Palyaçoların Neden Bazı İnsanların En Büyük Kâbusu Olduğunu Bilim Açıklığa Kavuşturuyor!

Medeniyet tarihimizde eğlendirme amacıyla ortaya çıkıp kitlelere korku salan, palyaçodan öte bir ikinci örnek daha sanıyoruz ki yoktur. Çocukluk zamanında kişinin sadece kendisinde olduğunu düşünerek gizlediği bu korkunun yaş büyüdükçe birçok insanı etkilediği anlaşılsa da sebebi bir türlü bilinmez, en azından bilinmezdi. Modern çağın iblisi palyaçolardan korkmanın sebeplerini bilimin ışığında açıklıyoruz!

Palyaço figürleri arasında en az korkutucu (ya da en sevimli) olanı sanıyoruz ki Ronald McDonald, onun hakkını yemeyelim.

Ronald McDonald gibi istisnalar dışında palyaçolardan korkmanın gayri resmi bir adı var : Koulrofobi

'Palyaçodan ne korkulacak ya?' demeyin, bu fobiye sahip kişiler palyaço ile aynı ortamda olduklarında ya da bir palyaçonun kendilerine yaklaştığını hissettiklerinde titreme, nefes kesilmesi ve hatta bağırma gibi refleksler gösterebilir. Anlık bir etki gibi görülse de bu durumun psikolojik olarak kalıcı etkiler bırakma riski de var.

Palyaçolardan korkmamızın bilimsel bir sebebi olmadığı, münferit olaylar sebebiyle yaşandığı düşüncesi doğru değil.

Yaşanan bu korku süreci tamamen beynimizin işleyişiyle ilgili bir durum. Basitçe açıklayalım: Beynimiz bir surat gördüğünde onu hızlıca analiz edecek bir mekanizmayla donatılmıştır. Bu mekanizma görülen suratın ifadesine göre kişinin bizim için bir tehdit oluşturup oluşturmadığını analiz eder.

Bir 'an' süresinde gerçekleşen bu işlemle kişiyi ifadesine göre zararlı ya da zararsız olarak kategorize ederiz.

Palyaçoların suratı ise yapıları gereği abartılı bir makyaja, aşina olmadığımız aksesuarlara ve keskin hatlara sahip. Bu orantısız surat yapısını gören beynimiz ne yapacağını şaşırıyor ve adeta tekinsizlik alarm veriyor.

Palyaçoların yüreklere korku salmasının tek sebebi orantısız hatları ve abartılı yapıları değil.

Şuradan detayları görülebilecek araştırmanın sonuçlarını yorumlayarak bazı sonuçlara ulaşılıyor. Öyle ki palyaçoların makyajları zihnimizde bir nevi maske gibi algılanıyor ve gerçek duygularını anlayabilmemize izin vermiyor. Bu da kaygıyı ve ardından korkuyu tetikleyen olası sebeplerden biri olarak gösteriliyor.

Gözler kalbin aynası olduğu kadar korkunun da kaynağı olabilir.

İnsan beyni karşısındaki kişiyi tanımaya gözlerden başladığı için palyaçolarda gözleri tanımlayan makyaj olağanın dışında bir durumla karşılaşmışız gibi hissettirir.

Madem herkes palyaçolardan korkuyor, bu palyaçolu korku filmlerine kim gidiyor?

Palyaçoların yarattığı korku ve genel olarak korku imgesi içeren filmleri izleme arzusu aslında hiç garip değil.

Psikiyatri alanında çalışan akademisyen Steven Schlozman'a göre bazı kişilerin korku deneyimine ilgi duymasının sebebi korku ögelerinin beynimizde yap-boz aktivitesiyle aynı etkiyi uyandırması olabilir.

Ayrıca korku filmleri esnasında yaşanan yap-boz deneyimi bir noktadan sonra hayatta kalma mücadelesine benzer bir yapıya evrilir.

Palyaço korkusunu sanat dünyasında yeşerten karakter Pennywise'ın da hakkını teslim etmek gerek.

Stephen King'in It(O) adlı romanıyla rüyalara girmeye başlayan bu karakter 1990 yılında bir mini dizi olarak hayata geçerek görsel olarak da zihinlere kazınmaya başladı. O dönem romanıyla ya da dizisiyle haşır neşir olan kişilerde palyaço korkusunu büyük ölçüde tetiklediği de söylenir.

Yazarın diğer romanlarında da yer alan karakter dünyamızdan değil, bir uzay vatandaşı.

'Korkmuş et' sevgisi yüzünden insanları korkuttuğu bilinen meşhur palyaço Pennywise o kadar yaşlı ki Büyük Patlama'dan dahi önce var olduğunu söyleyebiliriz.

It(O)'in 1990 yapımının ardından geçtiğimiz hafta vizyona giren yeniden uyarlama sinema filmi eski korkuları yeniden canlandırıyor.

Filmin yapımcısı Andy Muschietti'nin açıklamasına göre bu yeniden uyarlamada daha fazla korku ögesi oluşunun sebebi Pennywise'ın artık neşeli palyaço yerine ifadesiz palyaço olması. Eski korkulara bir de zihnimizin ifadesizlik karşısında ortaya çıkardığı kaygıyı eklediğimizde neler olacak? Sinema salonlarında hep birlikte korkacağız.

Popüler İçerikler

İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
YORUMLAR
15.09.2017

Korku filmlerine çok fazla gidilmesinin sebebi tüm ürkutucu olayları zor durumda olan kahramanların yaşadıklarını dışarıdan güvenli bir ortamda izliyor oluşumuzdan zevk almamız diye okumuştum bir yerde. Hatta bu yüzden ki en korkunç filmler o kültürde en çok korkulan varlıkları temel alan filmler. Bu Abd'de kötü ruhtur, ülkemizde cindir. Çünkü her an her yerde olabilen bu varlıklara inandığımız için kendimizi tam olarak olayın dışında göremiyoruz ve risk altında hissediyoruz. Sürekli 'Niye Türkiye cin den başka korku filmi çekmiyor diye soruluyor da ne çekilsin? Vampirden korkarmı Türk, Kurt adamdan korkarmı hiç? Ama cinin ismini anmaktan bile ödümüz kopuyor.

15.09.2017

ronald mcdonald pennywise dan daha çok insanın ölümüne sebep olmuştur

15.09.2017

Bak bu iyiydi jfkasjklşsfhsş

Ay ben palyaço ismini duyunca (yazarkende) nefes alışım bile değişiyor kendisini görünce (ki fotoğraflarda gördüm) bağırasım geldi

TÜM YORUMLARI OKU (17)