Özge Selçuk Bozkurt Yazio: Sakura Zamanı

Japonyanın ulusal simgelerinden biri  olan Sakura’ların zamanı şimdi. Öyle ki küresel iklim değişiklikleri sebebiyle son 200 yıldaki en erken çiçek açış zamanı bu yıl saptanmış.

Narin bitkiler, ortam ve şartlardan en kolay etkilenenlerden.

Bu sinyallere “insanlık” çözüm bulamazsa, doğa da çaresiz kalacak; sıra diğer canlılara erkenden gelecektir...

Aktivist yanım şöyle dursun, gelin Sakura’lara yakından bakalım:

“Şimdi Japonya’da olmak vardı”  diye müzikal bir girişle başlayayım yazıma ;)

Ruh dinlendirici bir görsel şölen sunan Sakura’lar bilimsel olarak:

Plantae Aleminin

Magnoliophtyta (Kapalı Tohumlular) Bölümünün,

Magnoliopsida (iki çenekliler sınıfının)

Rosales Takımının

Rosaceae (Gülgiller) Familyasının

Prunoideae Alt Familyasının

Prunus yani kiraz cinsinden.

Özetle Türkçeye de kiraz çiçeği olarak yerleşmiştir.

Japonya baharının müjdeleyicisi olan bu çiçek,

Çok yavaş açar, kısa bir süre çevreye ahenkli bir güzellik katar ve sonra dallarından düşerler...

Her yeri pembenin tonlarına bırakarak, ölümleriyle bile dünyayı güzelleştirmeye devam ederler.

Japon kültüründe de samuraylık ile kamikaze pilotlarıyla özdeşleşmiş bu çiçeğin felsefesi hayat ile ölümün bir anda ve iç içe olduğuna dayanır. Güçlü ve heybetli bir savaşçı iken ölmeyi temsil eder ve ölümü ise çok güzel bir çiçekle sembolize eder. Saygı duyulması da bu yüzdendir.

Kişisel gelişime göre Sakura:

“Sen yaşarsın (kiraz çiçeği ağacı gibi)

Bedenin kısımları her yıl çiçek açar ve dökülür

Ama hayat seni her bahar yenilemeye devam eder.” der insana

Yaşamdaki iniş çıkışları da temsil ederken hayata baharın elbet geleceği, yine çiçeklerin açacağı ümidiyle sabretmeyi de temsil etmektedir.

Sakura zamanı, Zen Felsefesin de dediği gibi, tüm benliğinizle orada olup, kendinizi sadece o ana bırakmak, o ahengi tüm duyularınızla yaşamayı da ifade etmektedir…

Başka bir şeye odaklanmadan... Sadece orada olup o güzelliği gözlemlemektir.

Japonya’da olamasak da bilgisayarımda arka fonda Sakura çiçekleri görüntüsüne bakarken dedim ki:

Şimdi yapılacak ve ertelenen işler kafamızda varken bu mümkün mü peki? Görüntü de olsa bir süre bakakaldım görüntüye, nasıl güzel bir gerçeklik! :)

Diyoruz ya hayat düzeni şart,

Ertelenen işleri tamamlayıp,

Yeni bir iş almayacağınız bir izin dönemi (bir gün bile olsa) belirlemek,

Başta telefon olmak üzere cihazlardan uzaklaşmak

Ayırdığınız zamana yetecek yiyecek almak

Ve bir günlük rutinleri resetlemek...

Güzel bir parkta ya da sessiz bir köşede sevdiğiniz bir işle meşgul olmak, sadece onunla.

Bedenimize, benliğimize  yatırım yaparak yaşamak...

Belki bir SAKURA ZAMANI kadar.

Hayat kısa Sakura'lar gibi.

Ben’e Beden’e iyi bak...

Popüler İçerikler

Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!