Osmanlı'da Bir LGBTİ Aktivisti: Devlet Yöneticisi ve Divan Şairi Enderunlu Fazıl Bey

'Hangi ülkenin erkekleri daha güzeldir? Hangi ülkelerin eş cinselleri daha iyidir? Aşk nasıl yaşanır?'  

Yaşadığı dönemde akıllara dahi gelemeyen sorulara cevap vermeyi görev edinmiş, eş cinsel olduğu için zor zamanlar yaşasa da bunu hiçbir zaman saklamamış ve hatta bununla övünmüş divan şairi, devlet yöneticisi Enderunlu Fazıl Bey'in hayatını sizler için derledik.

Kaynak: Murat Bardakçı, Osmanlı'da Seks

Osmanlı'da eş cinsellik denilince akla gelen ilk isimlerden biri, belki de Enderunlu Fazıl Bey'dir.

18. yüzyılda yaşayan Fazıl Bey, hareketli ve zor bir hayat yaşar.

Akka'da başlayan bir isyana katılmaları üzerine dedesi ve babası idam edilince o da İstanbul'a getirilir.

Padişahın emri ile kabul edildiği Enderun'da kendi cinsleri ile yaşadığı aşklarla "hedef" olur. Üçüncü aşkı da okuldan atılmasına neden olur.

Eş cinsel olması daima ona karşı bir tepki ve düşmanlık nedeni olsa da o pes etmez. Hatta bunu daha da vurgulayıp üzerine güzellemeler yapar.

Saray sonrası hayatı tam anlamıyla sefalet içinde geçer. İstanbul sokaklarında geçirdiği yıllarda Galata meyhanelerinde tanıştığı bir genç ile yedi aylık ilişkisi olur.

3. Selim'e yalvarmaları sonucu Anadolu'da idari görevlere verilse de umduğunu bulamaz ve borçlarıyla İstanbul'a döner.

Sürüldüğü Rodos'ta üzüntüden gözleri kör olsa da nasıl olduysa on yıl sonra yeniden açılır.

Enderunlu Fazıl, devlet yöneticiliğinin yanında ünlü bir Divan şairidir. Beş adet kitabı bulunan Fazıl eş cinsellik, aşk, diğer ulusların kadın ve erkekleri hakkında yazmaya özen gösterir.

Konularını özenle devam ettiren şairin yazarken pek de özenli davrandığını söyleyemeyiz...

Edebiyat tarihçileri Enderunlu Fazıl'dan bahsederken hayatın en içinden ancak sanatsallığa en uzak şairlerden olduğunu söyler.

Sanatsallığa uzak olmasının nedeni de dilinin kemiğinin olmamasıdır.

Fazıl'ın sanattan ziyade bilgi içerikli eserleri de vardır: Hubanname ve Zenname.

Diğer önemli eserleri de Defter-i Aşk ve Çenginame'dir. Defter-i Aşk'ta başından geçen aşkları anlatırken, Cenginame'de dönemin ünlü erkek dansçılarını konu alır.

Hubanname'de sevgilisinin isteği üzerine diğer ulusların erkeklerini anlatır. Bu eserinde erkeklerden "güzeller" olarak bahseder.

Zenanname'de ise aynı ulusların kadınlarını anlatır. Ancak ölümünden 28 yıl sonra basılan kitap, dönemin Dışişleri Bakanı Mustafa Reşid Paşa tarafından yasaklanır.

Padişah, sadrazam, dahiliye bakanı dururken neden dışişleri bakanı? Hoşlaşmadıysa demek...

1810 yılında İstanbul'da sefalet içinde yaşarken hayatını kaybeden şairden geriye, onu en iyi anlatan sözü kalmıştır...

'Şairiz, fahişeler divanımıza giremez, böyle bir şey bize utanç verir'

Popüler İçerikler

Domuz Eti Skandalıyla Gündeme Gelmişti: Köfteci Yusuf Yeni Bir Sektöre Giriş Yapıyor!
Mauro Icardi'den Olay Wanda Nara Paylaşımı: ''Evimde 2 Saat Boyunca Beni Taciz Etti''
Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
YORUMLAR
01.03.2019

Aktivist te tam aktivistmiş, şimdiki eşcinseller bu kadar geniş değildir amk adam osmanlıda neler yapmış neler...

01.03.2019

bu adamdan 2000 sene önceki eşcinselliği merak ediyorsanız, platon'un şölen kitabını okuyun. sokrates baba efsane oğlancıymış hehe

04.03.2019

Yalnız Hubanname'nin değilde Zenanname'nin toplatılması da ayrı bir efsane olmuş :D

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ