı iyi tarafta mücadele eder.
2014'te 500 milyon Yahoo kullanıcısının kimlik, şifre bilgileri ihlal edilerek çalınır. Yahoo bu ihlalleri 2016 yılına kadar hiçbir şekilde bildirmez. Bunun üzerine şirkete karşı davalar açılır. Bildirmediği ve gizlediği için de Yahoo'nun şirket fiyatı 350 milyon dolar düşer.
Bunu yazan editör kimse Argonomi kanalından direkt kopyala yapıştır yapmış. Ayıp gerçekten ayıp. Bu siteye yakışmıyor.