Para Savaşı da Kızışıyor: Yaptırımlar, Yuan'a Koşan Ruslar, Ucuz Rus Varlıkları Peşinde Finans Lobisi!

Batı ülkeleri, Ukrayna'ya saldıran Rusya'ya ağır ekonomik bedel ödetmek, Rus ekonomisi ile bankacılık sistemlerini zor duruma sokmak ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın çevresini cezalandırmak için birtakım yaptırımlar uygulamaya başladı. 

Rusya'nın saldırılarının devam etmesiyle yaptırımların kapsamları giderek genişletilirken, son olarak AB, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya ve Kanada bazı Rus bankalarının uluslararası para transferi sağlayan SWIFT sisteminden çıkarılması yönünde karar aldıklarını duyurdu.

ABD bankaları yaptırımlar sonrası ciddi düşüş yaşayan Rus şirket tahvillerini satın almaya çalışırken, Rus şirketler de Çin bankalarının yolunu tuttu. 

Rusya'da maddi kayıplar her geçen gün artarken, Batı daha fazlasını yapabilir mi?

Putin'in en zor dönemi!

Rusya'nın geçen hafta Ukrayna'yı işgal etmesi sonrası ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği (AB) üyeleri dahil 20'den fazla ülke birlikte hareket ederek Rusya'ya karşı ekonomik yaptırımlar uygulamaya başladı, Rus bankalarını küresel finans sisteminden dışladı. Rus rublesi bu durum sonrası hızla değer kaybetti. 

ABD, yaptırımların Rusya'daki banka varlıklarını yüzde 80 oranında etkilediğini açıklarken, AB'ye göre bu yüzde 70 oranında gerçekleşti. 

Rusya'nın kripto paralara ulaşamaması için de mikroçip ve lazer teknolojilerine erişimi kısıtlanırken, bağlantıları kesildi. 

Bütün bu yaptırımlar Putin'e karşı bugüne kadar en zorlayıcı paketi içeriyor. 

Analistler Batı ülkelerinden bu yönde yeni yaptırımlar açıklamasını beklerken, yeni teknolojilerin ticaretinin engellenmesi ve yeni firmaların da kara listeye eklenmesi söz konusu oluyor.

Dünyanın petrol üretiminin yüzde 10'unu gerçekleştiren Rusya için ABD dün de yeni bir kararla petrol arıtma ekipmanı ticaretini hedef aldı.

Enerji konusunda AB'nin üzerinde baskı artıyor!

Şimdilik, doğalgaz ve petrol gibi birçok sektörde ticaret devam ediyor.

Batı, enerji sektörlerinde yaptırım uygulamaya şimdilik çekimser çünkü bu konuda iki tarafın da kaybedeceği çok şey bulunuyor. Gaz ve petrolde tüketici fiyatlarında ciddi artışların yaşanması riski bulunuyor. Avrupa, doğalgaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 40'ını, petrol ihtiyacının ise yüzde 30'unu Rusya'dan karşılıyor.

Rusya'nın Ukrayna işgali devam ettiği müddetçe bu konuda AB'nin üzerindeki baskı artıyor.

Enerji alanında dengeyi tutturmak zor!

Tufts Üniversitesi Fletcher Okulu'nda profesör ve Rus ekonomisi uzmanı olan Christopher Miller, 'Yakında artık Rusya'dan enerji temin etmenin siyasi olarak savunulacak bir tarafı kalmayacak. Zaten Batılı liderler için şimdiye kadar bunu savunmak çok zor oldu. Rus askerlerin Ukrayna'yı işgale devam etmesiyle daha da zorlaşacak.' dedi.

Enerji alanında dengeyi tutturmak zor olacak gibi görünüyor.

Washington merkezli Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü düşünce kuruluşunda kıdemli araştırmacı Jeffrey Schott, Rus ekonomisinin tamamen çökmesini engelleyen şeyin gaz ve petrol ticareti olduğunu, bu alanda uygulanan yaptırımların ise Rusya'nın daha sert tepki vermesine yol açabileceğini düşünüyor. Schott şunları söyledi: 

'Rusya'ya uygulanan ekonomik baskı seviyesi çok yüksek. Eğer bu artırılırsa Putin daha sert siber veya askeri saldırılarla yanıt verebilir.'

Enerji fiyatları Rusya'nın kozu mu?

Rusya'nın olası tepkisinin yanında artan gerilimle enerji fiyatlarında da ciddi artış yaşanması olasılığı korunuyor.

Bu hafta stratejik petrol rezervlerinden 60 milyon varil temin edileceği ve bunun yarısının ABD'den olacağı açıklandı. Ancak bunun fiyat artışlarında geçici bir rahatlama yaratacağı düşünülüyor.

Yeni Bir Amerikan Güvenliği Merkezi (CNAS) Ekonomi ve Güvenlik Programı Direktörü Emily Kilcrease ise Batı ülkeleriyle ticaretinin sonlandırılması durumunda Rusya'nın küresel pazarda satış fiyatlarını yükselterek dayanabileceğini düşünüyor.

Kilcrease, 'Enerji alanında uygulanacak yaptırımların Rusya'yı nasıl etkileyeceğini düşünmek lazım. Onlara gerçekten zarar verecek mi, tam olarak bilmiyoruz' diye konuştu.

Sorunlar Rusya ile sınırlı kalmayabilir!

Son bir haftadır açıklanan yaptırımların halihazırda Rusya'da büyük bir etkisi oldu.

Moskova'da bu hafta iki büyük hisse senedi endeksinde yüzde 20'den fazla düşüş yaşandı. Rus rublesinin dolara karşı yaşadığı düşüş ise Rusya'da halihazırda artmakta olan fiyatlarla mücadele eden halkın yaşam şartlarını ciddi şekilde zorlaştırmaya başladı.

Capital Ekonomi adlı danışmanlık şirketi, uygulanan yaptırımların Rusya ekonomisini bu yıl içinde yüzde 15 oranında küçültebileceğini tahmin ediyor.

Ancak uzmanlar, yaşanan zorlukların Rusya ile sınırlı olmadığını da söylüyor.

Yaptırımlar domino etkisi yaratır mı?

Küresel petrol fiyatlarında Şubat ayının başından bu yana yüzde 10 oranında artış yaşandı ve uzmanlar bir süre bu seviyede seyretmesini öngörüyor.

Aynı zamanda Ukrayna ve Rusya, dünyadaki toplam buğday ihracatının yüzde 30'unu, mısırın yüzde 19'unu, ayçiçeğin ise yüzde 80'ini karşılıyor. Bunun dünya ülkeleri üzerinde ciddi etkisi olabileceği ifade ediliyor.

Rusya ile yakın ekonomik bağları olan, Kazakistan gibi ülkeler de yaptırımlardan etkileniyor.

McGill Üniversitesi'nde Rus ve Sovyet tarihi profesörü olan Kristy İronside, 'Yaptırımların en büyük sorunu da bu, tek bir yeri etkilemiyorlar ve birçok yan etkileri oluyor. Siyasetçilerin bunu çok iyi düşünmesi gerekiyor' dedi.

Farklı görüşler var!

Rusya daha önce de ekonomik izolasyon yaşadığı için yaptırımların Putin'in kararlarını nasıl etkileyeceği, müzakereleri nasıl etkileyeceği bilinmiyor.

Profesör İronside, 'Rusya'da halk oldukça normal bir yaşam standardı sürdürmeye devam edebildiği ve emeklilik maaşlarını alabildiği sürece bir etkisi olur mu bilmiyorum' dedi.

Profesör Miller ise yaptırımların Ukrayna müzakerelerinde Putin'in duruşunu değiştirmekte başarılı olmayacağını düşünüyor.

Ancak Miller, yaptırımların Putin'i daha savunmasız bir hale getirebileceği görüşünde:

'Rusya'nın önümüzdeki birkaç yıl boyunca ekonomik görünümü elbette olumsuz etkilenecek. Böylece hükümetin uluslararası savaş girişiminin yanı sıra ülke içinde kontrol sağlaması zorlaşabilir. Hedefimiz de bu olmalı.'

Rusya'daki şirketlerin kayıpları artıyor!

www.aa.com.tr

Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısını duyurduğu 24 Şubat’tan 2 Mart’a kadar, Rus şirketlerinin Londra’daki hisse değerlerinde önemli kayıplar yaşandı.

Rus finans sektörünün amiral gemisi ve ülkenin en büyük bankası Sberbank’ın Londra borsasındaki hisseleri yüzde 99 değer kaybederek 2,5 dolardan 0,015 dolara gerilerken, ülkenin ikinci en büyük bankası VTB hisselerinin alım satım işlemleri durduruldu.

Enerji sektöründe ise Rusya’nın ana aktörlerinden ve dünyanın en büyük doğal gaz şirketi Gazprom’un hisseleri 4,7 dolardan 0,051 dolara gerileyerek yüzde 99 değer kaybetti.

Rusya’nın en büyük petrol şirketi Rosneft’in hisseleri de bu dönemde yüzde 65 değer kaybederek 2,8 dolardan 1 dolara düşerken, Lukoil’in hisse değeri yüzde 99, Gazprom Neft’in hisse değeri yüzde 38 düştü.

Hangi sektörler etkileniyor?

Gazprom’un ardından ülkenin en büyük doğal gaz şirketi ve Batılı şirketlerle yürüttüğü sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) projeleriyle tanınan Novatek’in hisse değeri 103 dolardan 0,6 dolara düşerek yüzde 99 geriledi.

Petrol şirketi Tatneft’in hisseleri 29,15 dolardan 1,4 dolara düşerek yüzde 95 gerilerken, altın madenciliği şirketi Polyus’un hisse değeri de 65 dolardan 3,2 dolara inerek yüzde 95’lik bir düşüş kaydetti.

Ülkede enerjinin yanı sıra perakendecilik sektöründeki şirketler de Rus ekonomisine yönelik sert yaptırımlardan etkilendi.

Sberbank Avrupa'dan çekildi!

Rusya’nın en büyük perakende şirketlerinden Magnit’in hisseleri yüzde 99’dan fazla değer kaybederek 9 dolardan 0,018 dolara düşerken, X5 Retail şirketinin hisseleri de 10,6 dolardan 0,31 dolara gerileyerek yüzde 97 düştü.

Yaptırımlar nedeniyle Sberbank 2 Mart’ta Avrupa pazarından çekildiğini duyururken, çok sayıda Batılı enerji şirketi de Gazprom’la yürütülen ortak projelerden çekildiklerini duyurmuştu.

Wall Street bankalarının gözü ucuz Rus şirket tahvillerinde

www.bloomberght.com

ABD ve müttefikleri Rusya’ya uygulanacak yaptırımları sıkılaştırarak yatırımcının Rus varlıklarına olan talebini boğarken Wall Street’in bir kısmı bu durumun yarattığı alım fırsatını değerlendirmekte gecikmediler.

Bloomberg'e konuşan kaynaklara göre ucuz kredi almakta uzmanlaşmış hedge fonlar alabildikleri kadar varlık satın almaya çalışırken Goldman Sachs ve JPMorgan da düşen Rus şirketlerinin tahvilleri almaya başladılar.

Stresli varlıklar üzerine yatırım yapmak Wall Street’in normal işlemlerinden biri olarak görülüyor fakat Rusya’nın Ukrayna’yı geniş kapsamlı işgali ışığında bu durum benzersiz riskler ortaya koyuyor.

Durum bu kez farklı mı?

Uzmanlar, dünya liderlerinin bazı Rus şirketlerini cezalandırmanın yollarını ve ülkeyi küresel finans sisteminden izole etmenin yollarını aradıklarını ve bu yaptırımlara karşı gelenlerin potansiyel cezalarla karşılaşabileceğini belirtiyor.

'Yaptırımların tüm mantığı o şirketleri ve enstrümanlarını kimsenin dokunmak istemeyeceği hale getirmek” diyen eski Goldman Sachs Türev Piyasalar Uzmanı Athanassios Diplas, “Stresli durumlarda kaldıraç seçenekleriyle ilgili bir sorunum yok fakat bu durum farklı” değerlendirmesinde bulundu.

Yaptırımlar hangi varlıkları içermiyor?

Kaynaklar Goldman Sachs’ın genelde Evraz Plc, Gazprom PJSC ve Russian Railways gibi şirketlerin iki yıl sonra vadesi dolacak şirket borçlarıyla ilgilendiği ve Rus devlet tahvili için teklif yaptığı belirtiliyor.

Bankalarca yapılan satın alımlar Wall Street’te uzun süredir bulunan bir özelliğin altını bir kez daha çiziyor. Yatırım masaları değerinin altında ya da yanlış fiyatlanmış varlıklar bulmak için kurulmuştur ve bu masaların işlemleri bir varlığa yönelik bankalarının görüşünü yansıtmak zorunda değillerdir.

Rusya’ya açıklanan yaptırımların henüz varlıklarla ilgili işlemleri tamamen yasaklamadığı biliniyor.

Ruslar da Çin Bankalarına koştu

www.sozcu.com.tr

Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından Rus ekonomisi uluslararası yaptırımlara maruz kalırken, Çin bankasında hesap açmak isteyen Rus şirketlerinin sayısı hızla arttı.

Bir Çin kamu bankasının Moskova şubesinde çalışan ve bankanın faaliyetleri hakkında doğrudan bilgi sahibi bir kaynak, “Geçtiğimiz günlerde yeni hesap açtırmak isteyen 200-300 şirket bizimle temas kurdu” dedi.

Kaynak basına konuşma yetkisi olmadığı için adının ve bankanın açıklanmamasını istedi.

Yuan ile işlemlerin artması bekleniyor

Rus şirketlerin Çin bankalarında hesap açtırmaya yönelik talebinin ne kadar yaygın olduğu henüz kesin olarak bilinmiyor olsa da, kaynak hesap açtırmak isteyen birçok şirketin Çin ile iş yaptığını ve bu firmaların yuan ile daha fazla işlem yapmasının beklendiğini ifade etti.

Rusya 24 Şubat’ta özel operasyon adını verdiği bir askeri harekatla Ukrayna’yı işgal etmiş ve bu adım Batılı ülkelerin ülkeye sert yaptırımlar başlatmasına neden olmuştu.

Batılı ülkeler yaptırımlarla Rus ekonomisinin küresel finans sistemiyle bağlarına hasar verirken yaptırımlar nedeniyle uluslararası şirketler Rusya’daki faaliyetlerinin çerçevesini daraltmak, durdurmak veya ülkeden çıkmak zorunda kaldı.

Moskova’da faaliyet gösteren Çin bankaları arasında Industrial & Commercial Bank of China, Agricultural Bank of China, Bank of China ve China Construction Bank bulunuyor.

China Construction Bank, Reuters’ın sorularına cevap vermeyeceğini bildirdi. Diğer üç banka sorulara yanıt vermedi.

Popüler İçerikler

Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
YORUMLAR
04.03.2022

avrupa ve amerika da bundan zararlı çıkmayacak mı? bu saatten sonra zenginler mal varlıklarını bu ülkeler koyar mı diye bir soru çıkıyor ortaya. en basit örnek ruslar bir daha yatırımlarını batıya koyar mı? herkes parasını kendi ülkesinde tutmak isteyecektir. küresel dünya savına biraz ters bir hamle oldu sanki

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ