En genel tanımıyla tımar, devlete sağlanan belirlenmiş bir hizmetin karşılığında ücret yerine toprağın verilmesidir. Tımar kelimesi Farsça bir kökten gelmektedir. Acı, sadakat, ızdırap ve bakım anlamlarına gelmektedir. Tımar sistemi nedir, Osmanlı'da tımar sistemi nasıl çalışır, tımar sisteminin faydaları nelerdir? Şimdi sizlerle...
Osmanlı Devleti zamanında uzun bir süre boyunca uyguladığı toprak ve vergi sistemine Tımar sistemi denmektedir. Bu sistem devlet mülkiyetindeki toprakları devlet memuru konumundaki insanlara maaş yerine verilmesidir. Farklı bir açıklamaya göreyse çalışan kişilere maaş yerine toprak verilmesine Tımar sistemi denilmektedir.
Tımar sistemi sayesinde maaş problemi çözülmekte ve topraklar ekilmektedir. Köylüler hem kazanç elde etmiş hem de toprak boş kalmamış olmaktadır.
Selçuklu Devleti'nde ve Osmanlı Devleti'nde asker ve memurlara toprak verilmekteydi. Bu topraklar maaş yerine geçmektedir. Selçuklu Devleti'nde bu sisteme ikta sistemi denmektedir.
Osmanlı Devleti'nde devlet için çalışan insanlara Tımar sistemi uygulanmaktadır. Topraklar verilirken kişilerin mevkileri ve konumlarına dikkat edilmekteydi. Tımar sisteminde toprakların düzenli olarak işlenmesi şartı bulunmaktadır. Bu sistem uygulandığı dönemde herkes tarafından desteklenmiştir.
Osmanlı Devleti'nin otoritesi artarken, maaş yükünün azalmasını sağlamıştır.
Arazilerin boş durmasının önüne geçmiştir.
Üretim devamlı hale gelmiştir.
Ordunun askeri gereksinim ve giderlerinin karşılanmasını sağlamıştır.
Toprağa bağlılığı artırarak insanları yerleşik hayata alıştırmıştır.
Vergi toplamak düzenli ve sistematik bir hale gelmiştir.
Tımar sistemi, para ekonomisinin ve ateşli silahların yaygınlaşmadığı zamanlarda iyi bir şekilde işleyişini sürdürüyordu. Yönetimin yeniçerilere verdiği önemin artmasıyla beraber maaşlarını hazineden alan bu askeri sınıf nedeniyle tarım arazilerinde asker önemini yitirmiştir. 19. yüzyılın başlarına kadar devam eden bu sistem Tanzimat Fermanı ile tamimiyle kalkmıştır.
Romanın uyguladığı bir sistemdir neden Osmanlıyla anıyorsunuz anlamadım