Osmanlı'da Lale Devri Hangi Padişah Döneminde Yaşanmıştır?

Pasarofça Antlaşması ile başlayan Lale Devri birçok ıslahatlara imza atılan bir dönemdir. Avrupalı devletler ile yaptığı mücadelelerden yorulan Osmanlı Devleti, Lale Devri ile oldukça rahat bir dönem geçirmiştir. Bu dönem Osmanlı İmparatorluğu'nun eğlence, barış, zevk, yenileşme döneminin başlangıcı olarak görülmüştür. Batı ve Osmanlı arasında siyasi, kültürel ve ekonomik ilişkilerin geliştiği bu dönemde, özellikle Fransa'nın yaşam şekli ve eğitimi İstanbul'a uygulanmaya çalışılmıştır. Fransa ve Osmanlı arasında sadece kültür alışverişi değil aynı zamanda ticari alışveriş de gelişmiş, bir yılda 500 ticaret gemisi gidip gelmiştir. Lale Devri sadece yenilikleriyle değil, aynı zamanda israfların çok olduğu bir dönem olarak da bilinir. Peki Osmanlı'da Lale Devri hangi padişah döneminde yaşanmıştır? İşte detaylar...

Osmanlı Devleti döneminde Lale Devri aslında sefa ve zevk dönemi olarak bilinmektedir. Lale Devri isminin verilmesi ise çok sonradan olmuştur. Yahya Kemal ve arkadaşı Ahmet Refik Altınay, bir sohbet sırasında Osmanlı Döneminin 1718- 1730 yıllarındaki yaşam şeklinin değiştirilmesi hakkında konuşurlarken, Yahya Kemal o dönemden Lale Devri olarak bahsetmektedir. Ahmet Refik Altınay ise Osmanlı'nın 1718- 1730 arasında geçen dönemiyle ilgili yazdığı kitapta Lale Devri adlandırmasını kullanılır. Bu dönemden sonra sefa ve zevk dönemi Lale Devri olarak anılır. Peki Lale Devri hangi padişah döneminde yaşanmıştır? İşte detaylar..

OSMANLI'DA LALE DEVRİ HANGİ PADİŞAH DÖNEMİNDE YAŞANMIŞTIR?

Lale Devri, 1718 yılında padişah III. Ahmet ve sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa döneminde başladı. Pasarofça Antlaşması ile başlayan bu dönemde birçok yenilikler yapıldı. Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi'nin oğlu ile Macar asıllı İbrahim Müteferrika'nın yardımı ile İstanbul'da ilk matbaa kuruldu. Yangın söndürmek için kurulan ilk modern kurum olan Tulumbacı Ocağı ise Gerçek Davud Ağa tarafından kuruldu. 

Bu dönemde denizcilik alanında da birçok ıslahatlar gerçekleştirilmiştir. Tersaneler kurularak ilk defa üç ambarı olan gemiler yapılmaya başlandı. Ayrıca bazı yazarların eserlerinde timsah şeklinde bir denizaltından söz edilmektedir. Boğazın güvenliğini sağlamak için ise Kız Kulesi'ne deniz feneri koyulmuştur. O dönemin sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, sanata ve edebiyata oldukça düşkündür. Sadrazam etrafında dönemin ünlü edebiyatçılarını, sanatçılarını ve musikicilerini toplamıştır. Bu dönemin en önemli yeniliklerinden biri de resmi çeviri ekibinin kurulması ve dünyanın önemli eserlerinin Türkçe'ye çevrilmesidir. Dönemin ünlü tezkirecilerinin eserleri de Fransızca'ya çevrilmiştir. 

Çiniciliği geliştirmek için çini atölyeleri ve ticareti geliştirmek için ise dokuma atölyeleri kurulmuştur. Yenilikler yapıldığı kadar sarayın eğlenceye düşkünlüğü artmış ve vergilerinde artmasına sebep olmuştur. Bu durumdan rahatsız olan halk, ulema ve yeniçeriler isyan etmeye başladı. Patrona Halil önderliğinde Üsküdar'da ayaklanan halk ve asiller, III. Ahmet'i tahtan indirdi. Lale Devri, 1730 yılında Patrona Halil İsyanı ile birlikte son buldu.

Popüler İçerikler

Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu