Oteller ve Küçük İşletmeler Sahili Halka Kapatabilir mi? Nevşin Mengü'nün Paylaşımı Tartışma Yarattı!

Gazeteci Nevşin Mengü, Sarıyer Kilyos'ta sahilin daha önce halka açık bir bölümünün işletmeye kiralandığını duyurdu. Yaz aylarında Ege ve Akdeniz'e gidemeyen ve sıcaktan bunalan İstanbullular için bir kaçış noktası olan Kilyos'ta sahillere para ile giriş yapılması tepkiye neden oldu. 

5 yıldızlı oteller ile beraber bazı işletmeler de vatandaşın yaz aylarında denize girebileceği noktaları sınırlamaya devam ediyor.

İstanbulluların şehir içindeki kaçış noktalarından biri olan Kilyos'ta daha önce halka açık olan bir plajın işletmeye "kiralandığı" ve vatandaşların plaja girişine belirli saatler dışında müsaade edilmediği öğrenildi.

Gazeteci Mengü'nün paylaşımında ücret ödemek istemeyen kişiler için yürüyüş saatleri belirlendiği görüldü.

Yürüyüş için söz konusu noktadan geçiş yapmanın gerekli olduğunu belirten Mengü paylaşımında şunları aktardı 👇

Gazeteci paylaşımının devamında ise şu ifadeleri kullandı: 

'Belediye kendileri cankurtaran hizmeti veremediği için bu işletme cankurtaran hizmeti versin diye bu kiralamayı yaptığını şikayetçi olan Sarıyer halkına iletmiş.

Ancak bu pahalılıkta parası olmayan burnunun dibindeki denize giremesin mi? zaten daha ileride pahalı, isteyenler için farklı hizmet sağlayan işletmeler var. Kıyının en azından bir kısmının kullanıma açık olması gerekir.'

Plajlar belli bir zümrenin dışındakilere kapatılabilir mi, yasa ne diyor?

Kıyı Kanunu'nun 4. ve 5. maddesinde denize 50 metreden yakın yerler herkesin kullanımına açıktır deniliyor. Kanunun 4. maddesinin 'Toplumun Yararlanmasına Açık Yapı' başlıklı kısmında şöyle denilmekte; 'Mevzuata göre tespit ya da tasdik edilmiş kural ve ücret tarifelerine uygun biçimde, getirdiği kullanımdan belirli kişi ya da topluluklara ayrıcalıklı kullanım hakkı tanımaksızın yararlanmak isteyen herkese eşit ve serbest olarak açık bulundurulan ve konut dokunulmazlığı olmayan yapıdır'. 

5. maddede ise 'Kıyılar ve doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan araziler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz.' denilmekte.

Sahili parselleyen şirketlerin ücret talep edebilecekleri durumlar kıyı kullanımından bağımsız...

Avukat Yağız Gündoğdu geçmiş dönemde yaptığı açıklamada söz konusu tartışmalara dair soru işaretlerini gidermişti. 

Gündoğdu açıklamasında işletmelerin ve otellerin yasa dışı tutumlar sergilediğini belirterek şu ifadeleri kullanmıştı: 

''Kuzey'den Hatay'a kadar kıyı şeridimizi parselleyen işletmeler, beach clublar, tatil köyleri vs. denize ulaşım için çeşitli adlar altında para alıyorlar. Örneğin şezlong hizmeti karşılığı adı altında, DJ performansı hizmeti karşılığı olarak, bir ücretiz yerli içki karşılığı olarak vs. ücret alıyorlar vs…

Öncelikle her vatandaş, ülkenin bütün denizlerinden ücretsiz bir şekilde yararlanacağını bilmeli. Bir plaja girdikten denize girme hakkı sağladıktan sonra bir hizmet veriliyorsa, işletme o hizmet için ücret alabilir. Örneğin şezlong için ücret alabilir. Ama talep olmadan bu da yapılamaz. 'Sen şezlonga oturmasan dahi senden şezlong parası alırım' gibi bir şey söz konusu değil. Belediye o işletmeye işgaliyeyi, halkın plaja girmesini engellemesi için değil, o plaja girenlere hizmet sunması için veriyor. Bunun aksi, kanunun etrafından dolanılmasıdır.'

Plajların gerçek sahibi kim?

Sahillerde yaşanan tartışmalı durumu değerlendiren Tüketici Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin plajların halka ait olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürmüştü: 

'Değnekçilik sadece otoparklarda değil, sahil kenarlarında da yapılıyor. Üstelik sadece özel işletmeler değil kamu kurumları da bu yanlışın içinde. Hiç kimse sahil kenarlarını mülk edinemez. Plajların sahibi millettir. Plajları millete kapatamaz, denize giriş için para alamazsınız.'

Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz de geçtiğimiz yıl yaptığı bir paylaşımla kıyının halka kapatılmasına tepki göstermişti.

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Gürdeniz paylaşımında 'Anayasamıza göre kıyılar halkındır. Burası İstanbul Boğazı Poyrazköy mendireği. Kıyılar yağma ve işgal altında olunca halk artık mendireklerden denize giriyor. İstanbul sahillerinde kumsalda yüzmek için adam başı en ucuz yer 150 TL. Denize bu kadar yakın ama uzak kalmak. Yazık.' ifadelerini kullanmıştı... 

Kaynaklar: BBC Türkçe / Independent Türkçe / Evrensel

Popüler İçerikler

Nasip Olur mu Be? İstanbul Boğazı'nda "Seni Yerler" Dinleyen Adam Yalı Balkonunda Sezen Aksu'yla Karşılaştı!
Hülya Avşar'a Evlenmek İstediğini Söyleyen Murat Boz "Artık Tahammülüm Yok" İtirafıyla Gündem Oldu
İsrail Yuhalandı: Bol Kaoslu Eurovision 2024’ün Birincisi Belli Oldu!
YORUMLAR
19.07.2023

Halk olarak temiz ve güzel bırakmayı bilsek bunlara gerek kalmaz diye düşünüyorum, her halükarda haksızlık bu ama bizim gibi millette müstahak. deniz ve sahilleri bok içinde bırakıp gittiklerini hepimiz görüyoruz

19.07.2023

ajsjjsjs manyak 😁 yalnız ciddi anlamda temizlik sıkıntımız var milletçe

19.07.2023

Kıyılar halkındır. Kimin malını kime kiralıyorlar

AKP'nin CHP den ne farkı var yada CHP bin AKP den İkiside yandaslarına çalışıyor vatandaşa hizmet 0

TÜM YORUMLARI OKU (16)