“Fazla mükemmeliyetçiyim”.
Nedense bu yakınma daima bir parça övünç tınısı barındırır. Halbuki tüm klinik çalışmaların (ve zaten kendi deneyimlerimizin) de gösterdiği gibi, mükemmele ulaşmayı hedeflemek aslında hiç de gerçekçi, verimli ve sağlıklı bir beklenti değil.
Buyrun mükemmeliyetçiliğin kişi için ne kadar zor ve yıpratıcı bir huy olduğunu inceleyelim.
Çok ciddi bir problem bu mükemmeliyetçilik. Kendimden biliyorum :)) Ciddi danışmanlıklar ve telkinler ile normale döndüm. Tabi migren ve mide ülserini de hatıra olarak hala üstümde taşımaktayım. Gerek yok abi. Çok aşırı rahatlığın da zararı var ama, "ben elimden geleni yaptım mı? Yaptım. Olursa olur, olmazsa olmaz" deyip geçmeyi öğrenmeli insan.
Mükemmelliyetçilik cidden rahatsız edici bir durum. Çoğu zaman detaylara takılmaktan asıl yapmam gerekeni unutuyorum. 4 Başarım dahi olsa tek bir başarısızlığım 4 başarımı gözümde sıfıra çekiyor ve kusursuz görünümü bozuyor. Ben tek başarısızlığıma odaklanıp 4 başarıyı görmezlikten geliyorum. İsteklerim hedeflerim hep en üstte oluyor başarısız olma ihtimali tedirgin ediyor. Başarısız olursam kendime fazla acımasız oluyorum. Hataya tahammül edemiyorum ve kendimden bildiğim bir durum olan bu olay cidden rahatsız edici bir sorun.
Bir de buna orjinal olma takıntısını ekleyin tadından yenmiyor.