Gazeteci ve eğitim danışmanı Şafak Coştu Twitter hesabından özel okulların geldiği vahim noktayı ve sistem içerisinde öğretmenlerin nasıl değersizleştirildiğini paylaştı. Coştu, bir yandan desteklenirken diğer yandan eleştirilerin de hedefi oldu. Bakalım bu tartışmada sizin tarafınız hangisi olacak? Haydi buyrun....
Bu sistem içerisinde de olan yine çocuklarımıza oluyor. Az çok parası veliler devlet okulundaki eğitimi beğenmeyip çocuğunu özel okula veriyor. Özel okulların çoğunda da öğretmenler az maaşla çalıştırılıyor. Bu noktada da pek bir sağlıklı eğitim alışverişi gerçekleşmiyor. Veli, parasını verdiği için öğretmene köle muamelesi yapabiliyor. Anlayacağınız hem devlet hem de özel okullardaki sistem başlı başına büyük bir problem.
Siz ne düşünüyorsunuz?
Finlandiyada da özel okullar yasak ve herkes kendi yakınındaki okula göndermek zorunda çocuğunu. Zengini de fakiri de aynı okula gidiyor. Kişi çocuğunun gittiği okula yardımda bulunmak istiyorsa parayı eğitime veriyor. Böylece para eşit dağılıyor ve daha eşit bir eğitim sağlanıyor. En güzeli. Sağlığın ve Eğitimin özeli olmamalı. Ama bunun için de bundan kendine kar çıkaranlar öncelikle vazgeçmeli. Bu da Türkiye'de olabilecek bir şey değil. O yüzden paran varsa mis, paran yoksa pis.
Turkiye'de yasiyoruz. Bugunun kosullarina gore dusunmek zorundayim. Sistemi ne bu hale getiren benim ne de duzeltmesi gereken benim. Ben sistem elestirisi yapicam diye cocugumu kalitesi yerlere dusmus devlet okuluna gondermem bobregimi satar elimdekinin en iyisini veririm. Kimse ozele gonderen veliyi suclayamaz. Suclanmasi gereken parasiz egitimi bu hale getiren sorumlulardir.
Özel okullardaki öğretmenlerin devlet okullarındaki öğretmenlerden metodoloji ya da kalite açısından ne gibi bir fark var ki çuval dolusu para ödüyoruz? Şunu unutmamak lazım ki her şey öğrencinin kendisinde biter. Özel okulda çocuğunuzun kafasına enjekte etmiyorlar bilgiyi sonuçta. Çalışan her yerde başarır.