Güzellik yüzyıllar önce de en az bugünkü kadar önemli bir konuydu. Peki haremdeki kadınlar neden bu kadar güzeldi? Güzelliklerini neye borçluydular? İşte bu soruların cevapları
Güzellik yüzyıllar önce de en az bugünkü kadar önemli bir konuydu. Peki haremdeki kadınlar neden bu kadar güzeldi? Güzelliklerini neye borçluydular? İşte bu soruların cevapları
Günün büyük bölümünü hamamda geçiren kadınlar için en önemli şey kusursuz bir cilde sahip olmak. Bunun uzun saatler keselenip ölü derilerden arınıyorlar. Ciltleri hem daha parlak hem de bebek poposu gibi yumuşak oluyor.
O dönemde sabun güzellik için kullanılan ürünlerin başında geliyor. Sabunların kokusunu ve şekillerini kadınlar kendileri belirliyor ve onlara özel sabun üretiliyor.
Saçlar sabunla yıkandıktan sonra sertleştiği için ebegümeci ve hatmi çiçeğinden yapılan özel yağlarla saçlara bakım yapılıyor. Saçlar hem ipek gibi oluyor hem de hoş kokuyor.
Kadınlar kil ve suyu karıştırıp kapların içinde bekletiyor, sonra da yüzlerine sürüyorlar. Kil hem antiseptik hem de yağ dengeleyici olduğundan saç bakımında bile kullanılıyor.
Keselenen ciltleri kuruyup çatlamasın diye kadınlar özel hazırlanmış yağlarla masaj yaptırıyorlar. Zeytinyağının içine atılan gül yapraklarıyla hoş bir yağ elde ediliyor. Bir de susam yağını tercih ediyorlar. Özellikle eller, ayaklar ve tırnaklar bu yağlarla güzelleşirken yüzleri için de badem yağını kullanıyorlar.
Gül suyu harem kadınlarının sürekli kullandığı bir başka ürün. Hem cilt temizliği için hem de güzel kokmak için gül suyunu ellerinden düşürmüyorlar.
İçerdiği meyve şekeri ve antiseptik olması sebebiyle limonu yüzlerine sürüyorlar. O dönemde güzel olmanın başlıca koşullarından biri beyaz tenli olmak. Kadınlar ellerine ve yüzlerine beyazlatıcı olarak limon suyu sürüyorlar.
Neyi ne kadar yediklerine çok dikkat ediyorlar. Özellikle bahar aylarında çok az besin tüketiyorlar. Bunların başında kanı ve bağırsakları temizleyen kiraz geliyor.
Sabunla yıkandığı için kuruyan saçları beslemek ve daha güzel kokmalarını sağlamak için Safiye Sultan'ın kullandığı losyonu siz de yapabilirsiniz. Bir bardak ebegümeci ve hibiscus(kerkede) 1litre suda 15 dakika kaynatılıp süzülüyor. Soğuduktan sonra saçlar yıkanan saçlar bu suyla durulanıyor. Sonuç: mis kokulu ve karışmayan saçlar.
Bir çay bardağı kabak çekirdeği havanda dövülüyor. Bir su bardağı zeytinyağı ve bir yemek kaşığı gül yağı ekleniyor. Bir hafta kapalı bir cam kavanozda ve serin bir yerde bekletildikten sonra süzülüyor. Bu karışım banyo sonrası tüm vücuda uygulanıyor. Sonuç: pürüzsüz, nemli ve parlak bir cilt.
Makyaj malzemelerinin henüz olmadığı bir dönemde kadınlar çekici olabilmek kendi malzemelerini kendileri üretiyorlar. Elmacık kemiklerini vurgulamak için kullandıkları allığın tarifi şöyle: Bir çay bardağı gül goncası ve bir çay bardağı hibiscus havanda dövülüyor. Yanak bölgesine sürüldüğünde allık görevi görüyor ve hoş bir koku yayıyor. Sıcak suyla sulandırıp parmak uçlarıyla dudaklara sürüldüğünde kiraz rengi ruja dönüşüyor.