Paranın Geleceği Nasıl Şekilleniyor?

Bize bazı ifadeler öğretildi: Para insanın elinin kiridir; çok para haramsız olmaz; para çok temiz ellerde olmaz...

Parayı bazen küçümsedik, bazen öteye koymaya çalıştık bazen de bir kısmımız paranın peşinde koşmaktan maneviyatı, ruhu, asıl hedefleri görmezden geldi.

Para, bu dünyadaki bir enerji birimidir, maddenin enerji birimidir. Onun için değersiz ya da önemsiz değil fakat tapılacak, peşinde koşulacak olan bir şey de değildir.

Çok eskilerde takas sistemleri vardı. Diyelim ki bir köylünün buğdayı var ve bunu satacak; peki nereye satacak?   Ya birinin tavuğuyla, ya birinin hayvanı ile, ya birinin değerli bir şeyi ile  ya da bir madenle değiştirecek.  Oradaki maden bazen gümüş, bazen altın, bazen de değerli herhangi bir taş ya da diğer bir üretim aracı olabilirdi. Öyle ise üretim önemliydi. Şimdi gelinen durumda da  üretim önemli hâle gelecek. Yani ne üretiyorsan, o ürettiğin önemli.

Bugüne kadar belki bazılarınızın kira gelirleri vardı, başka yerlerden geliri vardı ama yatarak ve dinlenerek para kazanma dönemi artık bitiyor.

Üretenin para kazanacağı, aslında maddenin enerjisini üreterek kazanacağımız bir dönem başlıyor.

Eskiden sadece bir işçilik alanında, bir rutin hâlinde, bir işi ezbere yaparak da para kazanma durumları vardı. Oysa artık bir robotun, mekanik bir sistemin yapacağı işler insana para kazandırmayacak. Öyleyse rutinde olanlar, bir şey üretmeyenler bu dönemde  üretmek zorunda kalacaklar.

Her türlü üretimin müthiş bir şekilde gelişeceği, ilerleyeceği ve ilerletici olacağı bir dönemin başındayız. Özellikle teknolojik sistemlerin, tüm elektronik, robotik ve bilgisayar çip sistemlerinin, haberleşme sistemlerinin de gittikçe artacağı bir dönem başlıyor. Tabi ki bunların kargolanması ile ilgili, taşımacılığı ile ilgili tüm o alt dallar, tüm bilgi ve bilginin yayılımı, eğitimi -ama sadece öğrenimi değil gerçekten eğitim- işlerinin büyüyeceği, manevi eğitim sistemlerinin yenilenerek ‘eski bakış açıları ile değil, yeni dünya gözüyle’ ilerleyeceği yeni felsefeler gelecek. Bu yepyeni bilgi akışları; aralarında bilgiyi gerçekten hazmedemeyenler, doğru şekilde görüp okuyamayanlar için de bazı aldatıcı sistemlerle birlikte gelecek.

Bol bol sahte peygamberler, dervişler, sözde bilgeler çeşitli şekillerde ‘yetiştirilerek’ toplumu belli şekillerde yönlendirmeleri de sağlanacak. Hatta yapay zekaların yazacağı çeşitli kitapların, çeşitli bilgi sistemlerinin ve bazı manevi şahsiyetlerin taklit edilerek sizleri belli yollara sevk eden sistemler de sunulacak. Herbiriniz maneviyatınızı ve imanınızı, ancak doğru okuma sistemlerinizi geliştirdiğinizde korunacağınız; müthiş cicili bicili bilgilerin, durumların size sunulabileceği hâllerle karşılaşacaksınız.

Birçok kişi, etikete, apolete ya da mesela televizyonların ya da herhangi bir şeyin öne çok çıkardığı yerlerdeki kişilere meyledecek ve bunlar tarafından kandırılmalar çoğalacak fakat siz hayatı doğru şekilde okumayı biliyorsanız, bir kişinin kelimelerinin ve ifadelerinin aslında ne anlattığını, o kişinin aslında nasıl bir hâlde olduğunu, kullandığı kelimelerden kişinin enerjisini, frekansını, idrak seviyesini okuyarak da çözebileceksiniz ama sadece işin şovuna bakanlarsa yanılabilecek.

Asıl olanla taklit olanı ayırt edebilmeniz çok önemli çünkü holografik sistemler size öyle sanal gerçeklikler sunacak ki o gördüğünüzün gerçek mi yoksa sanal yaratılmış bir holografik sistem mi olduğunu ayırt etmekte zorlanacaksınız ve aynı zamanda ilmî, manevi ve ruhsal sistemlerde de bunlar gerçekleşecek. Hatta bunların bir kısmı rüyalara bile taşınacak kadar ince titreşimli olabilecek.

Tabi ki bu sistemler içerisinde insanlığın ve insanların tam kontrole alınması ile ilgili bazı eylemler gerçekleşecek, ki burada para en önemli unsurdur. Yani parayı kontrol edebilen bir küresel yapı insanları kontrol edebilecek.

Bugün belki gıdalarımızla ya da ülkelerin bazı durumlarını idare ederek insanlar yönlendirilip kontrol edilebiliyor görünse de, medya ile kontrol edilebiliyor görünse de eğer bir insanın parasını kontrol edebiliyorsanız onun özgürlük alanını kontrol edebiliyorsunuz demektir.

Bu zaman zarfı içerisinde de kağıt paraların ya da ulusal paraların, ulusal merkez bankalarının paralarının değişerek kendilerini artık daha elektronik paralara geçirildiği dönemler olacak fakat bu aradaki boşlukta değerli madenler -başta altın, gümüş gibi değerli taşlar- bizleri kurtaracak olan önemli bir unsur.

Belki sanal paran, özgürlüğün kısıtlansın diye kilitlenmiş olabilir ama sen elindeki bir cumhuriyet altını ile gidip icabında bir köylüden istediğin bir şeyi alabilir ya da istediğin herhangi bir şeyi satın alabilmek için karşındakine birkaç tane gümüş boncuk verebilirsin. 

Bu gibi geçişler kademeli bir şekilde dünyada oluyor ve olacak. Bu esnada tabi ki ülkemizde de, dünyanın bir parçası olarak bazı şeylerin olması muhtemel. Bunların hiçbir tanesine bir korku ve endişe olarak değil, sadece bir manevra yeteneği ile yöneterek bakın. Arabanın içinde giderken bir taş çıkmış olabilir, taş çıktı diye korkmaya gerek var mı? Sadece direksiyonu çevirip yanından geçeceksiniz. 

Dünyada da para sistemlerinin değişeceğini -bugün rezerv paralar olan, çok güçlü görülen para birimlerinin ya da bunlara bağlı bütün o para sistemlerinin zaman içerisinde değişeceğini- ve onların, o önemli gibi görünenlerin belli bir zaman sonra önemsizleştirileceğini hatırlayın.

Bir şeyin altı çekilecekse o şey önce şişirilip, kabartılıp yükseltilir; ondan sonra altındaki çekilir. İşte o zamanları uyanık bir şekilde takip etmeniz önemli. Burada en önemli nokta şu: dışarıda bir şey oluyorsa sizin içinizde olan bir talepten dolayı oluyor. Her birinizin aslında bu değişecek olan, değişim hâlinde olan para sisteminin altında bir imzanız var. Yani zaten sizin için hayırlı olacak ama o hayırlı olanın akışı sırasında ayağınızı yere sağlam basabilmeniz çok önemli. Bu akış içerisinde endişeye ya da korkuya kapılırsanız, bir şeylerim gidiyor ya da değer kaybediyor endişesine düşerseniz  de daha çok kayıp yaşayabilirsiniz.

Siz aldığınıza, alacağınıza, kazancınıza ve kazanacaklarınıza odaklanın. Kaybedeceklerine, gidene odaklananlar için kayıp artacak. İşin sırrı burada. Benim param şöyle değer kaybetti, böyle gidiyor, diyerek bu noktaya odaklanandan daha çok gidecek. Benim bu işten kazancım ne? Evet, para değişirken, paraya bakış değişirken, dünyanın tüm bu sistemleri, paraya bağlı tüm alışveriş sistemleri değişirken ben bu işten nasıl kazanırım, diyerek maddi ve manevi kazancına odaklanan da hayallerinin kazancının içerisinde gezinecek.

Aynı zamanda, kazançla bereketi çağırın çünkü ne kadar çok kazanırsanız kazanın, kazancınızın bereketi varsa birikim olur. Birikim için kaynaklarınızı çoğaltın. Kaynaklarınızın çoğalması ile ilgili hayaller, imajinasyonlar yapın.

Diğer türlü, yabancı paraların değerinin artması-azalması, bunlarla ilgili çeşitli spekülasyonlara kanmanız sizi kayba odaklar ki yaşadığınız ülkenin dahi herhangi bir kaybı var diye ona odaklandığınızda, eğer o ülkenin içindeyseniz siz de aşağılara çekilirsiniz.

Şu andaki bizi yöneten, seçtiğimiz yöneticiler de bizim için en hayırlısını yapıyorlar. Oradakilerin iyisi vardır, kötüsü vardır, hizmet edeni vardır. Ama her birisi bütünsel olarak her birimizin siparişini yerine getiriyorlardır. Bunlarla ilgili doğru tespitler yapın, doğru okumalar yapın, fakat şikayet etmekten uzak olun.

Olanı doğru okumak önemli. Beğenmiyorsan bir dahaki sefer seçme hakkın var fakat yargılayarak değil. Çünkü onun senin bir ihtiyacın olduğunu hatırlaman önemli; tıpkı şu anda yaşadığımız olayların da bizim ihtiyacımız olduğunu hatırlamamız gerektiği gibi.

Her biriniz dönüşüm istediniz. Ruha, maneviyata yönelmek istediniz. Maddenin tutsaklığından özgürleşmek istediniz. İşte gün, bugün ve şimdi : Para olarak nitelendirdiğimiz maddenin enerji birimleri artık çokça hızlandığı bir değişim sürecinde. Aslında bu süreç 2017'de başlamış bir süreçti. Daha öncesinde 2008 yılında -zannediyorum bu krizler başlamadan 1-2 hafta evvel bir aktarımda şöyle denmişti: Bugüne kadar sadece paranın peşinde koşup, parayla zenginleşenler için artık enerji değişiyor. Ruhu ve maneviyatı almak isteyenler, maddi zenginlikleri bugüne kadar kendilerinden uzağa koymuşlardı ama şimdi manevi zenginlikleri yakalayanlar maddi zenginlikleri de hayatlarına davet edebilecekler.

Maddi ve manevi zenginlikleri dengeli bir şekilde hayatınıza sipariş verin. Ne sadece maddi ne sadece manevi; ne sadece ruh ne sadece dünya. İkisini de bir kumaş gibi düşünün, siyah ve beyaz ipliklerden oluşuyorlar. Birisi ruh, birisi madde. İşte bunu, ruhun ve maddenin, siyah ve beyaz ipliklerin birlikte dokuduğu çok tatlı ve güzel bir kumaş gibi görün.

Bizler hem bedenimiz hem dünyamız hem hayatımız; ruhun ve maddenin birlikte oluşturduğu güzel bir kumaşız. Onun için ruhsal ve maddesel zenginlikleriniz, yani bir taraftan nefesiniz, hayattan alacağınız tatlar güçlü ve kuvvetli olsun, bir taraftan da maddenin size sunulan imkânlarını doğru ve konforlu bir şekilde yaşayabilmek için, ruhunuzu daha iyi tekâmül ettirebilmek için paranın da gücü siparişiniz olsun.

Bu değişen ve gelişen dünyamız bize huzur versin, güzellikler sunsun ve bizler bunları kısmete çevirelim.

Sevgilerimle. Hoşça kalın.

Instagram

X

YouTube

Facebook

Web

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Gazeteci Fulya Öztürk'ün Azerbaycan Milletvekiline Ağladığı Anların Beden Dili Analizi Çok Konuşuldu
Cübbeli Ahmet Çakarlı Araçla Geldiği Etkinlikte Şeriatı Savundu: Skandal Sözlere Tepki Yağdı!
YORUMLAR
18.08.2023

Türkiye için konuşacaksak ya zengin ya fakirsin olarak şekillendi malın mülkün varsa var yoksa bi daha olması imkansız şu aşamada…

yooo biz kredi çekip arsa aldık malum deprem sel falan derken ev biz de dağ başında telefon bile çekmeyen yerde arsa aldık 20 m konteyner koyduk ama artık tuvalet bile alamıyoz hüüüğ

18.08.2023

❤️🌹❤️

18.08.2023

Aşkın bir bilinç Ünal Bey. Bizlerin de biliçlenmesine katkı sağladığı için teşekkür ederim.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ