Onedio Logo

Paranın Tarihine Göz Atıyoruz: Osmanlı’da Faiz ve Borç Kültürü Nasıldı?

Kapak Görseli

Tarih boyunca para sadece alım satım amaçlarıyla değil, borç verme, borç alma ve faiz gibi finansal işlemler için de kullanıldı. Toplum dokusunu şekillendirmede büyük etkisi olan bu kültür, Osmanlı İmparatorluğu'nda oldukça katmanlıydı ve bazı konularda günümüz kullanımlarına örnek oldu. Gelin faiz ve borç kültürünün Osmanlı'da nasıl şekillendiğini birlikte inceleyelim!

Osmanlı'da Faiz Yasağı

Osmanlı İmparatorluğu İslam hukukuna dayalı bir finansal sistemine sahipti. Bu sisteme göre faiz veya diğer adıyla riba, caiz sayılmıyordu. Dolayısıyla Osmanlı'da faiz açıkça haram sayılan, kesin olarak yasaklanmış bir uygulamaydı. Dolayısıyla borçlara vadeye göre faiz uygulanması söz konusu değildi. Devlet doğrudan faiz sistemiyle iş yapan kurumlar kurmaktan kaçınmış olsa da bu yasak, alternatif uygulamaların gelişmesini önleyemedi. Nitekim gayriresmi faiz kurumları, insanların para kazanma ve borç alma ihtiyaçlarını karşılamak üzere toplumda kendini göstermeye başladı. Sonraki süreçte resmi sistem de bu güncel ihtiyaçlara göre esnekleşmek zorunda kaldı.

Gayrimüslim Tefeciler

Faizin gayriresmi hayatı öncelikle gayrimüslim gruplar arasında başladı. Ermeni, Rum ve Yahudi bankerler, Müslümanların borç verememesi açığından faydalanarak bu alanı doldurdular ve nakit ihtiyacı olan gruplara finansman sağlamaya başladılar. Kısa sürede tefeci pozisyonuna yükselen bankerler, halkın yüksek faiz oranlı borçlar altında ezilmesine neden oldu. Osmanlı'da fazlasıyla yaygınlaşan bu uygulama, kimi bölgelerdeki köylülerin erken hasat almak zorunda kalmasına ya da arazilerini satmalarına varan sonuçlar doğurdu.

Galata Bankerleri

Osmanlı'da iyice yaygınlaşan bankerlik sistemi, en sonunda saraya kadar ulaştı. Özellikle Tanzimat sonrası dönemde Galata Bankerleri olarak bilinen ve Osmanlı'nın iç ve dış borçlanmalarından sorumlu bir sınıf ortaya çıktı. 19. yüzyıl Osmanlı ekonomisinde büyük rol oynayan bu grup, Galata semtindeki Rum, Ermeni ve Yahudi kökenli finansçılardı. Görevleri ise devlet hazinesine yüksek faizli borçlar vermek ve imparatorluğun mali dengesine katkı sağlamaktı. Osmanlı'nın yükseliş döneminde iyice aktif olan Galata Bankerleri, vergi toplanması, hazine açıklarının kapanması ve para ihracı gibi görevlerde hükümete yardımcı oldular. Ancak zamanla devlet maliyesinin bağımsızlığı önünde büyük bir engel haline geldiler.

Osmanlı'da Alternatif Borç Sistemleri

Osmanlı'da faizsiz finansman amacıyla kullanılan İslami borçlanma yöntemleri de vardı ve bunlar temelde şu 3 gruba ayrılırdı:

  • Mudaraba: Bir tarafın emek, diğerinin sermaye koyduğu, elde edilen karın ise ortak şekilde pay edildiği sistemdi. Özellikle uzak mesafeli ticaret finansmanında kullanılırdı. 

  • Muşaraka: İki tarafın da sermaye koyduğu ve karın da zararın da belirlenen oranlarda pay edildiği sistemdi. Özellikle gemicilik ve tımar sisteminde kullanılırdı.

  • Murabaha: Satıcının mal üzerine kar koyarak yaptığı satış işlemiydi ve aslında faiz gibi iş görürdü. Peşin mal alıp vadeli satma yoluyla kar etme sistemini savunurdu ve şeriat tarafından yasal görülürdü.

  • Bidaa: Vakıfların, alınan parayı hayır amacıyla işletmesi ve karın tamamını realize etmesi işlemiydi.

Bunların yanı sıra kira gelirleri olan icare ve geri alma vaadiyle satış olan bey'bi'l-vefa gibi sistemler de vardı. Ancak en yaygın olanı murabaha yöntemiydi.

Vakıflar ve Borç Verme Pratikleri

Osmanlı'da vakıf sistemi sosyal yardım üzerine kuruluydu fakat finansal destekle de iç içe bir kavramdı. Bazı vakıflar 'karz-ı hasen' adı verilen özel bir borç verme hizmeti sunardı. Faizsiz borç verme sistemi olarak bilinen bu hizmet, borcu olan ihtiyaç sahiplerine gerekli meblağı verme yöntemi üzerinden şekillenirdi. Alınan borca faiz uygulanmamasının sebebi toplumu haramdan uzak tutmaktı. İnsanlar kısa vadeli borçları ödemek için bu hizmetten sıklıkla faydalanırdı.

Tanzimat Sonrası Dönüşüm

Osmanlı'da 1839 Tanzimat Fermanı ile yeni bir reform ve finansal yapılanma süreci başladı. Osmanlı finansal sisteminin Batılı tarzda şekillenmesine kapı aralayan bu dönemde yerel bankalar kuruldu, kağıt para kullanımı yaygınlaştı ve devlet Avrupa'dan faizli borçlar almaya başladı. Buna bağlı olarak iç yapıdaki katı faiz yasağı eski etkisini yitirdi ve bankalar üzerinden halka yayıldı. Ancak özellikle 19. yüzyıl sonlarında tefeci ve faizli borç alan sayısındaki artış, borç ödemeyi daha karmaşık ve zor hale getirdi.

Osmanlı faiz kültürü çeşitli güncellemelerden geçerek günümüze kadar geldi.

Osmanlı İmparatorluğu'ndaki borç ve faiz kültürü, dini kuralların yanı sıra toplumsal gereksinimlere göre şekillenmişti. Faiz ilk başlarda resmi olarak yasaklanmış olsa da halkın gereksinimlerini karşılamak amacıyla çeşitli alternatif şekillerde kullanılıyordu. İmparatorluğun son döneminde ise Batı tarzı bankacılık sistemiyle birlikte kendine yasal bir zemin buldu ve Osmanlı mali sistemine tam anlamıyla entegre olarak günümüze kadar ulaştı.

Popüler İçerikler

Kurtlar Vadisi Dizisinde Cevat Akarsu Rolüyle Tanınan Şekip Taşpınar Hayatını Kaybetti
Kurtlar Vadisi Dizisinde Cevat Akarsu Rolüyle Tanınan Şekip Taşpınar Hayatını Kaybetti
Asal Araştırma’nın “Sizce Türkiye’nin En Güvenilir Kurumu Hangisidir?” Anketinden “Güvenmiyorum” Çıktı!
Asal Araştırma’nın “Sizce Türkiye’nin En Güvenilir Kurumu Hangisidir?” Anketinden “Güvenmiyorum” Çıktı!
En Düşük Emekli Maaşı Yükseltildi! AKP Grup Başkanı Açıkladı
En Düşük Emekli Maaşı Yükseltildi! AKP Grup Başkanı Açıkladı