Davranışlarından tarihsel önemlerine kadar patili dostlarımız her zaman kalbimizi çalmayı ve zihinlerimizi merak içinde bırakmayı başarıyorlar. İşte tüylü dostlarımız hakkında 11 ilginç bilgi! 🐾
Davranışlarından tarihsel önemlerine kadar patili dostlarımız her zaman kalbimizi çalmayı ve zihinlerimizi merak içinde bırakmayı başarıyorlar. İşte tüylü dostlarımız hakkında 11 ilginç bilgi! 🐾
Patili dostlarımız tam bir uyku tutkunu! Hayatlarının yaklaşık %70'ini uyuyarak geçirirler, bu da günde ortalama 13-16 saat uyudukları anlamına gelir. Bu nedenle, her zaman bu kadar rahat ve dinlenmiş görünmeleri hiç de şaşırtıcı gelmiyor.
Bilinen en eski evcil patili dostumuz, Kıbrıs'ta 9,500 yıl önce gömülen bir mezarda bulundu. Bu, tüylü dostlarımızın insanlar tarafından evcilleştirilmesinin Mısır sanatından 4,000 yıl önceye dayandığını ve onlarla olan bağımızın ne kadar derin olduğunu ortaya koyuyor.
Minik dostlarımız önce sağ ayaklarını, ardından sol ayaklarını hareket ettirerek özel bir şekilde yürürler. Bu yürüyüş şekli yalnızca develer ve zürafalarda görülüyor, bu nedenle patili dostlarımızın hareketlerinin oldukça ayırt edici bir yapısı vardır.
Çoğu patili dostumuzun 18 parmağı vardır: her ön patide beş, her arka patide dört. Ancak bazı minik dostlarımızda polidaktili adı verilen genetik bir mutasyon sonucu daha fazla parmak görülebilir. Hatta bir sevimli dostumuzun 28 ayak parmağı rekoru bile bulunuyor!
Gizemli dostlarımız, frekansları 64,000 hertz'e kadar duyabilirler, bu da insanların duyabileceğinden çok daha yüksektir. Kulakları 32 kas içerir ve 180 derece dönebilir. Böylece seslerin kaynağını tam olarak belirlemeleri sağlanır.
Ünlü bilim insanı Isaac Newton aynı zamanda kedi kapısının mucidi olarak da bilinir. Newton, deneyleri sırasında patili dostlarımızın kapıyı tırmalamasından rahatsız olunca Cambridge'deki marangozdan kapıya iki delik açmasını ister; biri anne, diğeri yavruları için. Söylenenelere göre bu delikler bugün bile üniversitede görülebiliyor.
Patili arkadaşlarımız yüzlerini ve vücutlarını size sürterek sizi kendi bölgeleri olarak işaretlerler. Bu bölgelerde bulunan koku bezleri sayesinde bu davranışla güven hissederler ve sizi sahiplenirler.
1963 yılında, Felicette adındaki sevimli dostumuz, uzaya giden ilk ve tek kedi oldu. 18 Ekim 1963'te 'Astrocat' olarak da bilinen bu küçük astronot, bir Fransız roketiyle 154 km yüksekliğe ulaşan bir yörünge altı görevinde Dünya'dan 154 kilometre yukarıya çıkarak tarihe geçti.
Her ne kadar tat alma tomurcukları olsa da insan ve diğer pek çok canlının aksine sevimli dostlarımız, beynin tatlı tatları tanımasını sağlayan tat reseptör genine sahip değildir. Bilimsel olarak kabul gören bu gerçek patili dostlarımızın neden şekerli yiyeceklere ilgisiz olduğunu da gösteriyor.
Patili arkadaşlarımız uyanık oldukları saatlerin büyük bir kısmını kendilerini temizleyerek geçirirler. Bu, onları sadece temiz tutmakla kalmaz aynı zamanda vücut sıcaklıklarını düzenlemelerine ve rahatlamalarına da yardımcı olur.
Hepimizin sevimli arkadaşı önemli bir ders ya da toplantı sırasında hiç beklemediğimiz bir anda bilgisayarımıza atlayarak ödümüzü koparmıştır. Bu davranışlarının arkasında yatan sır aşırı kullanılan bilgisayarların bir süre sonra ısınmasında yatıyor. Bazen buna ilgi istemeleri de ekleniyor ama başlıca neden minik dostlarımızın sıcaklık arayışından kaynaklanıyor.