Mahkûmların uyması gereken kuralların en başında onların herhangi bir insanla iletişime geçmemeleriyken hapishanenin amacı ise bu kuralı mahkûmların uymasını sağlamaktı. Bu kurallara uyulmadığı takdirde ise ağır cezalar ile onlara kuralları hatırlatmak ana görevleri arasında yer alıyordu. “Eğer konuşmazsan ceza almazsın” olarak adlandırabileceğimiz bu sistem ile fazlasıyla katı bir şekilde mahkûmlar konuştuklarına pişman ediliyordu. Mahkûmlara uygulanan işkencelerin hepsi için olmasa bile birkaç tanesi hakkında bilgimiz bulunuyor:
Soğuk su banyosu: Soğuk suya sokulan mahkûmlar, kış ayında bileklerinden duvara asılarak donmaya bırakılıyordu ve kasıtlı olarak mahkûmların hasta olması sağlanıyordu.
Demir tıkaç: Dili ile eli arasında gergin bir tıkaç bağlanan mahkûmun kurtulmaya ya da konuşmaya çalıştığı sırada yoğun derecede bir acıyla karşılaşması sağlanıyordu.
Delik hapsi: 14. blokta bulunan ve toprak zeminden inşa edilen hücrelerde mahkûmlar karanlık, soğuk ve böcekler ile yaşanmaya zorlanıyordu.