Osmanlı'nın Sevilmeyen Yüzü Cellatlar Hakkında Bilinmeyen 13 Gerçek

Osmanlı'nın en sevilmeyen yüzü olarak bilinen cellatlar pek çok yönüyle sırlarını muhafaza ediyor. İşte cellatların kimi kan donduran sırları...

1. Cellatlar Osmanlı'nın kudretli olduğu 15'inci yüzyılda kullanılmaya başlanmış ve başta devlet adamları olmak üzere idam cezasına çarptırılan her kimse ölümü cellatların elinden oldu.

2. Bostancı Ocağı'na bağlı bir ocaktan türeyen cellatlar, genellikle o dönem Hırvat ve Çingeneler arasından seçilirdi.

Cellatların en önemli ortak noktası ise hem sağır hem de dilsiz olmalarıydı. cellat olacak kişilerin işe başlamadan önce dilleri kesiliyordu.

3. Peki padişah neden cellatların dilsiz ve sağır olmasını istiyordu?

Bundaki amaç cellatların idam ettikleri şahsın son çığlıklarını duymasını engellemek ve yaptığı işten olumsuz yönde etkilenmesini önlemekti.

4. Cellatların arasında da rütbe esastı. Örneğin devlet adamlarının idamı söz konusu olduğunda bunu sıradan bir cellat değil, cellatbaşı ismindeki bostancıların lideri gerçekleştirirdi.

Vezir ve kazasker gibi devlet büyüklerinin idamında bulunan cellatbaşları padişahın idam fermanını kurbana okur, daha sonra da son görevini yerine getirirdi.

5. İdam kararı alınan kişi önce Topkapı Sarayı'nda bulunan Cellat Çeşmesi'nin önüne getirilir burada cellatın kılıç darbesiyle infaz gerçekleşirdi.

6. Cellat Çeşmesi, adını cellatların idam sonrası kanlı kılıç veya baltalarını yıkadığı çeşme olması nedeniyle almıştır.

Çeşmenin önündeki taş ise infaz edilen kişinin ibret alınması için kellesinin sergilendiği seng-i ibret taşıdır.

7. Ancak infaz işlemi sadece bu çeşmenin önünde gerçekleşmez, Balıkhane Kasrı'nda kementle boğularak mahkum öldürülür, ardından cesedinin ayağına taş bağlanması itibariyle denize atılırdı.

8. Vezirler, sadrazamlar, devlet adamları genellikle boğdurulur, sıradan şahısların kılıçla başları vurulurdu.

Osmanlı kanı kutsal görüldüğünden infaz işlemi hanedan mensupları söz konusu olduğunda farklı işlerdi. Hanedan mensuplarının kanı akıtılmaz, boğdurularak idam edilirlerdi. Özellikle Osmanlı şehzadelerinin yay kişiri ile boğdurulduğu bilinir.

9. İdam edilecek şahıs, İstanbul dışında bir bölgedeyse, kesilen başının bozulmaması için bal dolu bir torbaya konulurdu.

Daha sonra torbaya konulan mahkumun kellesi sultanın huzuruna öylece getirilir, bir tepsi içinde padişaha gösterilip, ibret taşına konulur, üç gün teşhir edilirdi.

Bu nedenle özellikle devlet adamlarının pek çoğunun çift mezarı bulunur; zira başı bir yerde bedeni ise yine başka bir yerde gömülü olurdu.

10. Viyana kuşatmasındaki başarısızlığıyla bilinen ve padişahın gazabına uğrayan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa da benzer şekilde başı kesilmiş, başı bal torbasına konularak payitahta gönderilmişti.

Cesedi ise denize atılmıştı.

11. Cellatların mezarlarının pek çoğunda isim yazılı değildir; doğum tarihleri vb. hiçbir bilgi mezar taşlarında yoktur.

Buradaki amaç ise zaten dua alamayan cellatların üstüne bir de ismi üzerinden beddua almamalarıdır. Aynı zamanda cellatların yakınlarının da hayatı bu şekilde korunmak istenmiş.            

Eyüp Mezarlığı'nın en eski isimleri aslında cellatlardır. İstanbul'un ücra tarafında kaldığı yıllarda buraya gömülmüşlerdi.            

Cellatların uzak yerlere gömülmesinin nedeni ise halkın cellatların mezarlarını yakınlarında görmek istememesiydi.

12. Osmanlı'da çeşitli işkence yöntemlerinden biri mahkumları yağlı kazığa oturtma yöntemiydi.

13. Bahadır Boysal’ın 2003 yılında çıkan ‘Mankurt (Osmanlı İşkenceleri)’ isimli kitabında bu yöntem bakın nasıl anlatılmış;

'Bir kazığa oturtma durumu var mesela Osmanlı’da. Sarayın önünde türkü çığırmak bile buna neden olabilmiş. Aslolan kurbanın hemen ölmemesi. Hemen ölürse cellat da öldürülüyor.'

Popüler İçerikler

Enteresan Çıkışları ve Görgüsüz Paylaşımlarıyla Meşhur Murat Övüç'ten Kadınları Hedef Alan Hadsiz Yorum
DEM Partili Batman, Mardin ve Halfeti Belediyelerine Kayyum Atandı
Kayyum Atamaları Sonrası İlk Kez Konuşan Devlet Bahçeli, 'Öcalan' Çağrısını Yineledi
YORUMLAR
01.10.2021

Dilsiz cellat ferman okuyor??

01.10.2021

İçinden okuyorsa demek 🤪

01.10.2021

Adam sağırsa konuşmayı bilmez, dilini kesmek saçma geldi, dilsiz ferman okuyor, rütbe var, bunlar bi topluluk ama nasıl kendi aralarında anlaşabiliyorlar, okuma yazma oranı sağlıklı insanlar arasında düşükken, okumayı nasıl öğrettiler o dönem v.s v.s... Bana çok çelişkili ve saçma geldi.

Dilsizse nasıl ferman okuyor? Bunlar nasıl anlaşıyor sağırsalar eğer? yazı ile anlaşıyorlarsa sağır adama nasıl öğretmişler gibi gibi kafamda deli sorular

29.07.2022

O zamanda dilsiz ve sağır cellatlara işaret dili öğretilirdi. İnfaz gerçekleştirmek için padişahın önüne getirilen şahıs şehadet getirir sonra cellat padişaha bakar padişah baş sallarsa veya 2 parmağını tahttın köşesine dokundurursa bu infaza izin veriyorum anlamına gelirdi ve infaz öyle edilirdi

TÜM YORUMLARI OKU (15)