Sanatçı, gazeteci, bilim insanı ve akademisyenlerin de arasında bulunduğu 100 kişi, köleliğin kaldırılması ve ırkçılık hareketlerinin önlenmesi için büyük ölçekte seferberlik çağrısında bulunuyor.
The Guardian' da yer alan habere göre; Aralık ayında Paris’te iklim değişikliği konferansı öncesi Perşembe günü kitle eylem çağrısı yapacak olan yüksek profilli grup içerisinde Desmond Tutu, Vivienne Westwood, Naomi Klein ve Noam Chomsky de bulunuyor.
“Büyük bir tarihsel kayma”yı tetiklemek için köleliğin kaldırılması ve ırkçılık karşıtı hareketleri desteklemek için kitlesel seferberlik çağrısında bulunacaklar.
“İklim Suçlarını Durdurun” kitabında yaptıkları açıklamada şöyle diyorlar: “Bir dönemeçteyiz. Bizim için yaşanabilir olmayan bir dünyada hayatta kalmaya mecbur olmak istemiyoruz. Kölelik ve ırkçılık, devletler bunları ortadan kaldırmaya karar vermediği için sona ermedi. Kitle hareketleri siyasi liderlere başka çare bırakmadı.”
Çevre hareketi 350.org’un kurucusu olan ve küreselleşme karşıtı Attac Fransa örgütü ile proje başlatan Bill McKibben, bu hareketi Paris yolunda iyi bir ilk adım olarak nitelendirdi.
McKibben, ayrıca Paris’te söz sahibi olanların sadece hükümet yetkilileri ve onların sanayideki yardımcıları olmadığını, sivil toplumun da gerekirse gürültülü bir biçimde söz sahibi olacağını belirtti.
190’dan fazla ülkeden gelen liderlerin iklim değişikliği üzerine yeni bir potansiyel anlaşmayı görüşmek üzere toplanacakları Paris’teki BM’nin iklim konferansına (COP21) 100 günden az zaman kaldı. AB iklim komisyonu üyesi Miguel Arias Cañete, herhangi bir anlaşmanın anlamlı olabilmesi için konferans öncesi görüşmelerin hızlandırılması konusunda geçen hafta uyarıda bulundu.
Açıklamaya imza atan 100 kişinin arasında sanatçılar, gazeteciler, bilim insanları ve akademisyenlerin yanı sıra Vandana Shiva, Nnimmo Bassey ve Yeb Sano gibi aktivistler de var. Filipinli bir diplomat olan Yeb Sabo, Haiyan tayfunu ülkesini harap ettikten sonra Polonya’da 2013 BM iklim değişikliği zirvesinde yüzlerce kişinin oruç tutmasına neden olmuştu.
Açıklamada, ortaklıkları ve uluslarası ticareti hedef alarak, fosil yakıtlara yönelik hükümet ödeneklerinin sona ermesi ve çıkarımının durdurulması yönünde çağrıda bulunuyorlar.
Kitapta 100 imza sahibi “Ticaret ve yatırımların serbestleştirilmesi yıllarca devletlerin iklim krizi ile yüzleşme kapasitelerini zayıflattı. Her aşamada, içinde fosil yakıt şirketleri, tarımsal işletme şirketleri, finans kuruluşları, dogmatik ekonomistler, şüpheciler, inkarcılar ve bu çıkarların esareti altındaki hükümetlerin bulunduğu çeşitli güçler ya çözüme engel oluyor ya da yanlış çözümler geliştiriyor. 90 şirket, dünya çapında keydedilmiş olan sera gazı emisyonlarının üçte ikisinden sorumlu. İklim değişikliğine hakiki cevaplar, bu şirketlerin güçlerini ve servetlerini, serbest piyasa ideolojisini ve onları destekleyen ve sağlama alan devlet ödeneklerini tehdit ediyor.” diyor.
Kitap, çoğu ilk kez yayınlanan makalelerden oluşuyor. Kitabın önsözünde ırkçılığa karşı duruşuyla ün kazanan Cape Town eski başpiskoposu Desmond Tutu, şöyle yazıyor: “Karbon ayak izimizi azaltmak sadece bilimsel bir zorunluluk değildir, aynı zamanda çağımızın en önemli meydan okumasıdır. Çünkü tarih göstermiştir ki, insanlar haklı bir neden peşinde beraber yürüyebilirlerse, hiçbir şey onların karşısında duramaz.”