Oyunlarda her şeyden önce gerçeğin sınırlarında dolaşan grafiklere önem verenlerden misiniz? Öyleyse gerek oynanışları, gerekse de derin hikayeleri ile öne çıkan bu piksel grafikli oyunlara da bir şans vermenizin zamanı gelmiş demektir.
Oyunlarda her şeyden önce gerçeğin sınırlarında dolaşan grafiklere önem verenlerden misiniz? Öyleyse gerek oynanışları, gerekse de derin hikayeleri ile öne çıkan bu piksel grafikli oyunlara da bir şans vermenizin zamanı gelmiş demektir.
Hangimiz zaman zaman içinden her şeyi bırakıp sakin bir kasabaya yerleşerek tarımla uğraşmayı geçirmemiştir ki? İşte bu grafikleri ile pek de gösterişli olmayan ancak oyuncuya sunduğu pek çok alternatif seçim, neşeli karakterler ve sevimli bir kasaba ile sizi bir anda içine çekiveren oyun ile bu hayallerinizi ekran başında da yaşayabilirsiniz.
Bir pasaport polisi olmak ne kadar eğlenceli ya da sıra dışı olabilir ki? İşte Papers, Please bu sorunun cevabını veriyor. Bir pasaport memuru olarak baskıcı bir rejimin altında çalışan sıradan bir vatandaş olarak yapacağınız seçimler sizi, ailenizi ve hatta ülkenizi etkileyebiliyor.
Ekrandaki birkaç pikselin sizi korkutamayacağını düşünüyorsanız henüz Pony Island ile tanışmamışsınız demektir. Oldukça sevimli bir dünya içerisinde başlayan oyunun giderek aldığı karanlık hal ve size oynadığı akıl oyunları kesinlikle görülmeye değer.
İşte gerek sanat ve mekan tasarımıyla, gerek oynanışı, gerekse de görsel tarzı ile tam bir başyapıt. Blasphemous bu güne dek eşine pek az rastladığımız bir yapım. Oyunun zorlayıcı olduğu kadar insanı hırslandıran yapısına bir de göz kamaştıran pixel art gotik teması eklenince ortaya çıkan sonuç da şahane oluyor.
Son yılların en başarılı piksel grafikli oyunlarından olan Octopath Traveler ile 8 farklı maceracı ile şahitlik edebildiğimiz 8 farklı maceranın içinde buluyoruz kendimizi. Bu maceralar esnasında karşılaştığımız düşmanlar, yol aldığımız geniş dünya ve atmosfer ise görülmeye değer.
Baştan uyarıyoruz, bu yapımı deneyimlemeden önce yanınızda bir parça mendil bulundurmanız yararınıza olabilir zira To The Moon gözyaşlarınızı kolay tutabileceğiniz bir yapım değil. Smsıcak ve duygu yüklü hikayesi ile kesinlikle bir şans verilmesi gereken yapımlardan.
Undertale yalnızca tek bir kişi tarafından geliştirilen ve tüm dünyada beklenmeyen bir başarıya imza atarak milyonlarca oyuncuya ulaşmış bir yapım. Oyunun esprili dili, farklı oynanış tarzlarını benimseyebilmeniz ve seçimlerinizin önem arz ettiği yapısı onu vazgeçilmez kılıyor.
Bu aksiyon platformer oyunu da bizlere keyifli bir dövüş ve oynanış mekaniklerinin yanı sıra eşine az rastlanır bir görsel stil sunmak konusunda oldukça başarılı.
Asla pes etmemek, tekrar tekrar denemek ve yeniden başlamak sizin kanınızda varsa Dead Cells sizin oyununuz. Hızlı ve akıcı oynanışı, insanı hırslandıran ve yeniden denemeye teşvik eden yapısı ile Dead Cells de son yılların sevilen bağımsız yapımlarından.
Size Terraria'yı nasıl anlatabiliriz bilmiyoruz, çünkü kesinlikle kendiniz deneyimleyip buna bir isim koymalısınız. Yine de kısaca deneyecek olursak Terraria'yı 2D bir Minecraft olarak tanımlayabiiliriz. En az onun kadar özgürlük sunması da cabası!
Bu kez karşımızda çözmemiz gereken bir gizem, ortaya çıkartmamız gereken sırlar var. Birinin sosyal medya hesaplarını, maillerini, mesajlarını, kısacası telefonundaki her şeyi kurcalarken dikkatli davranmalısınız.
Başarılı bir bağımsız Türk yapımı olan URUZ ilhamını Türk tarihi ve mitolojisinden alıyor. Tehlikeli yolculuğumuz boyunca ise fantastik yaratıklar ve tehlikeli düşmanlarla bol bol yüzleşmemiz gerekiyor.
Mezarlık bekçisi olmanın bu kadar huzurlu, ancak zaman zaman da tehlikeli olabileceğini kim tahmin edebilirdi ki? Graveyard Keeper ile ortaçağda bir mezarlık bekçisinin hayatına yakından bakma şansını elde ediyoruz.
oyunda grafik önemli. 2d ve/veya piksel grafikli oyun oynamam, böyle gazladılar konu güzel diye birkaç tane aldım ama oynayışı sıkıyor hiçbirinin devamını getiremedim. 3d yapsınlar aynı konuyu o zaman oynarım. bu arada şu stardew valleyi her yerde görmekten bıkkınlık geldi.
zevkler renkler meselesi.. ben alışamadım piksel oyunlarında... benim için oynanış önemli.. cs.16 cs GO... benim için başyapıt dark souls 1'dir.. mükemmel bir harita sistemi, güzel oynanış.. grafikler ne iyi ne kötü (eski sistemler oynatabiliyor) zor oyun diyenler kumda oynasın.. lordvassel'i aldıktan sonra oyun çocuk oynuna dönüyor